Hayata devam 😉

59 14 8
                                    

Babam eve üç ayda bir gelir genelde ilçelere gider bir gider pir giderdi o geleceği zaman sabahtan belli olurdu evde annem güzel yemekler yapar ablam sevinçten okuduğu kitapları masasının üzerine dizer babamın geleceği saati beklerdik o gün hiç bir zaman istemediğim gündüzün hemen akşam olmasını beklerdim çünkü o geldiğinde herkes mutlu olurdu ama en çok da ben sevinirdim sene 90 elinde o zamanların en güzel saydığım eti puf ve kendikendime mangal yaptığım balık kıraker olurdu öyle sevinirdim mutlu olurdum ki sormayın evde kedimiz ile paylaşırdım tabi ablamı da unutmazdım benim küçüklüğümde öyle koltuklar berjerler yoktu iki odalı evimizde somya denen kumaşın içine elyaf giymediğimiz yırtık kıyafetler ile sıkıştırılmış yatağa benzeyen altında yaylı tellerin olduğu bir o kadar da rahat köşeye doğru sıkıştırılmış küçüklüğümün yatağı vardı odanın ortasında sobamız kömür attığımızda aşırı sıcak odun attığımızda dakikalar içinde sönen bi sobamız vardı sabah kalktığımızda annemin kendi emekleri ile yaptığı köy samunu denen ekmek koyar tereyağını da sürdük mü sormayın keyfimizi şu zamanlarda öyle güzel kahvaltı yapamadım bulmak için o günleri ancak köylere gitmek gerek gün geldi çattı babam gelecek sabahtan erken kalktık üstüm kirlenmesin diye dışarı az çıkar çıktığımda da temiz tutmaya özen gösterirdim misket top saklanbaç oynamazdım ikindi zamanı eve girer geleceği dakikaları hesaplardım sanki yaz ayında oruç tutar gibi birtürlü iftar saati gelmez ya işte ona benziyor bu duygu tabi geçen zaman illaki dolar babamın ayak sesleri merdivenlerde duyulurdu hemen koşar kapıyı açar ilk önce annem sonra ablam en son ben sıraya dizilirdik kapı açıldığında annemin gözlerinin içi Güler bazen geldiğinde ağlayarak sarılır hoşgeldin beyim derdi her geldiğinde babam sanki değişir farklı şeyler getirip annemi şaşırtmaya daha çok mutlu etmeye çalışırdı ablam elinde okuduğu kitapları babama gösterir sonra babamdan aferin beklerdi babam öyle bir insandı ki benim tek örnek aldığım ulaşılamayan dağ ulu dünyanın en güçlüsüydü gözümde ve hala benim için öyledir ilk anneme hediyesini verir paketli hemde Beyaz paketli hep annemin hediyesini beyaz paketde getirirdi ablama okumak üzere en az 4-5 roman hikaye kitabı getirirdi bana her zaman ki gibi balık kıraker Eti puf ve bu kez geldiğinde halley getirmişti o kadar mutlu olmuştum ki sormayın gitsin hemen annem terliklerini getirir ablam havlusunu hazırlar bende özleyen gözlerle babamı izlerdim o güçlü insani çok huzur dolu bi akşam mutlu herkesin gözlerinde sevinç olurdu babam yaptıklarını
anlatır uzun uzun muhabbet ederdik ....
₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺₺
Devamı için lütfen takip edelim yorum yapalım 😉

Yorgun İnsanlar CemiyetiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin