Nil
Burak mı o ? Yok canım. Ne işi var burda ? Bide Şevvalle haha. Bu kızı en başında gözüm tutmamıştı zaten nedeni buymuş.
Emine Şevvale doğru koşup sarılınca geride kaldım bende. İki elimle çantamı tutup olduğum yerde bekledim. Buraga bakmamak için büyük çaba sarfettigim kesindir. Ama bir çift göz beni süzüyordu bundan eminim. "Bu da zeynep." diyerek Eminenin kolumdan tutup beni Şevvalin yanına çekmesiyle kendime geldim. "Merhaba" diyerek sahte gülümsememi takınıp elimi uzattım. Şevval gülerek elimi sıktı ve "merhaba" dedi. Aslında sevecen bir kıza benzese de Burak'la takıldığı için gözümde -316243154'lerde. Bu düşüncelere dalmışken Emine Şevvale "senin burda ne işin var" dedi. Şevval , "Kuzenimle geldik, içiyoruz bu gece." diyerek Burağa döndü. "Kuzenin mi?" diye bağırmamla o kadar sesli ortamda neden herkesin bize baktığını da anlamış oldum. Burağa dönüp baktığımda yan yan bana gülüyordu. Sonra önüne döndü. "Evet, niye bu kadar şaşırdın ki?" dedi Şevval. Bir şeyler biliyordu. Bundan emindim. "Hiç ya merak ettim" diyerek konuyu geçiştirdim ama rezilliğin daniskasını az önce yaşamıştım. "İyi hadi gelin oturalım." dedi Şevval. Burağa baktığımda yanındaki kızla ilgileniyordu. Bildiğin aldatılmış gibi hissettim. Ayrıca az önce Şevval hakkında düşündüklerimi de geri alıyorum çünkü Burağa baktıgımı farketmiş olmalı ki , Burağın yanındaki kızı dürtüp "Canım hadi sen başka yere" dedi. Sonra bana dönüp "Nil sen böyle geç" diyerek gülümsedi. Bar sandalyesindeki kız beni süzerek tiksinç bi bakış attı ve Burağa dönüp "ararsın beni" diyerek elindeki kağıdı masada sürükleyerek Burağa uzattı. Ağzım açık onları izlediğimi Emine çenemden tutup agzımı kapatınca farkettim. Emineye dönüp baktığımda "geç hadi" diyerek arkadaşça gülümsedi. Sandalyeye yürürken ayaklarım titriyordu. Bana bakan yeşil gözleri parlıyordu. Ona bakmak o kadar güzeldi ki. Morarmış göz altları bağımlı olduğunu bas bas bağırıyordu. Yavaş yavaş yanına yürüyüp oturduğumda sandalyesini tamamen bana çevirip "Hoşgeldin prenses" dedi. O an kalbim tekledi. Sesi kulaklarımdan gitmedi. İstemsizce dudaklarına baktım. O dolgun ıslak dudakları yıllar önce okuduğum kitaptaki kahramanınkilere benziyordu. "Hoşbuldum Romeo." dedim. Dudakları yukarı doğru kıvrılırken inci dişerini seyretmeme izin verircesine güldü.
Burak
Şevval yanımdan kalktığında gittiği yöne baktım. İki kız. Uzaktan seçemiyordum kafam iyiydi sanırım. bi tanesi daha dikkat çekici duruyordu. Yaklaştıklarında içkim boğazımda kaldı. Çaktırmadan boğazımı temizleyip ona baktım. Utangaçtı , bana bakmaya çalışıyordu ama utanıyordu. Buralarda yabancıydı belliki. Çantasını iki eliyle tutmuştu. Güvensizdi. Şevvalle arkadaşını izlemeyip önüne bakıyordu. Yalnız hissediyordu. Belki hayal görmüşümdür diye düşünerek önüme döndüm. Yanıma bi kız oturmuş farketmedim bile. "Selam" dedi. "Selam" dedim. Soğuk davrandım çünkü defolup gitmesini istiyordum. "Sen Buraksın dimi? Tanışmak çok istemiştim seninle. Ama fırsat olmadı bir türlü." dedi. Hala Nil'e bakıyordum. Uzun sütun gibi bacakları. İnce bel kıvrımı ve güzel göğüsleri vardı. Yüz hatları porselen bebeği andırıyordu. Konuşurken üst dudağı hafifçe yukarı kalkıyordu. Alt dudağının dolgunluğu o zaman ön plana çıkıyordu. Dudağının üstünde beni vardı. Bu da onu eski filmlerden fırlamışçasına güzel yapıyordu. Şevvali yanımdaki kızla konuşurken görünce kıza baktım. Kız bana bi kağıtta numarasını yazıp uzattı. "Ararsın beni" diyerek uzaklaştı. Nil yanıma yürüyordu. Ve gözlerimi üzerinden alamıyordum. Ellerim titriyordu. Elimdeki bardağı bırakıp ona bakmaya devam ettim. Ona bakmamalıydım , onunla konuşmamalıydım. Karşımda tertemiz bi kız oturuyordu. Onu kirletemezdim. Kokusu burnuma gelince tüm bu düşüncelerden sıyrılıp "Hoşgeldin prenses" dedim. Ne dedim lan ben? Napıyosun sen Burak? Hani konuşmıycaktın. Gülümsedi. Göz bebekleri bi anlığına kocaman oldu. Dudaklarıma baktığını farkettim birden. "Hoşbuldum Romeo" dedi gülerek. İnci gibi dişlerini görünce kendime engel olamadım. Bir insan ancak bu kadar güzel gülümseyebilirdi. Gülüşüne gülümseyerek karşılık verdim.
YOU ARE READING
Mavi Kadar
Roman pour AdolescentsHayatinda hic asik olmayan bir kiz. Pisliklerle dolu bir erkek. Iki secenek var. ya bu pislikten kurtulmak yada o pislikle beraber dibe batmak.