Siyah... Renklerin en korktuğuydu siyah çünkü siyah avuclarina aldığı , sarıp sarmaladigi her rengi yok ederdi. İşte Anonim de siyahin avuclarindaydi şimdi. Siyah nüfuz ediyordu gözlerine , yılların açtığı kesiğine. Onun siyahı geceydi. Yıldızları korkunç gözlerdi. Mihri kocaman bir ağız. Onun siyahı içinde bulunduğu affedilmez konumdu. Anonim bir köleydi siyahın masum kölesi...
'Duyduğunu biliyorum Çota' dedi Sidharti. Sidharti 'nin kalın ve tok sesi kendini ele vermişti. Kapının arkasına saklanmış Çota 'nin umrunda değildi bu hala oyununu surdurmeye kararliydi. Sidharti daha sert bir sesle uyardı Cotasını 'Cota goster kendini yoksa sopa yersin ' . Cota lakabı gibi minicikti diğer cocuklardan daima cılız ve narindi( Çota Hintcede küçük anlamina gelir ) Kapıdan golge gibi ayrıldı. Sidharti ne kadar kızmak isterse istesin onun o narin bedenine kıyamıyordu. Bunca yaramazligina ragmen bir kerecik olsun vurmamisti kuçüğüne. Bu zayıf narin bedene kimse adıyla hitap etmiyordu o herkesin Cotasiydi.
"Ne kadarını duydun Cota ?"
" Şu esmer tenimi korkudan bembeyaz yapacak kadarını duydum baba "
Tek odalı rutubetli evlerinin içinde dolaşan , girdiği her kulağı parcalarcasina yirtan o sessizlik Sidhartiyi Cotayi ve Sidharti nin biricik sirdasi annesi Bayrneyi soluksuz bıraktı.
Cota o lanetli ismin sahibi o bozdu sessizligin egemenliğini.
" Bayrne nine sen nasıl evet dersin Cotandan ayrılmaya? Gondermeyin beni o yabancılara " Cota geceleri dua ettiği tanrının ona bir tekme savurdugunu düşünüyordu şimdi. Bayrne nine geleneklerine bağlı bir kadındı. Cota yi sevmesine rağmen Sih geleneklerine bağlılığı konusunda taviz vermezdi ( Sih ler Hindistan da yaşayan kapalı hristiyan bir topluluktur). Yılların kırdığı yüzü hafifçe öne egildi kocasının öldükten sonra ona emanet ettiği tespihini sakince çekiyordu. Cota nin gözleri onu oksuzlugun kollarina birakmayan ellerin yine aynı merhameti gostermesi için mirildaniyordu içinden. Tek disi kalmış yaşlı kadın işte onun sözleri kaderini belirleyecekti. Ya onu karanlığa atacakti ya da olması gerektiği gibi babasının kollarinda birakacakti. Bayrne seçimini yapmıştı. Onu o karanlığın içine gomecekti. Çota yağan yağmurdan , Sih avindan , akan komşu kanindan cekinmeksizin kaçtı evden...
Sus kücük!! Senin sözlerin kör bir bıçak , senin ruhun bir eşya. Varlığın gereksiz sus ve itaat et küçük. Ruhunda bedenin kadar boşluktan ve aciziyetten. Zavallı küçük
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anonim
Historical Fictionİnsanlığın kırılan kaburgasından doğdu acı... Vahşetten , şiddetten ve insanlığın kanlı yüzünden varoldu ölüm. Ve ölüm bir kişiyi hiç affetmeyecekti işte o Anonim 'di.
