Kek yapmaya karar verdiğinde ona yardım etmek istemiştim fakat yardımdan çok zararımın dokunduğunu fark ettikten sonra oturup işi ona bırakmamı söylemişti. Şu an uzun, ince bedenine arkadan bağlanan önlükle kekin harcını karıştırırken sevimli görünüyordu.
Uzun süredir onu izlediğimi fark ettiğimde dikkatimi başka bir şeye vermeye çalıştım. O sırada ağzında Bahri'ye aldığım oyuncakla mutfağa giren Gümüş'ü gördüm.
"Gümüş, hediyenden çok hoşlanmış." dediğimde arkasını dönüp bana baktı, daha sonra Gümüş'ü gördü. Elini üzerindeki önlüğe silip Gümüş'ün yanına gitti, diz çöküp ağzındaki oyuncağı nazikçe aldı.
"Oyuncaklar yenmek için değil oynanmak içindir." dedi bir çocukla konuşur gibi ve oyuncağı yüksek bir rafa kaldırdı.
Gümüş'le iyi anlaşıyordu ve sanki onun babasıymış gibi bakıyordu ona. Bu ister istemez hoşuma gitmişti.
Bu bölüm niye uzun oldu aq