Herkesin bu hayatda yaşama sebebi vardır...
Kimi evladı için yaşar,
Kimi aşkı için yaşar,
Kimi kendisi için yaşar,
Kimi ise umudu için yaşar,
Ha işde ben oyum umudu için yaşayanım , belki bir gün mutlu olurum diye bekledim, yıllarca bekledim.
Ve o mutluluguma kavuşmama çok az kaldı.
Beklemeyede devam edeceyim.Hiç kimsenin hayatını mahv etmek istemiyorum.
Ama bir yandanda mutlu olmak istiyorum.
Ama hiç bir zaman kendi mutluluğum için başkasını mutsuz etmiyicem.Bahsetdiyim Poyraz. Ben Poyrazın hayatını mahv etmek istemiyorum. Onunla vakit geçirmeyi seviyorum. Ama Poyrazın bunu sevmediyini biliyorum. Be üzülmeyim diye benimle geziyor.
Yada gerçekten dediği gibi benimle vakit geçirmeyi seviyor.Birden odamın kapısı açıldı.
"İşıl müsaitmisin poyraz aradı senle konuşmak istiyor." Dedi Cansu.
"Gel Cansu müsaitim"dedim
"Al canım"deyip telfonu uzatdı.
"Alo" dedim.
"İşıl nasılsın?"
"İyiyim sen nasılsın?""Bende iyiyim.İşıl benimle dışarda vakit geçirirmisin? Seni arkadaşlarımla tanıştırıcam. Okuldan çıkınca seni alıyım."
Benden şimdi bundan bahsetmiyormuydum? Şimdide arkadaşlarıyla tanıştırmak istiyor.
Ben şimdi ne diyicem. Hayır dersem üzülür. Evet dersem arkadaşlarının yanında üzülür. O yüzden en güzel yalan hasta numarası." alo işıl ordamısın?"dedi
"Buradayım"dedim
"Gidiyormuyuz?"
"Şey Poyraz ben hastayımda o yüzden gelemem. Okulada gitmiyicem zaten.
"İşıl neyin var? Geliyimmi yanına"?dedi.
"Yok ya sadece üşütmüşüm kendimi kötü hissediyorum. Keçer birazdan."dedim"Bak cansunun okulu var. Ben geleyim senin yanına."dedi.
Hayır gelemez.o gelse anlar yalan söylediğimi.
"Yok ya Cansu ben hastayım diye gitmeyecek zaten. Hem Emreyide çağırırız sen merak etme arkadaşlarınla buluşmana bak" dedim." Emre ne alaka? Emreye ihtiyaç yok ben gelirim." Dedi.
"Yok ya sen gelme arkadaşlarınla buluşmana bak"dedim
" eğer gelmemi istemiyorsan açık açık söyle işte uzatmaya ne gerek var. İstemiyorsan gelmem."
Dedi.Beni yanlış anladı hemen durumu düzeltmeliyim.
" yok ya ne istemesi ben senin için söylemiştim arkadaşlarınla buluşucaksın ya o yüzden. Yoksa niye istemiyim?" Dedim.
" ben zaten senin için görüşecektim arkadaşlarımla. Yoksa görüşmiyicem."dedi"O zaman bekliyorum." Dedim.
" gelicem görüşürüz o zaman"
" görüşürüz"dedimHemen aşağı indim. " Cansu okula gitmiyoruz. Poyraz buraya gelecek. Ara söyle Emrede okula gitmesin." Dedim
" kızım poyraz neden geliyor. Neden okula gitmiyoruz açıkla. Dedi
Ya Cansu öyrenmesen olmazmı. Şimdi gerçekleri söylesem salakmısın sen diyecek. Poyraz seninle vakit geçirmek için seninle görüşüyor diyicek. O yüzden kısa anlatdım." ya Cansu kendimi kötü hissediyorum. Ağzımdan kaçtı poyrazada söyledim. Buraya geleceyini söyledi. Bende cansu gitmeyecek emrede gelecek dedim. Oda bana biraz trip atdı ki gelmemi istemiyorsan gelmem diye bende mecburen dedim sende gel." Diye cümlemi bitirdim.
