-TANITIM-

888 29 4
                                    

Kafamı telefondan usulca kaldırıp karşı banka doğru baktım. Siyah kedi yine onun kucağındaydı bir eli ile kediyi severken gözleri bendeydi. Buna anlam veremedim sonuçta fiziğim iyi değildi. Tam o sırada servis geldi gözlerimi ela gözlerinden çekip yerimden kalktım ve servise doğru ilerledim. Duraktaki herkes servise bindiğinde araba harekete geçti ve okula doğru gitmeye başladık. Her zaman ki kulaklarımı takıp gözlerimi yumdum kafamı cama yasladım. Kapkaranlık bir odadayım hiçbir şey göremiyorum. Tam hareket etmeye çalışacaktım ki  " Deneme bile zavallı kız seni pişman ederim." 

"Kimsin sen ?" 

" Ah zavallı kız etrafındakilere ve ailene güvenme inan bana pişman olursun." 

bu cümleden sonra gür bir kahkaha sesi ortalığı sardı. Anlık refleks olarak çığlık attığımda arkadaşımın sesini duydum. 

"Defne iyi misin , ne oldu ?" 

"Şey , sanırım rüya gördüm."

"Tamam ,anlatmak ister misin ?"

"Yok çok saçmaydı zaten."

Biraz sonra kendime geldiğim de okula varmıştık. Her sabah ki gibi sıraya geçtik. Sırayla okula girdik ve ilk ders başladı. Gerisini hatırlamıyorum çünkü her zaman yaptığım gibi ilk derste uyumuştum. Zilin sesine uyandım ve arkadaşlarımla kantine inmek için dışarıya çıktık. Sınıfının kapısının ödünde gözlerim endişeli elalarıyla karşılaştı. Her zaman olduğu gibi buna da anlam veremedim. Birincisi niye bana bakıyordu, ikincisi niye endişeliydi. Bunu umursamamaya çalıştım ama ne kadar çabalarsam çabalayayım bütün dersler boyunca onu düşündüm. Çıkışta her zaman ki gibi servise bindim ve kulaklıklarımı taktım. Servis parkın önünde durduğunda servisten yavaşça indim ve gördüğüm şeyle şoka girdim. "Cem , ne işin var burada?"

"Seni özlemiş olamaz mıyım ?"

"Oo bugün pek bir romantiksiniz ama hadi söyle niye geldin." 

"Aslında onu ben çağırdım."daha önce serviste çok kez duyduğum sesin sahibine dödüm ela göz?

"Cem'le ne alaka sen ya "

"Hadi Gar'a gidelim her şeyi anlatıcam "

"Hayır Meriç o daha buna hazır değil."

"Anlatmam gerekli, onu buradan götürmeliyiz, fakat biz her şeyi anlatmazsak kabul etmez."

"Hey ben hala buradayım keşke benimde bir fikrimi alsaydınız ya sonuçta konu benimle ilgili." cümlem bittiğinde gözlerimi devirmiştim. Cemin şu Meriç denen çocukla alakası neydi ya da bir türlü uzlaşamadıkları - ki sanırım aslında benimle ilgili - konu neydi. Bir beş dakika daha uzlaşamadıklarında araya girme ihtiyacı hissettim. "Bakın kaç gündür uyuyamıyorum ve yorgunum ve sizin şu konunuz neyse sonra anlatırsınız tamam mı ? Hadi kaçtım ben." cevap vermelerine izin vermeden tam oradan uzaklaşıyordum ki gök yırtılırcasına bir şimşek çaktı ve hemen ardından bardaktan boşanırcasına yağmur yağmaya başladı. Tek bir adım atamadan sırılsıklam olmuştum. Meriç bir süre bana ve Cem'e baktı. "Onu anlatmamızı ve buradan daha güvenli bir yere götürmemizi istiyor."

"Hey şu konuda bir sizle gelmiyorum iki o dediğin her kimse benim hayatıma karışamaz." 

"Tamam haklısın hadi götürelim onu buradan ."

"Beni hiç dinlemediniz mi yoksa bilerek mi yapıyorsunuz ben gelmiyor........"gerisini hatırlamıyorum niye mi çünkü beni bayıltıp -sözde güvenliğim için- kaçırmışlardı.

(İlk bölüm 1 hafta içinde gelicektir.)



ZEUSUN KIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin