Arabadan indiğimizde ayaklarım büzüş büzüş olmuştu.Josephine'Aaaaa!New York'ta olduğumuza inanamıyorum.Burada top oynayıp yüzeceğim.Bu arada bize katılamayacağın için gerçekten çok üzgünüm Callie.'dedi sinsi bir şekilde.O an onun o küçük kafasını kopartmak o kadar çok istiyordum ki bilemezsiniz.Hester bana doğru sanki üzülüyormuş gibi bir yüz ifadesi sergileyerek 'Evet Callie gerçekten de çok üzüldük bize katılamıycağın için'dedi ve ardından bir kahkaha kopardı.Fredly'de ona katılarak güldü.Fredly bana doğru tekrar dönerek 'Ama ben hiç şaşırmadım ki notlarının düşük olmasına zaten biliyordum o koca kafanın içinin boş olduğunu'sonra ikisi tekrar kahkaha attı.
Otel odasına girdiğimizde 'Cennette miyim ben ?'dedim.Tabiki koltukta yatacağımı öğrendiğimde hayallerim suya düştü.
Tatilimiz yirmi günlük bir tatildi.Onbeş gün geçmişti zaten ceza sürem de onbeş gündü.Bana kalan zaman dilimi beş gün olsa da aklımdaki dahiyane fikirleri kısıtlamam yeterliydi.Annem yanıma gelip'Sen Hester ve Fredly yakındaki bir yerlere gidip piknik yapın' dedi ve elime piknik sepetini tutturdu.Yüzündeki o tebessümü görmek içimi çok rahatlatmıştı.'Tamam' dedim ve eşyalarımı almaya koyuldum.
...................
Evet iki tane kokoş ablam ve cesur ben yanlız başımıza ormandaydık.Annem 'Fazla uzaklaşmayın'demişti ama ben fazla kaale almamıştım.Güzel bir piknik yeri arıyordum.Fark etmeden fazla ileriye gittik ve kaybolduk.
Gece olmuştu.Ateş yakmamız ve yiyecek bir şeyler bulmamız gerekiyordu.Hester bana sinirli bir şekilde dönerek 'Senin yüzünden kaybolduk.Saçım kabardı manikürüm bozuldu .Daha kötü ne olabilir ?'tam da derken üstüne bir kertenkele düştü.O anki çığlıklarını hatırlıyorumda büyük bir kahkaha kopartmıştım.Neden bilmiyorum ama Fredly'e bir şey olmadığı halde o da çığlık atmıştı.Sonra mecburen kertenkeleyi yakalayıp pişirmeye başladım.Hester ve Fredly yemeyi itiraz etselerde mecburen yediler ve tuhaf olan tarafı beğendiler.
