Thanos oturduğu yerden kalktı ve adamın durumunu incelemek için eğildi. Adam ter ve acı içinde yerde kıpırdanırken, Thanos adamın yüzünü avuçladı ve normalden daha koyu olan mavi gözlere baktı.
"Acı çekiyor musun?" dedi Thanos, sakin sesiyle. Adam sinirle karşısındaki mor adama baktı ve ağzındaki kanlı sıvıyı tükürdü.
"Bunu tüm gün yapabilirim, mor balkabağı." Steve'in sinirle söylediği kelimeler onu etkilemesini beklerken Thanos'un gülüşü daha da genişledi.
"Güzel. Onu götürün, ona yapacağımız çok şey var." dedi Thanos, Proxima'ya işaret verirken. Proxima seri hareketlerle yerde duran Steve'i aldı ve onu götürdü.
- - - -
Tony, odada bir sağa bir sola giderken düşünmeye çalışıyordu. Natasha onu izlemekten yorulmuş ve sıkılmıştı.
"Tanrım, Tony yeter artık dur." dediğinde Tony iki saniyeliğine durdu ve kadına baktı.
"Dur mu? Steve kaçırıldı ve ben elim kolum bağlı mı durayım?" diye sinirle söyledi Tony.
"Tony, Steve kaçırılmadan önce ondan nefret ediyordun, ne diye şimdi onun için endişeleniyorsun?" dedi Natasha yüzünü elleri arasına alırken.
"Endişelenmemem için bir sebep söyle.. Evrenin en güçlü kötüsü Steve'i kaçırdı, Tasha! Ona neler yapabileceğini tahmin bile edemezsin." dedi Tony.
"Sen biliyor gibi konuşuyorsun." dediğinde Wanda, Tony ona döndü.
"Evet, biliyorum." diye ekledikten hemen sonra tekrar sağa sola gitmeye başladı.
"Thanos'u nasıl durdurabileceğimizi biliyor musun?" dedi Bucky. Tony sinirlendi.
"Eğer bilseydim emin ol şuan onu yapardım." dedi ve sinirle kendini koltuğa attı. Tony'nin gerginliği odadaki tüm herkesi etkilemişti. Steve'in ölüm haberini duymak istemiyordu. Çünkü az kalsın Thanos, Tony'yi de öldürüyordu. Eğer Stephen olmasaydı, şuan ölü olacaktı. Tony o anda aklına gelen fikirle ayağa kalktı ve herkesin bakışlarını üstüne topladı. "Onu nasıl durduracağımızı bilen birini tanıyorum.." dediğinde herkes Tony'i dikkatle dinledi.
"Stephen Strange."
