Melanie , masmavi gözlerine baktı . Kendisinin yeşilimsi gözlerini görebiliyordu .
'' İlk adım benden olsun '' diye geçirdi Melanie , içinden . Dudaklarına yapıştı . Mike onu belinden tuttu . Kasadan sesler geliyordu . 1 saniye , bu ses tanıdıktı . Bu Mert ' in sesiydi . Melanie baktığında Mert ' i gördü . Onunla konuşmalımıydı acaba ? Mike onu kaslı vücudunun içine sımsıkı sarmıştı . Nefes almak için Mike ayrıldı . Melanie onun gözlerine baktı . Mike de telefonunu çıkardı . Telefonu hayvan kadardı nasıl sığabiliyordu cebine ? Saatteydi masmavi gözleri . 10 dakika molası dolmuştu . Mike :
-Görüşürüz güzellik .
-Niye gidiyorsun ?
-Molam bitti bebeğim .
-Bir daha görüşemeyecek miyiz ?
Mike cevap vermedi . Belki cevap vermek istemiyordu , belki cevabı bilmiyordu . Önlüğünü aldı , bağladı . Şapkasını da nazikçe taktı . Melanie başını biraz eğerek ;
-Mike ?
Yine cevap vermedi .
- Mike ?
Yine cevap vermedi . Hiç mi cevap vermeyecekti bu çocuk ? Kolundan yakalayıp onu öpmek istedi ama işte orada hamburgerinin keyfine bakıyordu Mert , olanları bilmeden . Kolasından bir fırt aldı . Devam etti whopper ini yemeye . Ya şimdi ? Onun karşısından nasıl geçicekti ?