Yeşim'in Ağzından;
Bugün sabah kalkmıştım, günlerden pazardı. Bu günden nefret ederdim. İğrenç bı gün resmen Allah'ın belası, her neyse bunları geçelim, zaten BUNALDIM. Saat 08.45'ti yine haftasonu olduğu için kimse kalkmamıştı. Birden aklıma Jimin aşkım geldi. Pardon chim chim'im. Balkondan çıktım ve Jin, Jimin ve RapMon'un kaldığı odaya yani salona girdim. Yataklara baktığımda Jin ve RapMon mışıl mışıl uyuyordu ama Jimin yoktu? Allah Allah nereye gitmiş olabilirdi? Mutfağa baktım yok, tuvalete baktım yok, e bizim odaya baktım orda yok, en son çareyi onu telefonla aramakta buldum. Ama telefonunu almamıştı, içerde çalıyordu telefon. Her yeri her tarafı her çareyi denemiştim, yoktu Jimin... Hiçbir yerde yoktu. Çıldırmak üzereydim, ve dahası çok sinirliydim! Kaç gündür bir garipti zaten bana karşı, soğuk davranıyordu! Nedenini bilmiyordum, her tarafımı virüs gibi saran düşüncelerden kurtulup sinirli halime döndüm. En son aklıma tek çare geldi;
kameralar...
Evet, sitenin güvenlik odasına izin alıp girdim ve kameraları izledim. Jimin arka bahçeye yöneldi. Ve ardından sarı saçlı yeşil gözlü bir kız bahçeye girdi. Genellikle, hatta hiçbirzaman arka bahçede kimse olmazdı? Jimin ne yapıyorsun orda? Allah belanı versin! Yoksa... Yoksa bu düşündüğüm şey mi?
Düşüncelerimden sıyrılıp hemen üstümdeki pandalı pijamaları değiştirmeden üstüme bir hırka taktım, nasıl göründüğüm hakkında en ufak bir fikrim yoktu ve açıkçası umrumda değildi. Ayağıma ayakkabılarımı geçirip asansörü çağırdım. Asansör 0'daydı ve biz 11.katta oturuyorduk. Asansör hemen gelmeyecekti, bunu anladım ve koşarak merdivenlerden indim. Her basamağını indiğimde yüreğim hop hop atıyordu, sanki kocaman elleri olan bir adam kalbimi sıkıyordu. O basamaklardan indiğim her saniye hatta her salise benim için bir yıl gibiydi. Aşağıya bir hışımla indiğim için ayağım bir ara kayıyor, tökezliyor, dizlerim titriyordu. En sonunda aşağıya ulaştım ve arka bahçeye yöneldim.
Ha-ha-hayır... Bunu bana nasıl yaparsın? Seni deli gibi seven birine! Nasıl, ne tür bir vicdansız, ruh hastasısın sen? Aklımdan geçenleri sesli söylediğimi fark ettiğimde Jimin o sarı yelloz'un dudaklarını dudaklarından ayırdı. Şaşkınlıkla bana bakıyordu. Bende ona bakarken gözümden yaşlar süzülüyordu. Dudaklarımdan dökülen birkaç kelime onu yaralamama sebep olmuştu, ama olsun yaralasın, umrumda değil! Sonuçta herşey geçer, geçer ama; bazısı kolay geçer, bazısı deler geçer. Ve Jimin'in şuan yaptığı beni delip geçmişti, delip geçmekle kalmamış, izinin hiç geçmeyeceği ve zihnimden hiç çıkmayacak bir yara bırakmıştı. Allah seni ve o yanındakinide kahretsin! Deyip arkamı dönüp koşmaya başladım.... Koştum... Koştum.... Önüme bakmadan koştuğum için birine çarpmıştım. Yapılı ve tatlıydı... Kimdi bu? Bu bizim kızlardan birini fena ilgilendiriyordu... Bu bir BTS üyesiydi. Kimdi peki?
🌿✨⬇✨🌿
Yazar'dan Not;
(HEYECANLI BİR YERDE BİTİRDİĞİM İÇİN ÖZÜR DİLERİM, HAFTAYA CUMA YENİ BÖLÜM GELECEK! BEKLEMEDE KALIN!)

ŞİMDİ OKUDUĞUN
4N1K ve BTS
Fanfiction4n1k ve BTS isimli hikayemde, 3 genç kızın hayatına, BTS seven 2 kız girerse ve bunun ardından 3 kişi daha gelirse neler olacağını ve nasıl bombalar patlatacağına değindim. Umarım beğenirsiniz!💖🌹✨