"Hayır! Seni kullanmadım."
" Öyle mi?"
"Gerçekten."
"Büyük ihtimal doğruluk cesaretlik oynuyorsunuz, yanlış mıyım?"
"Evet, ama-"
"Ve beni öpmeni istediler."
Başımı öne doğru eğdim. Yaptığım şey onu kullanmaktan başka bir şey değildi. Doğru söylüyordu.
"Kendimi nasıl affettirebilirim?"
"Gerek yok."
"Lütfen, bana bir şans ver kendimi affettireyim."
"İyi günler"
Yürümeye devam etti sonrada dışarı çıktı. Oracıkta kalakaldım. Yapabilecek neyim vardı ki?
"Ahahahah"
Jimin.. Gülüşüne öldüğüm adam. Neden şuan gülüşün beni nefretle dolduruyor?
"Harikaydın Tae, aferin.
Şimdi içeri geçip pizzalarımızla oyuna devam edelim."
****
İçeri geçtik ve oynamaya devam ettik. Fazlaca güldük, eğlendik, içtik.
Ve benim aklım hala o pizzacıdaydı.
Ayağa kalktım herkes bir köşeye sinmiş uyuyordu. Odamdan ceketimi alıp kapıya yöneldim. Çıkmadan Jimin'e bakıp üzerine bir şeyler örttüm.
Ayakkabılarımı giyerken ne yapacağımı düşünüyordum. Biraz yürüyecektim ama nereye? Ve neden bu saatte? Hemde içeride uyuyan Jimin'i izlemek varken.
Bunları düşünürken kendimi dışarıda buldum. Dümdüz yürümeye başladım. Ara sıra başım dönsede adımlarımı bozmuyordum. Bir iki sokak geçtikten sonra bir dükkanın önünde durdum.
Bir pizzacıyı dükkanıydı.
Durma sebebim pizzacı olması değildi, içeriden gelen bağırma sesiydi. Kapıyı aralayıp içeri girdim.
Ses birden kesildi ve tezgahın oraya birisi geldi.
"Hoşgeldiniz efendim,"
Başımı hafifçe öne eğerek bir şeyler geveledim.
"Pizza mı alacaktınız?"
O sırada birisi daha geldi tezgaha.
Gözlerimi biraz ovalayıp gelen kişiye baktım.
Hani şu dudağından öptüğüm pizzacıya.Parmağımla onu işaret ettim.
"Bu sizin çalışanınız mı?"
"Evet efendim, Bir kusuru mu oldu size karşı? Eğer öyleyse ben cezasını veririm."
Başımı iki yana salladım.
"Yo yo. Bir şey soracağım sadece"
"Buyrun efendim"
"Sadece pizza siparişi mi yapıyorsunuz?"
"Anlayamadım efendim?"
"Evim biraz uzakta ve tek gitmekten çekiniyorum, acaba bu çalışanınız beni eve bırakabilir mi?"
"Ah T-tabi efendim, motora binebilir misiniz?"
"Yürümek istiyorum."
"Tamam efendim."
Cüzdanımı çıkarıp tezgaha 50 won koydum
"Pizzayı bedava yemiyoruz ne de olsa."Adam nazikçe eğildi ve yanındakine döndü.
"Duydun, acele et"
Pizzacı yanıma geldi ve birlikte dükkandan çıktık.
Biraz yürüdükten sonra konuşmaya karar verdim.
"Adın ne?"
Cevap yok
Duymamıştır diye bir kez daha sordum."Adın ne?"
Yine cevap yoktu. Hemde bu sefer duyduğuna eminim.
"Benim ismim Taehyung. Kim Taehyung."
Durdum ve cevap vermesini bekledim.
Oflayarak bana döndü.
"Jungkook. Jeon Jungkook."
Gülümsedim ve yürümeye devam ettik.
Bölüm geç geldi.
Kusuruma kalmayın. Kitap tutarsa daha iyi bölümler yazmayı hayal ediyorum.