It's All Over | Taekook

OTUZ SEKİZ

☁☁☁

Jungkook

"Anneee. Ben Taehyunglara gidiyorum."

"Yiyecek bir şeyler hazırladım, onları da götürüver oğlum. Çocuğun boğazından doğru düzgün bir şey geçsin."

"Tamam, ben ayakkabılarımı giyiyorum. Getir çabuk."

Yere eğilip, ayakkabılarımı bağlarken annem çoktan elinde yemeklerle gelmişti.

"Selam söyle Taehyunguma. Güzelce yesin yemekleri. Sen yedir hatta."

"Anne Taehyung bebek değil. Bilmem farkında mısın?"

"Benim için bebek o. Hadi bir git artık. Dizimi kaçırıyorum senin yüzünden."

"Aman kaçırma dizini." diyip elindeki yemek kutularını aldım.

Taehyungun evi bize çok uzak değildi. On beş dakikalık bir yürüme mesafesi vardı. Üç gün sonra sonunda ortaokuldan mezun oluyorduk.

Liseyi başka şehirde okuma fikri çok heyecan vericiydi. Annem ilk başta karşı gelmişti ama sonra Taehyunga göz kulak olmam için kabul etmişti. Çünkü Taehyung gitme konusunda çok kararlıydı.

Evlerinin yakınındaki markete girip Taehyunga marşmelov aldıktan sonra eve doğru yürümeye başladım.

Evlerinden gelen cam kırılma sesi ile koşarak kapıya gittim ve kapıyı yumrukladım, bir yandan da bağırıyordum.

İçerden Taehyungun ağlama sesi ve çığlıkları geliyordu. Bu sefer o babası denen pezevengi öldürecektim.

"Orospu çocuğu eğer Taehyungun bir kılına zarar gelsin seni yaşatmam. Anladın mı? Aç şu kapıyı."

Yemek kutusunu yere bıraktım ve kapıdan biraz uzaklaştım. Evleri zaten eski olduğu için kapının çok sağlam olduğunu sanmıyordum.

Hızla koşup omuz attığımda ilk seferde açılmadı. Geriye gidip bir daha kapıyı hızla ittirdim. Kapı açıldığında içeriye doğru sendeledim.

Koşarak Taehyungun sesinin geldiği yere doğru giderken omzumdaki ağrıyı görmezden geliyordum.

"Taehyung!" diye bağırdığımda babası denen pezevenk bana dönmüştü. Yine ayakta duramıyordu, sarhoştu.

"Ooo Taehyungun kahramanı da geldi. Onunla mı kaçacaksın?"

Taehyung yüzündeki morluklarla hala ağlıyordu. Elinde de kesik vardı.

"Önce bir ayıl allahın cezası." diyerek bütün gücümle şerefsizi ittirdim. Sendeleyerek arkaya düştü.

Taehyungun yanına gelerek onu kaldırmaya çalıştım ama deli gibi titriyordu. Ayağa kalkabilecek gibi değildi.

Şerefsiz herif yerde kalkmak için debeleşirken, acele etmemiz gerektiğinin farkındaydım.

Bir elimi Taehyungun sırtından koltuk altında atıp, diğer elimi de bacaklarının altından geçirerek onu kucağıma aldım. Omzuma felaket bir ağrı girmişti ama şimdi onu umursayamazdım.

Taehyung anında kollarını boynuma dolayıp başını boynuma gömmüştü. Hızlı adımlarla evden çıktık ve evden uzaklaştık.

Taehyung hala kucağımda ağlıyordu ve elindeki kesik de ciddi duruyordu.