''Sana koşmanı söylemiştim.'' Arkamdan gelen sesle bir motora bindirildiğimi anladım.Silah seslerinin ortamdaki sessizliği kapamasıyla gaza daha çok yüklendi.
''Uyu melek,uzun bi yolculuk olucak.''
***
''Wesley onu burda tutamayız bunu sende biliyorsun bende.''
''Biliyorum ,uyandığında götürcem Xavier.''
Bu seslerde neydi böyle ? Pekala dünü hatırla Ange.Hayır.Hayır olamaz.İmkansız.BU İMKANSIZ.
Önce bar sonra kukuletalı adam ve saldırı.
Uzandığım yatağın ipeksi yumuşaklığını geride bırakarak doğruldum.İçeriden hala yabancı sesler işitiyordum.Yataktan kalkarak kapıya doğru yürüdüm.Kapıyı açtığımda bütün yabancı gözler bana döndü.Biri hariç.
''Sam burda ne işim var ve asıl soru senin ne işin var?''
''Herşeyi açıklayacağım önce otur.'' dedi ve yanındaki iki yabancı çocukla beraber oturdular.
''Mavi gözlü olan Xavier,diğeri ise Wesley dün seni tecavüzcü sapıkların elinden kurtarmışlar.Merak etme annene ve Eva'ya haber verdim benle olduğunu yalnız tecavüzcü adamlar kısmını anlatmadım.''dedi Sam bir solukla.
''Hayır hayır kukuletalı adam,saldırı ve motoru hatırlıyorum.''
''Sanırım birileri içkine hap atmış olabilir seni bulduğumuzda çokta iyi değildin.Neyseki ortak arkadaşımız varmış bizim seni kurtardığımıza dua et küçük hanım.''dedi Xavier.Pekala belki öyle olmuş olabilir ama ben içki içmediğimide gayet net hatırlıyorum.
''Ama ben içki içm-''
''Bence biraz daha dinlenmelisin Ange.''dedi Wesley.Ange kısmını bastırarak söylemişti.Herşeyi bi kenara bıraktım o anda.Bu ses o sesti.Kafamın içinde yankılanan.O kadar kafam karışmıştı ki başım dönmeye başladı.Elimi anlıma götürerek bastırdım.
''İyi misin?'' Sam'in sesiyle kendime geldim ve Wesley'e dönerek ;
''Sen'in sesini daha önceden kafamın içinde duyduğuma yemin edebilirim.Dün beni motorla götüren'de sendin evime girende!''
''Hop hop yavaş ol.Senin gibi küçük kızların benim sesimi düşlediğini bilmiyordum.''dedi kahkaha atarak.Sam'e döndüm.
''Beni eve götür.''
***
''Sam bana yalan söylemediğine emin misin?'' dedim ve açık olan araba kapısını kapattım.Tereddütle yanıma geldi ve kafamdan öperek ;
''Ben sana ne zaman yalan söyledim ha?.''
''Tamam sana güveniyorum,teşekkür ederim.'' dedim ve yanağına bir öpücük kondurarak evin bahçesine girdim.Hala o dün kü elbiseyle duruyordum ve iğrenç koktuğuma yemin edebilirdim.Evin kapısını çaldım ve beklemeye başladım.Annem kapıyı açtığında üstüne atladım ve çığlık atarak sarılmaya başladım.
''Kızım tamam tam- yeter tamaam Ange git önce bi duş al dün gece noldu tam olarak anlatıcaksın.'' dedi ve beni iterek merdivenlere yönlendirdi.Hemen banyoya girdim ve kapıyı kilitledim.Üstümdeki elbise'den kurtuldum ve hemen suyun altına girdim.
Her zaman suyun altındayken kendimi güvende,herşeyden arınmış hissediyordum.Dün ki olaylarda belki kafam karışmış olabilirdi.Belki de içki içmiştim ve onu bile hatırlamıyordum.Bu işe daha fazla kafa yormayacak ve bi daha kukuletalı adamlardan uzak duracaktım.
''Belki de herşey zihninin sana oynadığı bir oyundur melek , ha ne dersin?''
***
Üzgünüm kısa oldu ama idare edin.Okuyucum az olduğu için böylee.İyi okumalar <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kovulmuş Melek
Teen FictionYüzünü yüzüme yaklaştırdığında elimi göğsüne koyarak onu durdurdum. HEY.BİR DAKİKA. ''Senin kalbin atabiliyor muydu?.'' dedim şaşkın ifademe aldanmayarak. ''Sadece senin yanında,melek.'' ''Ama meleklerin kalbi olmaz diye biliyordum?.'' ''Meleklerde...