Bölüm 3

14 0 0
                                    

Son dersteydik.Ama bu sefer sıkıcı bir derste değildik.(En azından ben öyle düşünüyorum.)Ders Din Kültürüydü.Güven hoca sınav sonuçlarını okuyacaktı.Aslında din derslerini seviyorum çünkü diğerlerine nazaran daha eğlenceli geçiyor.,Ama Güven hocanın ,konuşmasından ,esprilerine ,stilinden,sınav sorularına kadar hepsi bizi güldermeye yetiyor.(Seviyorum bu Güven hocayı.)Birazcık göbeği vardı.(Kesinlikle birazcık.)Saçları var ama tepesi kel!Tabiii bu saç stili Güven hocaya ayrı bir hava katıyordu.Ve bir de o pos bıyığı.Kendileri Erzurumludur.(Siz düşünün artık şivesini!)Güven hocaya bağırarak:

-Hocaam,sonuçları okuyuuun. 'deyince herkesten:

-Evet hocam hadi okuyun yaa.'sesleri geliyordu.Tabii Güven hoca bunun altında kalır mı?Hayııır.Sonra sınıf defterini masaya vurup:

-Okumıcam,zaten yerlerdesiniz,boşuna nefesimi yoramam,ya da neyse okıyım bari,siz şimdiden ağlamaya başlayın'dedi ve şu ortada komik birşey olmadığı halde, bizleri güldürebilen o kahkasını tekrar attı.Suyun heyecanı görülmeye değerdi.Sınıftaki gerilim korku filmlerinde bile yoktu.(Her sınav sonucu okunurken böyle olmuyor muyuz?Hadi itiraf edin.)Ama ben bir first lady olarak bu sınavda da 96'yı kaptım.Tek 96 altı alan ben değildim.Bartu,Mira ,ben, ve sınıftan Elif adında bir kız da benimle aynı notu alınca tüm havam yerle bir oldu.

Suyun 88 alması olası bir facianın başlangıcıydı.Su genelde Enes'den yüksek alınca teneffüslerde onu kışkırtırdı.Ama bu sefer sıra Enesteydi.Su notunu öğrenince Enes'e döndü.Tabii o anda Enes sırıtıp Suya 'teneffüste görüşcez' bakışı atıyordu.Su da normal olarak tırnaklarını kemirmeye başlamıştı bile.Teneffüs zili çalınca Su hemen kalkıp kapıya koşturdu.(Kesin Enes'den kaçmak için kızlar tuvaletine gidiyordu ama nereye kadar Su hanım?)Enes de hemen Suyun arkasından koşup kolunu tuttu bir yandan da Suyun tiki olduğunu bildiği için ensesinden tutuyordu.(Yazık Su da iki büklüm,hareketsizdi.)Enes Suyu sınıfın ortasına getirdi.Herkes onlara bakıyordu.Buradan bakınca birbirlerine çok yakışıyorlardı.Suyun uçları gri saçları Enes 'in duman rengi gözleriyle çok uyuyordu.(Olsun bunlar yaa)Enes bir anda bağırmaya başladı:

-Eveet,Su hanıım.Sen kaç almıştın sınavdan?

-Yaağ,bi bırakır mısın ensemi.. g-gıdıklanıyorum.

-Duyamadım?

-88

-Sen misin önceki sınavda aynısını yapıp burada notumu söyleten hee?

-E-Enes bırakır mısın artık?Yoksa olacaklara karışmam valla!'derken sinirlendiği belliydi ama Enes bırakmamakta ısrar edince Su arkasını döndüğü gibi Enes'in kolunu ısırdı.Bir yandan dövüyor bir yandan sövüyordu Enes'e.Ben gidip durdurmasam çocuğun ağzına edecekti.

Mirayla Beste malı da tam olaylar bitince geldi.Tabii Su da fırsatttan istifade tüm yaşananları abarta abarta anlattı.Bu olay Enes'in hoşuna gittiği gibi Suyun da hoşuna gitmişti.

Okul çıkışı Okan beni arabasıyla bekliyordu.Bavulum da arabanın içindeydi.Beni göndermeye o kadar meraklılar ki biraz daha diretsem sanırım beni kargolayıp yurda yollayacaklardı.Arabanın yanına gelince arka kapıyı açıp bindim.Yaklaşık 20-25 dakika hiçbirşey konuşmadıkAma bu sessizlikten sıkılmış olacak ki bana dikiz aynasından bakarak:

-Eminim orayı çok seversin.Gidip baktım harika bir müdür ve öğrencileri var.Zaten ben sana para yardımı da yapacağım.OKuluna da devam edeceksin.Sanki eski hayatın gibi olacak herşey.Neden hala böylesin?Bak seni gerçekten çok seviyorum ama şartlar böyle.Her zaman mutlu olman için uğraşacağıma söz veriyorum Kumsal...Söz...

Birkaç dakika sonra yurdun önüne gelmiştik.Daha demin söyleediği sözlerin hiçbirine cevap vermedim hatta dinlemiyormuş gibi yaptım.Neymiş efendim beni çok seviyormuşmuş ,her zaman benim mutluluğum için uğraşacakmışmış!! (Omeentanreem çok inandım , gözlerim yaşardı gerçekten.)Neyse yurt aslında dıştan bakınca o kadarda kötü durmuyordu.İçi de o kadar fena değildi hatta neredeyse burasının bir an yetimler yurdu falan olmadığını düşündüm ve bir an:

Deniz'in Kumsal'ıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin