Dışarda çakan şimşekle beraber gözlerini açtı küçük olan, yatağın sol yanında yatan sevgilisine baktı. Uyurken şişen dudaklarını, karışan saçlarını izledi. Şimşekler artmıştı ancak gök gürültüsü için biraz fazla beklemek gerekiyordu. Saate baktığında sabah 5 olduğunu gördü. Oğlu genellikle her zaman bu saatte uyandığından alışmış olmalıydı. Ayaklarına terliklerini geçirerek odalarından çıktı. Duvarları 4'ünün el izleriyle döşeli, yer yer Zhang Lei'nin karalamalarıyla dolu koridoru yürümeye başladı.
O kızgın bir anne değildi, oğlunun mavi boyayla yaptığı karalamaları seviyordu. Çünkü böylesi daha sıcak hissettiyordu, bir aile gibi. Yoksa beyaz duvarlar oldukça çirkin görünüyordu, hastane duvarları gibi. Yixing gülümseyerek üzerinde oğlunun adı yazılı kapıyı araladığında şaşkınlıkla geri çekildi. Shang, Zhang Lei'nin yanına kıvrılmış uyuyordu.
Artık Lei yürüyebildiği ve beşikten aşağıya sarktığı için, beşiğin parmaklıklarını çıkarmışlardı. Shang'da rahatça kardeşinin yanına yatabilmişti.
Yixing beşiğin yanına ilerleyip Zhang Lei'nin avucuna sıkışmış olan ablasının saçlarını kurtardı. Elinde bir iki saç teli de kalmıştı. Yixing eğilip kızın kafasını öptü ve içinden kendine kızdı. Kendisi oğlunun ağlamasına uyanamadığından, karşı odasındaki ablası kardeşini susturmak için yanına yatmış ve onunla birlikte uyumuştu.
Yixing dolan gözlerini kırpıştırarak küçük kızı dikkatli bir şekilde kucağına aldı ve pembe kaplı odaya götürdü. Onu yatağına yatırdıktan sonra üzerini güzelce örttü. Kızın saçlarını severken yüreğinde saf sevgi vardı.
"Ne oldu sevgilim?"
Yixing, Yifan'ın boğuk ve kısık sesini duyduğunda arkasını döndü. "Çocukları kontrol etmeye gelmiştim, sen niye uyandın ki?"
Yifan açamadığı gözlerine rağmen gülümsedi. "Sen yatakta olmayınca uyuyamıyorum."
Yixing gülerek koca bebeğinin yanına ilerledi ve ona sıkıca sarıldı. "Zhang Lei uyanmış ama duymamışım, Shang'da onu susturmak için onun yanına gitmiş ve orda uyuyakalmışlar."
Yifan kıkırdayarak ona gülümsedi, artık gözlerini açabiliyordu. "Üçünüzü de çok seviyorum."
Yixing onu gülüşünden öptü. "Hayır, ben dördümüzü de birlikte seviyorum."
Yifan eğilerek onun yanağını sulu bir şekilde öptü. "Artık 6. ayımızdayız." İmalı bir şekilde konuşuyordu.
"Yifan~ Çocuklar birazdan uyanır!" Yixing orta yaşlı bir kadın edasıyla söyledi.
"Lei uyanırsa Shang onu uyutur."
Yixing kıkırdamaya başladığında Yifan gülerek onu kucağına aldı ve Shang'ın odasından çıkarak sevgilisini yatak odalarına taşıdı.
Yixingi yatağa bıraktığında eğilip onu nazikçe öpmeye başladı, Yixing ne yapacağını bilmeden ellerini onun kollarına yerleştirdi.
Bir kaç dakika sonra Yixing sırtının yatakla buluştuğunu hissetmişti ancak o kadar büyülü bir andı ki, 9 şiddetinde deprem olsa duymayacak gibiydi.
Yifan hassas ancak bir o kadar da sulu öpücüklerini Yixing'in boynunu es geçerek pijamasının açıkta kalan yerleriyle buluşturdu. Aslında bunu yapmayı çok isterdi ancak Yixing'in tiki yüzünden çığlık atması çocukların uyanması demekti.
Yavaşça onun üzerindeki saten pijamanın düğmelerini açarken, Yixing hırslı bir şekilde onun üstündeki beyaz tişörtü çıkartmış ve bir kenara fırlatmıştı. O sırada tekrar bir şimşek çaktı. Yifan gök gürültüsünün duyulmasını bekledikleri o kısa sürede, Yixing'in bir çocuk gibi hala saten pijama takımı giyip de bu kadar hırçın olmasına güldü.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
macarons // kray
Historia Corta[Tamamlandı] Yifan her gün pastaneye gelen bebeğe makaronlar verdi, bebeğin babasına ise kalbini. Mpreg Kray/Krislay/Fanxing H2omaEXO'ya itafen yazılmaktadır ❤