Çocukluk Aşkım

Bölüm 13

Herkese selammm! Yeniden ben! Lisede olduğumdan dolayı sınavlar dersler okul derken yetiştiremediğim hikayeme yeniden geri döndüüm! Ve artık yeni bölüm günümüz Cumartesi

İyi okumalar..❤️

13. Bölüm

Lunaparka geldiğimizi etrafımızı kaplayan ışıklardan anlamış ve arabadan inmiştik. İyi gelecekti burası ve tabiki Mirza...

Mirza yanıma gelerek elimi tuttu. Ona sorar gibi bir bakış attığımda görmemezlikten gelip elimden tutmaya devam etmişti. Beni büyük kalabalığın ortasına sürüklüyordu. Alya ve ömer şaşırmışa benziyorlardı.

"Hayırlı işler gençler! Anlayalım?"

Telaş yapıp elimi çektim ve kekeleyerek konuşmaya başladım.

"H..hayır, yani belki, ama şu an değil. Off her neyse susun ya!"

Kızarmış yanaklarım ve titreyen ellerimle -mirzanın elini tutmayarak- yürümeye devam ettim.

"Ee n'apıyoruz?"

Mirzaya döndüm ve ellerimi çırparak "ahtapot!" Diye bağırdım. Mirza yüzünü buruşturunca yüzüm asılmıştı.

"Olmaz mı yani?"

"Olur olmasına da kusma sonra?"

Bi anda gülmeye başladı. Neye güldüğünü biliyordum, küçükken ahtapota bindiğimde 1 saat aralıksız kusup sonra neredeyse nefessiz kalıcakken dayanamayıp bayılmıştım.

Sinirli sinirli huysuz bir şekilde oflayarak ilerledim. "Gıcıksınız!"

Mirza arkamdan koşarak kolumu tuttu. "Kaçma hemen! Tamam, gel binicez." Omuz silktim.

"Tamam dedim rüya, gel binicez. Uzatma."

İsteksiz gibi görünmeye çalışarak ilerledim, halbuki içim kıpır kıpırdı.Tamam ya gülmeyin!

Çığlık çığlığa geçirdiğimiz ahtapot serüvenimiz bittikten sonra yürüyemediğimi farkedip yere yığıldım.

"Kafam bi dünya!" Hepsi benle birlikte dediğim şeye gülerken kusmadığım için kendimle gurur duydum!

Ömer'le alya yanımızdan ayrıldıktan sonra dönmedolaba binmek istemiştim. Mirza ısrarlarım sonucunda kabul etmişti.

Dönme dolabın tepesinde durduğumuzda birbirimize baktık. Korkmuyorduk ki! Daha çok birbirimizi korkutmaya çalışıyorduk!

"Sen nasıl kızsın kızım korksana azcık bende sarılıyım!"

"O göz var mı bende ?" Gözümü çekiştirerek yaptığım harekete gülmeye başlayan mirzanın koluna vurdum.

Bakışları dudaklarıma kaymıştı. Bi anda dil çıkartınca afallamasıyla birlikte gülme sırası bendeydi!

"Haha, ne komik ama!"

"Değil mi?!" Dedim kahkahalarımın arasından yarım yamalak çıkan kelimelerle.

Dönmedolabın çalışmasıyla anca durdurabilmiştim gülmemi.

İndiğimizde alyanın somurtuk suratıyla karşılaşmıştım. Kesin aramızda bişeylerin başlaması için dönmedolabı tepede durdurmuştu.

Ben yeniden gülmeye başlarken mirzada durumu anlamıştı.

"Kızım sen ne çok dizi film izliyorsun!"

"Off rüya ya öküz bi çiftsiniz işte azcık romantik olsanız olmuyor dimi!"