" İşıl gerçekten kendini kötümü hissediyorsun? Doktora gidelimmi? Dedi
" yok ya canım iyiyim biraz yorgun hissediyorum kendimi o kadar" dedim
" tamam canım ben o zaman emreye arayım. Zaten o bir şey söylemeden kabul edecek. Okula gitme lafını duyunca." Dedi gülerek.Bende gülümsedim. Şuan pijamaylayım. Hemen hazırlanmam gerekecek. O yüzden duş alsam iyi olacak. "Cansu ben duş almaya çıkıyorum"
Dedim."İşıl bekle yardım edeyim suyu açmana falan." Dedi.
Bende tabiki hemen redd etdim.
"Hayır Cansu kendim hallederim. Biliyorsun alışmalıyım o yüzden. Dedim.
"Nasıl istersen ama bir şey olsa hemen bani çağır tamammı?" Dedi."Tamam canım" dedim. Cansu her zaman beni düşünen bir arkadaş oldu. Benim ona bir faydam yok. Aksine zararım var. Ama beni düşünüyor. İyki var. Odama çıktım. Hemen banyoya girdim. Suyu açtıkdan sonra güzelce yıkandım. Suyu görmeyi özledim... en çokta denizi özledim...
çoçukluğumdan denizi seviyorum. Öyle güzelki deniz. Dalgaların sesi insana öyle iyi geliyorki.Görmesemde denize gitmeyi hiç ihmal etmem.
Çünkü denizin dalgaların görmesemde duyuyorum. Hemen banyomu bitirib dışarı çıktım. Hemen kiyafetimi giyinip aşağı indim. Öyle saçımı düzeltmeyi pek sevmem. Hep böyle açık kalıyor.
Hem zaten başka seçenek yok. Ben saçımı kendi başıma şekil veremem. Mutfağa girdim.Çünkü Cansunun çoğu vakti mutfakta geçiyor. Neden çünkü yemek yapmayı seviyor. Acaba şimdi ne yapıyor. Biliyor ya misafirler gelecek o yüzden şimdi döktürüyordur. " Cansu yine ne döktürüyon?" Gülümseyerek sordum.
"Yaprak sarması yapıyorum. Emre söyledi telfonda. Canım kankam nolur senden bir şey rica ede bilirmiyim? Dedi. Bende dedim tamam söyle
Rüyasında beyefendi yaprak sarması görmüş bende dedimki annene söyle yapsın. Diyorki sen daha iyi yapıyorsun. DediGülümsedim. Yemek emrenin hassas noktası çok seviyor yemek yemeyi. Ama söylediğine göre kilolu değilmiş. Acaba Poyraz ne yemeği seviyor. Aman bende sanki öyrensem bişire bilecekmiş gibi söylüyorum.
"Cansu sana bir şey sora bilirmiyim?"dedim.
"Söyle İşıl" dedi
"Şey Poyraz nasıl biri?" Dedim. Çünkü onun nasıl biri olduğunu çok merak ediyorum.
"İşıl Poyraz sandığın kadar iyi değil çok çirkin ben hayatımda bu kadar çirkin insan görmedim o derece yani anla sen" dedi.
"Yaa gerçektenmi?"dedim
"Evet malesef gerçekten" dediOysa ben Poyrazın yakışıklı biri olduğunu sanmıştım. Çok çirkin biriymiş. Olsun ben söylemiştim çirkinde olsa bir şey deyişmez. Ben yine ondan hoşlanıyorum. Doğru biraz hayal kırıklığına uğramadım değil. Ben onun yakışıklı biri olduğunu sanıyordum.
" Şaka" diye Cansu bağırdı
"Ne şaka" dedim
"Kızım sende her şeye inanıyorsun. Sadece senin ne kadar şaşıracağına bakıyordum. Ama çokta şaşırmadın. Biraz hayal kırıklığına uğradın ama. Poyraz gerçekten çok yakışıklı biri. Böyle uzun boyu var. Gözleri açık mavi. Yani kısacası yakışıklı biri." DediGerçekten bunu duyduğuma çok sevindim. Ben demek yanılmamışım. Onun yakışıklı olduğunu düşünmüşdüm. Ve gerçektende Cansun anlatımına göre öyleymiş.