1. BÖLÜM GÜNÜMÜZ

105 13 2
                                    

   Sabah alarmın ritmik melodisiyle uyandım. Birkaç dakika tavanla bakıştıktan sonra anneannemin sesini işittim, "Defne, kahvaltın hazır! Haydi kalk yavrum." dedi.
   Her ne kadar annem ve babam olmasada bana onların yokluğunu hissettirmeyen bir anneannem vardı. "Defne, hadi kuzum." diye tekrarladığı zaman düşüncelerimden sıyrıldım ve neşeli bir sesle, "Tamam, Esma sultan. " dedim ve banyoya doğru ilerledim...
   Üstümü giyinip saçımla biraz uğraştıktan sonra açık bıraktım. Mutfağa girdim,anneannemin tombik yanaklarına sulu öpücükler bıraktıktan sonra iştahla yemeğimi yedim. Yemeğimi yedikten sonra çantamı aldım ve okulun yolunu tutdum...
   Biraz yürüdükten sonra okulun kapısının önünde en yakın arkadaşım Erva'yla karşılaştım. Heyecanlı gözüküyordu beni görünce yanıma gelip,
"Günaydın, sarı kafa" dedi güldüm "Sanada günaydın kızıl kafa" dedim.
Erva'da gülümseyip dudaklarını araladı "Kanka bak ne dicem iki gün sonra Istanbul'a gezi varmış gidelim mi?"
   Bu soruyla biraz düşündükten sonra;
   "Anneannemin izin vereceğini pek sanmıyorum be kızıl kafa." diye sorusunu yanıtladım.
   Erva'nın yüzündeki gülümseme soldu. Arkadaşım için üzülmüştüm okuldan sonra eve gidip anneannemle bu konuyu konuşmayı aklı not ettim.
   Ders zilinin çalmasıyla sınıfa doğru yol aldık..
   Derslerin bitmesiyle eve doğru ilerlemeye başladım. Geldiğimde anneanneme binbir türlü yakaladıklar yaptıktan sonra anneannem ondan birşey isteyeceğimi anlamıştı. Yumuşak bir ses tonuyla "Gene ne oldu Defne?" diyo sordu.
   Sonunda beklediğim an gelmişti!
   Yüzüme en sevimli halimi takınıp, "Öyle mühim birşey değil ki sultanım,sadece küçük bir izin.." dedim ve merakla yüzüne bakmaya başladım. Tok bir sesle "Hayır" deyip kestirip attığında şaşkınca yüzüne bakakaldım daha nereye olduğunu bilmeden kestirip atması beni hem kırıp hem de sinirlendirmişti.Küçüklüğümden bu yana neredeyse hiçbir yere gitmeme izin vermemişti ve şuanda da aynısını yapıyordu ama bu sefer gidecektim, yaşıtlarım gezip tozarken benim ise eve hapsolmam hiç adil değildi!
   Içimden geçirdiğim bu cümleyi anneanneme söylemeye karar verdim. Eh, her zaman aklıma böyle ikna edici ve acındırıcı cümleler gelmiyordu.
  "Daha ne istediğimi sormadan hayır demen çok mantıksız, yaşıtlarım gezip tozarken benim eve hapsolmam hiç adil değil," dedim
   Evet, aynen böyle dedim. Kalbimin ritmi hızla artarken anneannemin iki dudağının arasından çıkacak olan kelimeleri büyük bir heycanla bekliyordum.
   Anneannem biraz bekledikten sonra. "Ne istiyorsun?" diye sordu, sormuş olduğu sorunun cevabını heyecanla yanıtladım.
   Heycanlı çıkan sesime karşılık anneannemde tebessüm ederek isteksiz bir sesle "tamam gidebilirsin."dedi ve anında sevinçli bir çığlık sesim odayı doldurdu, kollarımı onun boynuna doladım oda gülerek bana karşılık verdi...
   Sonra ne mi oldu?
   Tam iki saat boyunca anneannemin sorgu-sual ve nasihatlarını dinledim. Artık sıkıldığımı söyleyecekken durumu fark edip "Bu kadar" deyip oturma odasından çıkıyordu ki söylediği cümleye karşılık, "Nihayet." diye söylenirken anneannemin "Duydum." demesiyle gülmeye başladım. Çok mutluydum.Hemen Erva'yı aradım
                              ...
Eveet bir bolumun daha sonuna geldiik biliyorum cok kisa ve suan pek heycanli olsugu soylenemez ama size su kadarini soyleyeyim; diger bolumler bomba gibi olucaakkk simdi su soruyu duyar gibiyim neden bu kadar gec attin inanin bolumu atttiktan 2 gun sonra telefon bozuldu tamirhaneydeydi elime anca alio atabildim. Bu arada 3 kisi yaziyoruz demistim adlarimizi soylemeyecegiz ama eger kitap olursa veya okuyucu cogalirsa soyleyecegiz simdiden sagolun sevgili okuyuclarimiz lutfen okuduktan sonra oy atmayida unutmayin sizi seviyoruz!...
  
  

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 09, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GEÇMİŞİN KARANLIĞI GELECEĞE YANSIRSAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin