34 Haziran , Çarşamba
Sonunda iple çektiğim yaz tatiline ve İzmir'e kavuştum ama bir aile faciasının da tam göbeğine düştüm! Yine lafa sonundan başladım galiba .
Efendicağızıma söyleyeyim, okullar tatil oldu ve biz cümbür cemaat; yani anneannem, dedem, annem ve ben İzmir'e Defne Teyzem güzel. )
Malum aile muhabbeerinden sonra bizim " süslü " , yani sevgili kuzinim Sırma anlamlı bakışlar atarak sessiz el işaretiyle beni odasına çağırdı.
" Ne var ,Sırma ? Ne bu gizlilik? "
" Gel gel , " diye fısıldayarak kolumdan tutup beni içeri çekti ve oda kapısını sıkıca kapadı. Sonra da , " Otur karşıma ," diye buyurdu , kâküllerini eliyle geriye atarak.
Yatağının üstünde karşılıklı oturduk. Neler söyleyecek diye merakla bekliyordum. Yastıkları oraya buraya iterek , kuluçkaya yatan tavuklar gibi yerine iyice yerleşti. Eyvah , bu uzun süreceği benzer , diye geçirdim içimden ama bir şey demedim tabii.