GEÇMİŞ
Sevgili günlük; bugün Scar, benden bir yıldır sakladığı manken kılıklı sevgilisini benimle tanıştırmak için eve getirdi ve müsait olup olmadığımı bile sormadı. Grace’ e soran yok tabi, Grace kim ki zaten?
“Teddy-”
Başını ellerinin arasına gömdü ve milyonuncu defa nefes aldı Scarlet. “Harry. Adı Harry, Grace.” Gözlerimi kıstım ve kollarımı göğsümde kavuşturdum. Adet dönemim yüzünden sancılı olduklarını unuttuğumda, sessizce inledim ve kollarımı gevşettim. “Kıçı kırık sevgilini, otobüste gaz çıkaran amcalar kadar rahat bir tavırla eve getiriyorsun ve benim bunu normal karşılamamı mı bekliyorsun?”
Hoşlandığın oğlanın yanından geçerken tanrıça bakışlarını saklamaktan, ailen tarafından azarlandığında halı desenlerini izleyip, sesini çıkaramamaktan ve Iron Man’ den ‘daha’ havalı ve ukala yeni bir Marvel karakteri yaratmaktan ‘daha’ zor bir şey varsa, o da umursamaz ve ilgisiz görünmekti.
“Sadece... Sana söylemedim, çünkü-”
“Tabi söylemezsin, biz sadece on iki yaşından beri sırlarımızı paylaşıyoruz, yaşlı teyzelerin balkonlarına tuvalet kâğıtları sallandırıp, insanlara hayali arkadaşımız Lucas’ la fotoğrafımızı çekmelerini söylüyoruz ve Vogue Moda Partileri’ ne gizlice girip garsonluk yaparken, Marvel’ ın Kahramanları’ yla flört edip, numaralarını alıyoruz, değil mi? Biz o kadar da yakın değiliz. Tabii ki de bana söylemene gerek yok.”
“Bu, telefonunda gördüğüm ‘Tony ‘Ateşli’ Stark’ isimli numarayı açıklıyor.” dedi Teddy, Scarlet’ a bakarken.
Gözlerim kocaman açılırken, hayali x-ray ışınlarımı Scarlet’ a göndererek onu paramparça ettim. “Değiştirdiğimi zannediyordum... Telefonumu mu karıştırdın sen?” dedi Scarlet, gözlerini Teddy’ ye çevirdi ve dağılan dikkatini toplayarak, ne yapacağını bilmez bakışlarla tekrar bana döndü. “Grace... Downey ile hayallerin olduğunu biliyordum. Üzgünüm-”
“E bi’ zahmet yani.” Kaşlarımı birleştirerek, olduğumdan sinirli görünmeye çalıştım.
“Downey’ den kastettiğin Robert Downey’ mi Grace? Iron Man olan Downey?” Teddy’ yi onaylayan bir hırıltı çıkardım, gözlerimi Scarlet’ dan ayırmadan.
“Onunla yattın mı, Scar?” Teddy’ nin yüzünde en ufak bir ciddiyetsizlik belirtisi aradım. Fakat dikkatimi çeken sert yüz kasları, küçük kulaklarını kapatmış uzun kahverengi bukleleri ve kırmızı dolgun dudakları olmuştu.
Söylemek istiyorum ki, oldukça yakışıklıydı.
“Evet. Öyle.” Dedim, Scarlet yerine cevap verirken. Gözlerini, döndürdüğü parmaklarından kaydırdı ve benimkilere sabitledi. Nefretle büyüyen irisleri, koyu gözlerini kaplamış, masumluğunu yok etmişti.
Konuşmanın iyi bir yere gitmeyeceğini anladım.
“Onu boğuyordun Grace! Adam sıkılmıştı ve senden kurtulmak için yer arıyordu. Bu olayı hallettiğimizi sanıyordum!”
“Seninle anlaşma yapmıştık,-”
“Oh, Bayan Downey’ nin üzerine şarabı dökemediğim için üzgünüm Gracie. Ama ne var biliyor musun, bunu zaten yapmayacaktım. Adam evli!”
“Oh, bunu o gece, o evli adamla birlikte olmuş kız mı söylüyor? Ha-ha.”
“Evet.” dedi, sakin görünümünün altında yatan bencil kişiliğiyle. “Aslında...mükemmeldi,” diyerek diliyle dudaklarını ıslattı. Derinden gelen bir sesle tekrar etti, “mükemmel...”