Skill Stealer

Bölüm 20:Minator Köyü(4)

[Antlaşma Tamamlandı.]

Ahmet bunu görünce şaşırdı.

''Elbis,alnında ki simge ne?''

Ahmet bunu sorduktan hemen sonra önünde Elbis'in bilgilerini gösteren bir pencere açıldı.Ahmet pencereyi umursamadan direkt kapadı.

''Efendim,bu simge sizin en çok önem verdiğiniz şeydir.''

''Köleler ile yapılan anlaşmalarda sahibin en çok değer verdiği şey kölelerin alnında simge olarak belirir.''

''Anlıyorum.''

Ahmet,Boyut çantasından kağıt bir harita çıkardı.Bu şekilde Elbis ve Era ile birlikte köye yapacakları baskını daha rahat anlatabilirdi.

--------------------------  

Ahmet,Elbisden aldığı bilgilere göre köyde tam tamına 3 büyücü,35 savaşçı,12 okçu,1 rahip,1 Necromancer vardı.

Kalan 125 kişi ise normal vatandaşlardı.

Ahmet yanında olan Elbis'e bakarak sordu.

''Emin misin?''

''Evet.Köyümde,çocuklar dahil olmak üzere herkesin öldürülmesini istiyorum.''

''Erkek kardeşim insan köylerinden genç kadınları kaçırıp Boğa Adam nüfusunu arttırmayı planlıyor.''

''Bunun gibi bir ortamda yetişen çocuklar da aynı onun gibi olacaktır.''

''Sonuçta ağaç yaş iken eğilir.''

''Değil mi?''

Ahmet bu işe sıcak bakmıyordu.Sonuçta düşman olsa da çocuk çocuktu.

Ahmet iç çektikten sonra konuştu.

''Tamam lakin bu görevi sen yapacaksın.''

Elbis onaylama anlamında kafasını salladı.

''Era ve Snow köydeki necromancer ve rahibe suikast düzenlemek zorunda.''

''Ben ise büyücüleri halledeceğim.''

''Elbis sen ise küçük kardeşini öldüreceksin.''

Elbis bunu duyunca merakına yenik düştü.Bu iş nasıl olacaktı?

''Ben,kardeşinin vücudunu ele geçirdikten sonra tüm köyü toplayacağım.''

''Bu toplanma esnasında büyücüleri öldürmeye çalışacağım.''

''Kargaşa yaşandığı vakit ise herkesi öldüreceğiz.''

Elbis şok olmuş bir şekilde Ahmet'e bakıyordu.Bir insan yalnızca hayaletlerin sahip olabildiği ele geçirme yeteneğine mi sahipti?!

Elbis kendi iç dünyasına dalmış iken Ahmet,Elbis'i uyandırmak amacıyla öksürdü.

Era ise zaten Ahmet'in yeteneğini görmüştü lakin bu yeteneğe nasıl sahip olduğunu şu an bile anlamış değildi.

Snow ise yerde debeleniyor veya kendi kuyruğunu kovalıyordu.Ahmet bu görüntüyü görünce Snow'u rahatsız etmedi çünkü çok şirin görünüyordu.

Ahmet haritayı rulo haline getirdi ve çantasından Hayat İksirlerini çıkardı.

Era ve Elbis bunu gördüğünde ikisinin göz yuvaları neredeyse yerinden çıkacaktı.

Ahmet,Era ve Elbis'e ikişer adet iksiri fırlattı.

Elbis bu hareket beklemediği için iksiri son anda yakaladı.

''Sahip,üzgünüm ama lütfen bir daha böyle ani hareketler yapmayın!''

Ahmet iki elini de yukarı kaldırdı ve Elbis'e bakarak konuşmaya başladı.

''Tamam,bir daha yapmam.''

Ahmet bu sözleri söylerken Era ve Elbis'e yaklaştı ve sarıldı.

İki kız da bu ani sarılış yüzünden kızardılar.

Bunu beklemiyorlardı.

Ahmet bir yandan sarılırken bir yandan da konuşmaya başladı.

''Hayatta kalmak zorundasınız.''

Era ve Elbis Ahmet'in kolları tarafından sarmalanmıştı.Ahmet bu sözlerinden sonra  kavrayışını sıkılaştırdı.

İki kız da bu kavrayışa tepki verememişlerdi lakin bu kavrayış acıtmıyor aksine kendilerini güvende hissettiriyordu.

Ahmetten gelen erkeksi kokular iki kızında yüzünün daha fazla kızarmasına sebebiyet vermişti.

Ahmet ellerini kızlardan çekti ve karşısında iki tane yüzü kızarmış,güzel görünümlü kız bulmuştu.

Ancak...

Ahmet'in aklından geçenler bunlar değildi.

'İyi hissettiriyor...'

...

...

...

...

Ahmet şehre gizlice girdi.Bu sırada Era ve Elbis ağaçta bekliyor ve Ahmet'in boyut çantasından çıkartıp kendilerine vermiş olduğu dürbünleri kullanıyorlardı.

Ahmet,Elbis'in kendisine tarif etmiş olduğu gösterişli ve büyük olan kırmızı bir çadıra girdi.Burada önceki gibi kimsenin olmadığını fark etti.

Bir anda bir horuldama sesi duydu.

Ahmet bu duyduğu sesten dolayı kulaklarını dikleştirdi.Çadırda bir parçanın dikilerek yapıldığını gördü.

Ahmet bu gördüğü kısımdan dolayı kendi kafasına şaplak atmak istiyordu.

Bunu nasıl görmemişti?!

Ahmet,dikili olan kısma gitti ve oraya elini uzatarak bir nevi perde görevi gören deri parçasını kaldırdı.

Ahmet,karşılaştığı manzaradan dolayı dilini yuttu.

Karşısında 3 metre boyunda dövmelerle kaplı aşırı kaslı bir Boğa Adam vardı lakin bu Boğa Adam,Elbis gibi değildi gerçekten de bir Minatoru andırıyordu.

Ahmet sessizce konuşmaya başladı.

''Öyleyse başlayalım.''

...

...

Ahmet,gözlerini açınca kendi bedenini yığılmış olarak gördü.

Bu biraz garipti...

-------------------------