Her yer karla kaplıydı. Soğuk öylesine keskindi ki aldığım nefesin içimi titrettiğini hissedebiliyordum. Üstelik etraf alabildiğine sessizdi.Yalnızca arada bir sertçe esen rüzgarın uğultusunu işitiyordum. Beyazlık göz alıcıydı Ağaçlar,evler,arabalar tamamen karla kaplıydı.Ben bile kısmen karla kaplıydım .Bunun huzurlu bi manzara olması gerekiyordu ama değildi.Çok üşüyordum ve yapayalnız olmak beni öyle çok korkutuyordu ki eve gitmek istiyordum .Fakat kar buna müsade etmiyordu .öylece durmama ve bütün yalnızlığımla göğe bakmama, bir nebze olsun sıkıntımdan kurtulmama bile müsade etmiyordu.Hareket etmek zorundayım.Bütün karlı yolları aşıp sıcak bi yere gitmeliydim.Biraz ısınmalıydım.Belki o zaman yere çöküp ağlama ya da bir pencerenin ardından gökyüzüne bakma fırsatı bulabilirdim.Ama soğuk ve ıssızlık yetmezmiş gibi yönümü de kaybetmiştim.Nerde olduğuma dair en ufak bi fikrim bile yoktu.Uzunca bi müddet yürüdüm.Bütün adımlarımı koskoca bi anlamsızlığa sürüklüyordum.Ve artık yoruldum pes edemelimiyim yoksa yürümelimiyim diye düşünürken bi ses işittim.Karla kaplı ıssızlığın ortasında tatlı,sıcak bi ses .Umutsuzca başımı kaldırdım aniden orda beliren fakat sanki ezelden beri ordaymış izlenimi veren kişiye bakıyordum .Ve bana neden durdun dedi. Sesini duyunca içim ısındı sanki içimde güneş varmış gibi hissettim.Biran tereddüt etsem de ona nereye gideceğimi bilmiyorum dedim.Nereye gitmek istiyorsun sorusu içimde tam 3 kez yankılandı fazla düşünmeden ait olduğum yere sıcak bir yere diyerek cevapladım.Gülümsediğini gördüm o zaman yürümeye devam etmelisin .Ama ne yöne gideceğim? diye sordum .parlamaya başladı sanki üstüne birsürü sim dökmüşler gibiydi bana .Kendini bırak kendini bıraktığında ayakların seni bana getirecek dedi...
o sırada kafama yediğim terlikle rüya olduğunu anladım. ah anne ne yapıyorsun? deminden beri sana sesleniyorum öğlene kadar uyunurmu kızım? annem e sırıtarak evet dedim kızmış olmalı gözlerinden resmen alev püskürüyordu ejderha gibi alev püsküren annem kapıyı çarparak odamdan çıktı annem kapıyı çarparken kendimi kutuplarda gibi hissettim resmen camı kapalı odada çok şiddetli bi rüzgar esmişti . annem i daha fazla kızdırmamak için yataktan kalktım duş aldıktan sonra üstümü giyip aşağı indim
annemin yanağından öpüp kapta olan kurabiyelere yönelmemle elimin haşlanması bir oldu
ah anne ne yapıyorsun onları komşuya yaptım götüreceğim bunu duyunca o güzel miss kokan güzel çikolatalı kurabiyeleri kaybetmemek için çabaladım anne olmaz burda yeni taşınan biziz onları getirmesi gerkmezmi anem önümdeki kurabiye kutusunu alarak olmaz dedi ve o güzel miss kokulu kurabiyeleri alarak gitti . bende arkasından baka aldım telefonumun çalması ile irkildim ve cebimden çıkarıp cevap verdim
ben-alo
ırmak -hadisene kızım ağaç oldum burda
ben-ne ağcı ya ?
ırmak -unutmadın değil mi?
ben-yok bende şimdi çıkıyordum kapa
telefonu kapatıp koşarak odama çıkıp hazırlanmaya başladım arkadaşımla dışarı çıkacağımı unutmuştum ve onu biraz daha bekletirsem beni öldüreceğini biliyordum ve hazırlanıp çıktım otobüs durağına hiç gitmeden yürümeyi seçtim otobüs yavaş gidiyordu ve geç kalmak istemiiyordum o yüzden koşmaya başladım bisüresonra artık kalbim duracak gibiydi ve o sırada birinin çekildiye bağırmasıyla sesin geldiği yöne baktım ve başıma sert bişey çarpması ile yere düştüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SHİNİNG BOY | KTH
FanfictionAMA HANGİ YÖNE GİDECEĞİM? KENDİNİ BIRAK AYAKLARIN SENİ BANA GETİRECEK SHİNİNG BOY | KTH -Sun yeon- ...................