DEĞİŞİM

Giriş

       Giriş

Saat 23.36

Gecenin koyu karanlığında koşarak daha bir hafta önce tanıdığım dünyanın en gıcık adamının sırtına çullandığım anda –ki bu adam o anda üvey cici annemin boğazına binmiş havada tutuyordu– babamın evlenmek üzere olduğu cici annemin aslında pekte normal olmadığını fark ettim. Ama iş işten geçmişti ben çoktan Will’in sırtına binmiş onun boğazına yapışmıştım .İlginç olan şu ki bu kadın tam da bunu fırsat bilip tırnaklarını William’ın o güzel yüzüne geçirdi.. Normal şartlarda William kadının boğazını sıkarken bende onun sırtına yapışmış kadını bir katilden kurtarmaya çalışıyor gibi gözükebilirdim .Ne yazık ki durum bu değildi .Çünkü Clary’nin Guinness rekorlar kitabına girebilecek kadar uzun bir tırnağı,aynı şekilde kimsede bulunamayacak birde iğrenç ,sivri,uzun dişleri vardı.

Şu an ciddi anlamda korkuyordum .William yüzünün acısıyla büyük bir inleme kopardı.Aynı zamanda etrafa küfürler saçıyordu.Birden beni sırtından çok sert bir şekilde yere fırlattı.Sert zemine düştüğümde birkaç kaburga kemiğimin kırıldığını sandım .Benimle birlikte babamın nişanlısı yani uzun tırnaklı toynakları olan o yaratığı da fırlatmıştı.Will bana dönüp ateş saçan gözlerle baktığında yerde resmen kıvranıyordum.iki saniyelik o dehşet mavi gözleriyle bana attığı bakıştan sonra yüzünü babamın nişanlısı olan mutanta çevirdi.Kadın resmen Will’e tıslıyordu.

William yüzüne rağmen o yaratığa bakıp sinsice güldü. Bu çocuk gerçekten sorunlunun teki .Yüzündeki ifadeden anladığım kadarıyla bu ilk defa karşılaştığı bir durum değildi.O sırada ikisi de bir birinin karşısında,2 metre uzaklıktan birbirlerinin yüzlerini inceliyordu.Bense kenara geçmiş korkudan ölüyordum.

 Hayatımın en dehşet verici anlarını yaşıyordum resmen. Bundan daha fazla adranelini yaşayabileceğimi hatta kaldırabileceğimi sanmıyorum. Kadın anlayamadığım bir dilde William ‘a tıslayarak bir şeyler söyledi. William ‘ın yüzünden gözle görülür bir tiksinme vardı.Ne söylediğini gerçekten merak ettim. Clary ona doğru bir hamle yaptığı sırada William ceketinin arkasından bir metal çıkardı ve hızlıca ona doğru fırlattı.Metal havada dönerek uçarken resmen değişim geçirip uzun ve sivri bir hale geldi.Dehşet içinde onlara bakıyordum.Bu gerçekten imkansız..

Clary gelen bu sivri metali o uzun tırnaklı toynaklarıyla rahatlıkla durdurdu.William ise dehşet içinde ona bakıyordu.Sanki atladığı bir şeyi sonradan fark etmiş gibi. Clary bakışlarını her şeyden bir haber olan bana çevirdi.Yarım ağızla bana gülümseyerek baktığında kafamı Will’e doğru çevirdim. Hayatım boyunca hep “ Allahım ne olur arada heyecan verici korkunç şeyler yaşasam “diye dua ederken, düştüğüm bu durum karşısında tam bir aptaldım. Al işte sana heyecan Ayşem.

 Babam bu kadının neresine aşık olmuştu ki ?Annemden sonra çitayı fena düşürdün sanki baba he ?

Babamın nişanlısı Clary bana karşı olan düşmanlığını açıkça gösterip William’ın ona fırlattığı ardından kolaylıkla durdurduğu sivri metali bana çevirip hızlıca fırlattı. Metal feci bir hızla bana doğru ilerlerken korkarak elimi alnıma ve yüzüme doğru siper ettim.  Allahım lütfen yardım et !

İşte tam da o anda beynimde büyük bir patlama yaşadım. Metalin kafama isabet ettiğini düşündüm. Fakat kafamda hiçbir acı hissetmiyordum. Yüzümden ellerimi korkarak indirdim. Metal tam alnımın hizasındaydı.  Durmuştu .  Ben durdurmuştum. Hem de milim kala. Gözlerimi korkarak William’a çevirdim. O ise ceketinin iç cebinden yeni bir metal çıkarıp Clary ‘e fırsat bırakmadan fırlattı ve göğüsüne geçirdi .Tam isabet . Clary  tiksinç bir şekilde bağırırken sanki bir camdan vazo gibi düşerek parçalara ayrıldı. Ardında sadece külleri ve birde küllerin arasına karışmış güzel beyaz gelinliği vardı.