Kafedeki Ergenler

509 8 6
                                    

Arkadaşlar bir süre önce aklımda böyle bir kurgu oluşturmuştum.Şu an için bazı eksikleri olsa da kurgu ana hatlarıyla hazır..Eğer yb bölüm isterseniz devam ettirmeyi düşünüyorum yoksa sadece silicem..Bu bölümde size Beste'nin hayatının durumunu ana hatlarıyla anlatmaya çalıştım..Umarım beğenirsiniz.:) İYİ OKUMALAR... :)

#######################

Eğer uykusuzluktan ölmek mümkünse benim bir saate öleceğim kesin...Yaklaşık üç gündür hiç uyumamıştım ve kapanmamaları için göz kapaklarımla savaşıyordum.

Başımı daha yeni koyduğum masadan kaldırdım.Etrafta gözlerimi gezdirdim.Bu saatlerde kafe pek kalabalık olmuyordu.Tabi hafta sonları hariç..Canlı müzik olduğu için tıklım tıklım dolu oluyodu.Şu an kafede sadece iki masa doluydu.Birinde tahminimce 19 veya 20 yaşında olan ve hakkını vermeliyim ki oldukça yakışıklı biri oturuyodu.Arasıra kahvesinden yudumlayıp telefonuyla uğraşmaya devam ediyodu.Diğerinde dört kişilik bi öğrenci grubu vardı.Sanırım lise sona filan gidiyorlardı çünkü oldukça büyük gösteriyorlardı.Üniforma giymeseler benimle yaşıt olduklarını bile düşünebilirdim.Bu arada ben size kendimi tanıtmadığımı fark ettim.

Ben Beste 19 yaşındayım (2 ay sonra 20 :) ).Üniversite birinci sınıf öğrencisiyim ve çocuk doktorluğu okuyorum.İki part time işte çalışıyorum çünkü bu aralar paraya ihtiyacım var. İstanbul da yaşıyorum babam Kayseri de - size başka şehre taşınmak için babama çok yalvardım demek isterdim ama ondan uzak bir yere gidiyorum diye mutlu görünüyordu.-Annem ben doğarken ölmüş o yüzden babam benden nefret eder.Her zaman soğuk davranır.Küçükken bunun yüzünden her gece saatlerce ağlardım ama artık alıştım.Sadece bunun benim içinde çok zor olduğunu anlamasını ve beni artık sevmesini umuyorum.Babamla iki veya üç ayda bir görüşüyoruz o da telefonla..Her ay bana masraflarım için para gönderiyordu.Üç ay boyunca başka şansım olmadığı için kabul ettim.İki ay önce artık göndermemesini ihtiyacım olmadığını söyledim.Aslında bursum bana yetiyordu.Tabi ben babama bunu söyledikten bir hafta sonra herşey değişti ve ben mecburen çalışmaya başladım.Aslında babama tekrar para göndermesini söylemeyi düşündüm ama ona daha fazla yük olup benden daha çok nefret etmesini istemedim.

- Bakar mısın?

Gruptan birinin bana seslenmesiyle daldığımı farkettim.Elimden geldiğince hızlı ve canlı görünmeye çalışarak yanlarına gittim.

- Buyurun?

- Dört tane bira buzlu olsun.

- Peki.

Siparişi aldıktan sonra hızlıca mutfağa gittim.Biran önce kafenin boşalmasını ve eve gitmeyi istiyordum.

- Arda dört tane buzlu bira..

Arda'yla burada tanıştım.Burası onun amcasının kafesi ve bazı günler Erol amcanın yerine o bakıyo.Oldukça iyi biri ve son iki aydır bana en çok destek olan insanlardan biri.Hafif dalgalı kumral saçları ve mavi gözleri sadece kişilik olarak mükemmel olmadığının kanıtı bence.Benden bir yaş büyük ve mimarlık okuyor..

- Beste.!

- Hı.!

- Kaç gündür uyumuyosun sen?Az önce ciddi ciddi ayakta uyuyordun.

- Bu aralar biraz yoğunum.

- Seninle tanıştığımdan beri yoğunsun sencede kendine fazla yüklenmiyo musun?İki iş,okul bunların dışında bulduğun basit işlerde de çalışıyosun.

- Mecburum biliyorsun.Neyse siparişler hazır mı?

- Evet.Sanırım bunları yarım saatte içer kalkarlar.Bizde bir saat erken kapatırız seni evine bırakıyım da artık biraz uyu.

Ben Başının BelasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin