~1~

22 4 0
                                    

Yer yatağımda yatıyordum. Bir ay önce olan şeyleri düşünmek istemeden. Gerçekten çok saçma geliyordu ve artık hayata bakışım da değişmişti. Bu kadar değişik bir şey görmemiştim ve daha önce..

Hiç bu kadar sinirlenmemiştim. Ve artık bildiğim kadarıyla bundan sonra da o kadar sinirlenmemeliydim. Dünyada yeni şeyler olunca verilen tepkiyi düşündüm. İçimdeki merak duygusu yerini korkuya bıraktı.

İnsanların gözünde hep normal bir insan olmuştum ve normal olmaktan memnundum. Değişmek istemiyordum. Ne aşırı popüler ve erişilmez olup etrafına para saçan ve yalakaları olan biriydim ne de asosyal ve arkadaşları olmayan içine kapanık gizemli biriydim.

Birine normal demeniz için olması gereken her şey bende vardı. Benim yaşlarım için bu kendi okulu olan, bi arkadaş çevresi olan, iyi geçinen ve sınav notları orta ve iyilerde olan bir çocuktum. Beni ayıran özelliklerim vardı fakat herkeste vardı bu. Ve normal olmayı engellemiyordu.

Herkesin farklı özellikleri, farklı hobileri, farklı görünüşü vs. vardı. Fakat bunlar insanın normalliğini değiştirmezlerdi.

Şahsen benim açık kumral saçlarım vardı. "Normal insanlar gibi" uzundum. Kahverengi gözlerim vardı. Burnumun üzerinde ise küçük çizgi şeklinde bir yara izi vardı. Çok küçükken düştüğümde kaldırım kenarının burnumdan gözüme kadar yarmasıyla olmuştu. Fakat gözümde bir hafta bandaj kaldıktan sonra gözüm düzelmişti. Fakat o iz gitmiyordu işte.

Şarkı dinlemeyi severdim. Hatta şarkı dinlemeyi çok severdim. Sıkıldığımda boş defterlere bir şeyler karalardım ve bana hiç bir şey gelen bu karalamalar aslında mükemmeldi. İnsanların en çok övdüğü yanımdı.

Güzel bir arkadaş çevrem vardı. Gerçekten onlara güveniyordum ve onları korumak için her şeyi yapardım. Aslında kaslarım yoktu, dövüşmeyi bilmiyordum ve sık sık dayak yerdim. Yani hep onlar beni korumuştu

Şimdiye kadar.

Kas yapmak için bir uğraşım da olmamıştı. Ailemle küçük bi yerde oturuyorduk ve çekirdek aileydik. Okula servisle gidip geleceğim kadar uzaktık.

Arkadaşlarımla zaman geçirebilmek için genelde onların evlerinin bulunduğu okul çevresindeydik. Bir park vardı ve oraya "bizim park" diyorduk. Aslında orayı tamamen ele geçirmiştik. Bu yüzden orası bizim parktı.

Okulda bir de sevmediğimiz kısım vardı. Onlar kızlarla çıkan ve ilk başta anladığım "popüler" çocuklardı. Ve kesinlikle kavga etmeyi çok seviyorlardı.

Ah, bu istekleri olmasa bunların hiç biri olmazdı. Fakat bunu engelleyemezdim.

Genelde bize çok sataşırlardı özellikle de grubun zayıf üyesi bana. Fakat arkadaşlarım her zaman önümde durmuş ve benim için kavga etmekten çekinmemişlerdi. Ve ben olsam ben de çekinmezdim.

Kalabalık yerleri sevmezdim, hatta nefret ederdim. Kalabalık yerler bana inanılmaz kapalı, nefes alınamaz ve yaşanamaz geliyordu.

Hayır, normal olmak için ünlü olmamana veya işinde iyi olmamana gerek yoktu. Demek istediğim şey bu değil. İnsanların bana başka bakması, benden korkmaları, beni "uzaylı yaratık" gibi görmelerini istemiyordum.

Yatağımdaki hayatıma geri döndüm. Hava kararıyordu.

Oturduğum mağara güvenli bir yer değildi ve beni üç saat korumuştu fakat bu yeterli değildi. Az sonra gelirlerdi.

Yatağımdan kalktım ve üzerime hırkamı aldım. Mağaranın boşluk girişine geldim. Helikopterin sesini duyabiliyordum. Zamanım bitmişti, ve kendimi uçurumdan aşağı bıraktım..


-DEVAMI GELECEK-

"SIR"ADAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin