.2.

129 12 2
                                    

Önceki bölümdeki yazım yanlışları için kb. Doya doya okuyun😜

Tam sınıfa girecekken kolumdan tuttu ve boş sınıflardan birine soktu. Amacının ne olduğunu anlayamamıştım. Kapıyı sertçe kapattı ve yanıma geldi. Ne yapmaya çalışıyordu bu çocuk?

Beni aniden duvarla arasına aldı.

-Kes şunu artık!
Cevap vermedi. Sadece suratıma bakıyordu. Ellerini belime sardı. Gittikçe korkmaya başlıyordum.

-Çek ellerini ya!
Yine cevap vermedi ve bedenlerimizi birleştirdi, kafasını kafama daha çok yaklaştırdı. Hareket edemiyordum. Güçlüydü.

Ellerini eteğimin hizzasına getirdi. Korksam da belli etmemeye çalışıyordum.

-Jungkook amacın ne?

-Sus..

Elini setçe ittim.

-Ya ne istiyosun amacın ne?!

-Bana sesini yükseltme!!!

Sıçramıştım. Sadece içimden Jungkook'a lanetler okuyordum. Gözlerini gözlerime kenetledi. Dolu gözlerle bakıyordum sadece. Bir an önce beni bırakmasıydı tek dileğim.

-Ne istiyosun? Bırak da gidiyim.

-Bırakmak istemiyorum.

-Bana böyle davranamazsın Jungkook!

Yine cevap vermedi. Bön bön bakıyordu. En sonunda dayanamayıp aklıma gelen ilk şeyi yaptım.

Kıymetlisine tekme geçirdim. Refleks olarak önüne eğildi ve dengesini kaybetti. Ben de o sırada hızla koşup sınıfa girdim.

Sinirli bir şekilde sınıfa girdi.

-Nerde o?!!!

Sinirden kızarmış yüzü beni daha da çok korkutuyordu. Gözleri beni bulunca sinirle yanıma geldi ve sert bir şekilde kolumu tuttu.

-Ya bırak canımı yakıyorsun!

-Umrumda mı?!!!

Değildi tabii. Niye olsun ki?

-İstesem seni burda kıyma ederim!!! Dua et kızsın! Ha ama şansını zorlarsan o kötü şeyler olucak ona göre. Sakın beni sabrımla sınama!

Kolumu sertçe bırakıp yanımdan gitti. Gerizekalı çok acıtmıştı. Gözlerim fazlasıyla dolmuştu ama ağlamayacaktım. Yanıma bir çocuk geldi. Muhtemelen Jungkook'un arkadaşıydı.

-Koluna bakabilir miyim?

-Bakamazsın!
Dediğimi dinlemeden kolumu çekti. Morarmıştı.

-Bunu O mu yaptı?

-Sence?

-Ama o daha karıncayı bile incitmezken...

-O mu karıncayı bile incitmiyor? Güldürme beni.
Hiçbir şey demeden gitti.

~~~~~~~~~~~~~~~~~

Ders başlamıştı hala gelmemişti. Ben de sıkıntıdan dışarıyı izleyip gördüğüm çiftlere sövüyordum.

-Ruh hastası mısın?
Ne ara geldi bu? Dönüp cevap vermeye tenezzül bile etmedim.

-Sana diyorum cevap ver.

-Bana emir verme.

Kafasını bana dönük bir şekilde yatırıp sıraya gömdü ve gözlerini kapattı. Tatlıydı ama bir o kadar da itici.

-Beni izleyeceğine dersi dinlesene.

-Seni izlemiyorum.

-Keşke yalan söyleyebilsen.
Kafasını başka yöne çevirip uykusuna kaldığı yerden devam etti. Bense tekrar cama döndğm ve sadece dışarı bakıp boş hayaller kuruyordum.

~~~~~~~~~~~~~~~~

Ders bittiğinde kafasını sıradan kaldırdı ve gözlerini bana dikti. Yine başlıyoruz galiba.

-Koluna bakabilir miyim?
İlk kez bu ladar sakin ve masum konuşmuştu. Göstermekle göstermemek arasında kaldım. Ben yine de göstermemeyi seçecektim.

-Hayır.

Kolumu çekti ve bakınca gözlerini büyüttü.

-Oha!

-Ne oha? Senin sanat eserin işte. Beğenmedin mi?
Alayla güldüm.

-Canın acıyo mu?

-Ev... Hayır.

-Emin misin?

-Hayır diyorum anlama kıtlığın mı var?!

Yine cevap vermemeyi tercih etti ve sınıftan çıktı...

Sizce nasıl gidiyor? 💭💭💭
Vote vermeyi unutmayın öpüldünüz 💖




My Darling-Jeon Jungkook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin