Ne yapacağım hakkında hiçbir fikrim yoktu.
Bu devirde babana bile güvenmeyeceksin lafının ne kadar doğru olduğunu şuan anlıyordum.
Hayatımda ilk defa babamın sözüne güvenmiştim ve başıma gelene bakın.
''Doruk''
Gelen ses ile gülmemek için kendini zor tutan en yakın arkadaşıma döndüm.
''Tamam Mert, gülebilirsin''
Birden kahkahayı bastığında gözlerimi devirdim.
''Söylemek istemiyorum ama ben sana demiştim.''
Evet o beni bilmem kaç kere uyarmıştı ama ben tam bir salak olduğum için onu dinlememiştim.
''Hadi surat asmayı kes, okula girelim''
''Mert benimle okula girmek istediğine emin misin? Herkes benden nefret ediyor.''
Kafama bir tane geçirdikten sonra kolunu omzuma koyup beni kendisine doğru çekti.
" Bu soruyu duymamış gibi yapacağım. Hem bence böyle daha iyi oldu, artık rahatça herkesin içinde beni elleyebilirsin.''
Kendimi tutamayıp, güldüm. Şu iğrenç durumda bile yanımda olup, beni güldürdüğü için şanslıydım.
''Hadi, hazır mısın?''
Son kez okula baktım, olan olmuştu ve maalesef bundan kaçamazdım.
Mert'e kafamı salladım ve okulun içine girdik.
Zil çalalı 5 dakika olduğu için bahçede kimse yoktu.
Mert ile sınıfın önüne geldiğimizde, vücudum titriyordu.
Mert beklemeden kapıyı tıkladı
''Hocam girebilir miyiz?''
Hoca girmemizi onayladığında sınıfa girdik.
Bizim girmemizle sınıf susmuştu ve herkes sanki uzaylı görmüşçesine bana bakıyordu.
Bakışları görmezden gelip boş olan yerlerden birine oturdum.
''Yüzsüz''
Arkamdan gelen sesi duymazlıktan geldim ve çantamdan defterimi çıkardım.
'' Sana diyorum, nasıl geri dönebildim bu okula yüzsüz şey?'' diyip omzuma vurduğunda sinirle arkamda oturan beyinsiz zombiye döndüm.
''Okul babamın olunca dönmekte zor olmuyor, ha sen çok rahatsızsan gidebilirsin.''
Bir şey demesini beklemeden tekrar önüme döndüm, beni ezebileceklerini sanıyorsalar kesinlikle yanılıyorlardı.
**
4 ders bir şekilde geçmişti.
Her saniye bana laf atıyorlardı, ben de sessiz kalmıyor cevaplarını veriyordum.
Herkes beni dövmek istiyordu ama babamdan korktukları için bunu yapamıyorlardı.
İki kere dayak yemekten zor kurtulmuştum.
Yemek saati geldiği için Mert ile yemekhaneye inmiştik, her zaman oturduğumuz popülerlerin oturduğu yer doluydu.
Normalde benim oturduğum yere asla oturamazlardı ama işte işler değişmişti.
Mert ile yemeklerimizi alıp, arka masalardan birine oturduk.
Oturmamla bana doğru gelen Sinem'i görmem bir olmuştu.
Önümde durduğunda bir süre yüzüme öylece baktı ve sonra elindeki kolayı başımdan aşağı döktü.
Onun dökmesiyle arkasından gelen üç kızda ellerindeki kolayı kafamdan aşağıya döktüler.
''Okula hoş geldin pislik, bu daha başlangıç.''
''Sinem bunu sana ödeteceğim '' deyip yerimden kalktım ve hızlıca tuvalete gittim.
Tuvaletin kapısını kitledikten sonra yere çömeldim.
Evet bunları hak etmiştim ama onlar da benim yaptıklarımı hak etmişlerdi.
Dediğim her şey doğruydu ve dediklerimden bir gram pişman değildim.
Sinirle üzerimdeki gömleği çıkardım.
''Geri dönmüşsün ''
Gelen sese döndüğümde, sabahtan beri görmek istediğim yüzle karşılaşmıştım.
Emir, tüm güzelliğiyle tam karşımdaydı.
Hikaye hakkında ne düşünüyorsunuz?💞💞
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON OKUL GECESİ | boyxboy
Teen Fiction" Bilirsiniz her sene size bu partide konuşma yapıyorum ve bu gece artık bir şeyleri itiraf etmek istiyorum. O zaman başlayalım. Öncelikle hepinizden nefret ediyorum ve 4 sene boyunca size dolu yalan söyledim. "