KAVUŞAMAMIŞLIK

24 2 0
                                    

Zil zurna sarhoş olduğum bir gecede anladım onu çok sevdiğimi. Ya da sadece sevdiğimi.

Gecenin başında her zamanki gibi acı çekerek katilimi anlatmaya başladım. Dinlemek istemedi normal olarak. Kadınlar başka kadınların hikayelerini dinlemek istemez pek. Tersledi beni, bağırıp çağırmadan çıkıp gitti. Sessizce bir an bekledim ve o an anladım işte onu sevdiğimi. Aslında katilimin sadece anlatacak tek konum olmaktan başka bir önemi olmadığını, benim Zehra'yla konuşmayı sevdiğimi. Güzeldi onunla konuşmak zira.Gitmesine üzüldüm ama kalkıp peşinden gidemeyecek kadar sarhoştum. Hatta uyanınca bunları unutacağımı düşündüm ve biraz daha içtim. Sonra biraz daha. Sarhoş olup sızana kadar.

Ertesi gün uyandığımda unutmamıştım ama. Hatırlayarak uyandım. Yatağımdan kalkmadan bir sigara yaktım. Tadı güzeldi sigaranın. İçimden geldi, dumanla halka yapmaya bile çalıştım. Saçma ve sebepsizce mutlu uyanmış ve bunu uzun süredir yapmadığım için garipsemiştim.
Olayın şokunu atlattıktan sonra yatağımdan çıktım ve bir bardak su içtim. Ardından bir sigara daha yaktım. Tadı önceki gibi güzel değildi, halka çıkarmak da gelmedi içimden.Söndü bir anda dünyanın şaşaası ya da dumansız hava sahası. Onu tam hatırlamıyorum. Sanki güzel bir rüyadan uyanmış ve saçma hayatıma dönmüştüm .

Masanın üstünde cips kırıntıları ve yarım bira kalmıştı. Akşam sızmış, güzelim nimeti israf etmiştim. Buna üzüldüm.Boş şişeleri duvara fırlatıp kırmıştım. Zaten depozitolu değildiler. Cam kırıklıkları her yerdeydi.

Kalktım tişörtümü giydim dışarı çıktım. Pantolonum zaten üzerimdeydi. O yüzden onu giymeye gerek duymamış,ama bunun yanısıra acıkmıştım. Kahvaltı yapmam gerekiyordu. Kahvaltıyı edebilirdim ayrıca.
Çıtır simit denen yere geldim, simit ve çay söyledim çirkin olan garsona. Telefonumu açtım kapak fotoğrafındaki Zehra'ya baktım. Çok asildi. Hatta Tuğçeden bile asil. Tuğçe mevzusu uzun, hiç girmeyeyim.
Çirkin garson kız geldi, kül tablasını masaya bıraktı. Sanki bana yak bir sigara dermiş gibi. Kırmadım çirkini yaktım bir tane, içime çektim dumanı.
Zehra'nın kokusu geldi burnuma. Yıllar önce onu gördüğüm seyyar pilavcıdaki kokusu. Belkide benzettim. Ama bir şeyler böyle düşünmemi gerektirdi ve düşündüm. En ufak detayı bile Zehraya bağlamak benim için aslında kolaydı.
Bir az daha oturdum orada. Sonra zaten zaman aşımından kalkma kararı aldım.

 Simit çıtırcısından çıktığımda saatlerin bazıları 3:17'i gösteriyordu. Artık zamanı gelmişti.Emin ve gereksiz adımlarla Murat tekele gittim 3 tane 4'lü kasa bira aldım. (birayı 4'lü kasa şeklinde alırsanız daha hesaplı olur)

Eve doğru yürümeye başladım. Yürümenin en saçma halidir eve doğru olanı. 

Yolda mısır çerezi aldım. Patlamış değil, kavrulmuş. Tuzlu oluyor hoşlanıyorum ondan. Yürümeye devam ettim.
Gel zaman gidersen git be bana ne zaman bir az daha yürüdüm. Bir süre sonra evin kapısını açtım. İçeriye girdim her şey her yerdeydi. Sincap götürüyordu ortalığı.
Dalaştım sincapla biraz. Sincaplar güçlü olur. Eğer bir sincabı yenmek istiyorsanız onun kafasının içine iki adet kurşun sıkın yoksa birleşip devlet kurar, adamın ağzını burnunu kırarlar. 

Biraları dolaba koyup ortalığı tekrar dağıtmak üzere toplamaya başladım. Zaman geçtikçe oda toplama olayının sonuna geldim. Telefonda bir film açtım savaş temalı. O küçük ekrana 1.5 saat baktım.


Saat 7:17..... film bitti.

Kıraç'tan Yıkık şarkısını açıp dolaptan bir bira aldım. Ve Zehraya mesaj attım.

-Naber güzellik

- Aynı senden

-.......

-..............

-......................

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 22, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KAVUŞAMAMIŞLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin