Bölüm :8
Yemekhane ye inip sıraya girdim. . . Önceleri farketmedim
ama herkes bana bakıyordu. Anlam verememiştim. Fakat bu
beni rahatsız etmişti. . . Biranda kötü hissetmeme sebep oldu
bakışlar.
Ilk günden vukuatlarım sıralanmıştı. Sebep bu olabilirdi. . .
Onlara bakmamaya çalışarak yemeğimi aldım ve bakışlardan
gözlerimi kaçırarak oturacak yer arıyordum. Bir yandan da
gözlerim onu arıyordu aslında. . . Sonra Jennifer ve Clara yı
farkettim. Onların yanına gidip selam verdim. Yanlarına
oturmam için ısrar ettiler. Peki dedim ve oturdum. . .
Yanlız kalıp sıkılmaktansa, onlarla oturmak daha iyiydi.
Jennifer ve Clara hemen hızlı hızlı konuşmaya başladılar. . .
-Tanrım! Daniel. . . Duyduklarımız doğru mu?
Dediler. Okulu birbirine katmış sın. . . Die devam ettiler.
Herkes bunu konuşuyor dedi Jennifer!
Nasıl yani bütün okul aptalca davranışlarımı öğrenmişmiydi?
Ve bir ukala tarafından nasıl oyuna getirildiğimi?. . .
Ahh! Hayır. . . Olamaz! Ilk günden ezik konumundayım.
Sonra devam ettiler. . . Seni bir çocuk fena halde kızdırmış ve
sende ona ağzının payını vermiş sın. . Dedi Clara, . .
Nee?? Yani bütün okul o ukala çocuğu nasıl mat ettiğimi mi
konuşuyordu! Işte bu harika!
Şimdide okulun en popüler çocuğuna posta koyan kız
konumundaydım.^^
Şaka olayını öğrenmemeleri ve dedikoduların benim lehime
olması işime gelmişti. . . .
Böylesi daha iyiydi. . . Birden keyiflendim ve aptalca
gülümsememe engel olamadım. Intikam duygularım
kabarmıştı. . . Madem öyle artık intikam zamanıydı! Acımasız
olma sırası bendeydi. . . Ve ışte bir fırsat doğuyordu. Justin ve
o şakacı çocuk Alex, konuşuyorlardı. . . Tam karşı
masamızdaki diyaloglarını rahatlıkla duyabilmek
mümkündü. . .
Alex konuşmaya başladı. . .
-Dostum! şu yeni gelen afet seni fena halde benzetmiş. Hiç
bahsetmedin?:)
Justin sessizliğini koruyordu. . .
-Bu kız okulun bütün erkeklerinin dilinde. . . Anlaşılan
şimdide . . . . Okulumuzun en popüler, şımarık çocuğunun
dilini mühürledi:) !
Ne kız mış amaaa. . .
Justin Alex e ters ters baktı. . . Vee beni de onlara bakarken
yakaladı.
Yüzümdeki haince gülümseme dahada belirmişti. . . O da
utangaç bir tavırla gözlerini kaçırdı. . . Bu yaptığım muzip çe
gülümseme beni çok mutlu etmişti. . .
Belkide bay ukala yola gelecekti. . . ? Ama ben yinede ona
kolay kolay güvenmeyecektim.
Daha elimden çekeceği vardı. . . Ben dalmış bunlari
düşünürken yemek faslı çoktan bitmişti. Kızlarla yatakhane ye
yollandık. . .
Herkez yattı fakat beni onun büyüsü sarmıştı. . . Bir türlü
gözüme uyku giymiyordu. . . Acaba şimdi ne yapıyor, ne
düşünüyor? Gibi sorular beynimi kurcalıyordu. . . Kızlar bir
yandan sohbet ediyor bir yandan da gülüşüyorlardı. . . Zaten
uyumak mümkün değildi. . . Hem zaten onu düşünmek varken
neden uyumak isteyeyim ki? Bir ara kızlar dan Justin ın adını
duydum. . . Kızlar ondan bahsediyorlardı. . . Hepside ondan
çok hoşlanıyorlardı belliki. . . Üstelik onların şansı daha fazla
görünüyordu. . . Çünkü hepside birbirinden güzeldiler. . . En
önemliside hiç biri onunla benim gibi kötü bir münakaşa
yasamamistı.
Benimse hiç şansım olmadığını biliyordum. Beni "ilk görüşte
ona tutulan ufaklık" olarak tanımlıyordu. . . Bu sinirlerimi
bozuyordu. Birden ışıklar kapandı ve herkes uyku moduna
geçmişti. . . Bense bundan sonra uyuyamayacağımı
biliyordum. . . Kafamda acaba aramızda bu olaylar geçmemiş
olsaydı hersey daha mı farklı olurdu? Gibi sorularla
cebelleşiyordum. . . Hayaller kuruyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YÜKSEK 'DOZ' AŞK
Romance"Aşk" sadece "o" değildi aslında... Kalbimin kalemimle kurduğu bağ dı... Kalemim'e sadece kalem değildi aslında Kalbimden dizelerime bir köprü kurardı... "Aşk" sadece "o" değildi aslında... Duygu selimin kalemimle satırlarıma akmasıydı! E.ç