Asiler ve Asiller

AVA-1/Asi

-Gizem'den
Odama giren güneş ışıkları ile alarma gerek kalmadan direk kalktım.Sabahları uyanırken çok sorun yaratan bir kız değildim ve olmadım genelde işlerimi tam vaktinde yapar bu yüzden sonra sorun yaşamazdım.Kalkar kalkmaz direk banyoya girip hızlıca düş aldım.Ilk gün stresini atmak için ideal bir yöntemdi.Sonrasında saçlarıma bir havlu sarıp hemen banyodan çıktım.Yeni okul giysilerime pek meraklı değildim çünkü beklediğimden de kötüydüler.Hele ki benim gibi siyah aşığı bir kız için fazla şekerdiler.Bu yüzden hemen üstümdekileri çıkardım ve annemle anlaştığımız gibi okul eteğini giymek yerine kendi siyah kot pantolonumu giydim.Üstüme okul sorun yaratmasın diye okul formasını giydim zaten okul üstü beklediğimin baya üstündeydi.Simsiyah üstünde beyaz Atatürk resmi olan bir tişörtü hızlıca giydim.Çok iyi olmuştu.Üstüme de siyah sweatimi alıp odadan çıktım.Annem kahvaltı hazırlamıştı.Hızlıca birşeyler ağzıma atıp odama çıktım.Saçımdaki havludan kurtulup saçımı saldım ve kuruttum.saçlarım belime geliyordu kahverengi ve dalgaliydilar katlı kesim oldugu için de farklı bir havası vardı.Yüzüme biraz renk kattıktan sonra hemen aşağıya indim siyah çantamı da alıp annemi hızlıca öpüp durağa hemen ilerledim.Servis 2 dakika içerisinde gelmişti.Binip tek başıma bir koltuğa oturdum.O sırada ben telefonumla uğraşırken servis durdu ve içeriye bir çocuk bindi.Ilkte bakmadım taki yanima oturmak için izin isteyene kadar.Kafami bir kaldırdım ki karşımda Eren.Eren benim ilkokul arkadaşım ve aynı zaman da eski ortaokul arkadaşımdı ortaokul da pek görüşmemiştim o yüzden kopmuştuk ama bir anda karşımda görünce şaşırdım.Bir anda ağzımdan"Oturabilirsin."lafı çıktı kendime bile şaşırdım o da gülümseyerek oturdu.Eren kumral açık tenli uzun boylu bir çocuktu.Ve zayıftı spor yapıyordu tam bir basketbol aşığıydı.Fizigi de o yüzden baya iyiydi.Biz hiç konuşmadan servis boyunca gittik.Okul evimize baya uzaktı bu yüzden yolculukta uzun.Arada bana baktığını fark ediyordum.Ama ben hiç bakmıyordum.Yaklaşık 20 dakika sonra servis durdu ve servisci inmemizi beklemeye başladı.Ben hemen atılıp erkenden indim.Sonra okula bakıp içimden"Vay be!"dedim.Okul muhteşemdi siyah renge boyalı okulun tabelası lacivert renkteki ışıklarla yazılmış"Siyan Koleji"yazısıyla kaplıydı.Baya baya iyiydi.Kendimi toparlayıp okula girdim.Yalnız olmak beni ürkütmese de korkuyordum o esnada aklıma Uzay geldi.Uzay 3 senedir bu okulda okuyordu ve benim ilkokul arkadaşımdı bu okula geleceğimimi duyunca çok sevinmişti.Hemem onu aradım biraz esprili ve komik biriydi Uzay hem de biraz değil baya:)).Telefonu açar açmaz"nerdesin kızım sen geldin mi?"dedi ben de"geldim hadi gel beni al aşağıdayım."dedim.1 dakika gecer geçmez Uzay yanımda bitiverdi.Uzayy diyerek bir anda sarıldım özlemiştim iyi arkadaştık eskiden.O da bana sarıldı o esnada gözüm asıl 2 kişiye takıldı o kişi de bize sert sert bakan 2 kişi.Biri Eren biri de aşırı sert bir mizacı olan bir çocuk okulun bir köşesinde kendi çetesiyle duran bir çocuk onu tanımıyordum ama tanıyacağım anlamına geliyordu bu bakışlar.