SADECE SEN

3.BÖLÜM Bir Ukala Gördüm

   Nasıl yani? Hayal görüyor olmalıydım.Gözlerimi kapatıp açtım o vardı yine kapatıp açtım yine o yine kapattıp açtım yine oydu ama kapıya doğru ilerliyordu.En azından kapıdan çıkmıştı ve artık onunla aynı ortamda değildim.Malesef ki bu , onun bana yolda gelirken üstüme su sıçratıp ardından kendini beğenmiş bir tavırla bana ''Su birikintilerinin yanında fazla durmamalısın ufaklık.'' demesini değiştirmiyordu.

  Bunları aklımdan geçirmeyi bırakmak için kulaklığımı alıp tekrar müzik dinlemeye başladım.Omzumda bir el hissettim.Hadi ama müzik dinlerken rahatsız edilmek zorunda mıyım?Kafamı omzumdaki ele doğru yönelttim.Ardından da o ellerin sahibine...

Selen Melisa'ydı.Yeni tanıştığım sevimli bir kız.Bir şeyler söylememe izin vermeden konuşmaya başladı.

- Hadi Miray bahçeye çıkalım.Sana okulu da gösteririm ve tabi ki öğrencileri de...

-Ben müzik din-

Sözümü bitirmeme izin bile vermemişti.Kolumdan tutup beni sıradan kaldırmıştı bile.Neşeli bir kıza benziyordu.

Etrafta neredeyse boş bank yoktu.Yalnızca bir tane vardı.Patlak üçlünün oturduğu bankın yanında...

Demir yoktu.Mutluydum.Ön yargılı olmayı sevmem ama bu çocuk kendini beğenmişe benziyordu.Düşüncelerimin içinde kaybolurken Melisa'nın sesiyle irkildim.

-Gel hadi oturalım şuraya.Anlatacak çok şey var canım.

-Ne varmış bu kadar anlatacak be canım. 

   dedim ve gülmeye başladım.

-Bu okulda kaç öğrenci var biliyor musun sen bakalım? dedi ve o da gülümsedi.Güldükçe yeşil gözleri daha da yeşil oluyordu sanki.

-Peki o zaman ne duruyorsun? Çok meraklandım.Bu okuldaki tüm öğrencileri doğum tarihlerinden en sevdikleri renge kadar tanımak istiyorummm !!!

-Seni sevdim.Peki o zaman madem yanımızda Patlak üçlü var.Daha doğrusu Demir yok ama onlardan başlayalım.

Demir okuldaki tüm kızların hayalindeki yakışıklı çocuk işte.

- O mu yakışıklı çocuk ?

- Evet yani ben o kızlar gibi düşünmüyorum ama yakışıklı bir çocuk. Şimdiye kadar kimseyle sevgili olmadı.Ama kaç kızla yemek yedi? diye sorarsan sanırım bunu hesaplamak biraz zamanımızı alır.Sadece bizim okuldan değil diğer okullardaki kızlarla bile yemek yemiştir Demir.

- Bu Demir'den fazla bahsetmedik mi?

-Sen Demir'den pek hoşlanmıyorsun sanırım.

-Pek mi? Hiiççç !!! dedim ve sabah olanları kelimesi kelimesine ona aktardım.

-Vay be.Ama dediğim gibi havalı birisi Demir.Bildiğin özgüven deposu çocuk.

-Aman neyse ne boşver.Demir dışında başka öğrenci yok mu bu okulda?

-Peki Utku'dan bahsedelim.- Utku'dan bahsederken gözleri parlıyordu.-dedi.

-Bahset bakalım.dedim ve sırıttım.

-Patlak üçlünün üç üyesi gibi o da yakışıklı işte.Onun da sevgili yok ama bir kaç kız arkadaşı vardı.-''Bir kaç kız arkadaşı vardı.Bu kelimeleri söylerken sesinde bir üzgünlük vardı.Evet evet.-Okuldaki kızlar Demir kadar ondan da hoşlanıyor.

-Ve sanırım sen de o kızlardan birisin.

-Nee ???

-Hadi ama yeni tanışmış olabiliriz ama bana söyleyebilirsin.

Önce duraksadı fakat itiraf etmesi de uzun sürmedi.

-Tamam ama aramızda.

-Merak etmee!!! dedim ve ona kocaman sarıldım.Sanırım bu kız benim Best best best friend'im olmuştu.

-Tamam son üyeye gelelim Enes.O da patlak üçlünün her üyesinde bulunan yakışıklılık özelliğini almış bulunmakta.

-Dur tahmin ediyim okuldaki her kız Demir ve Utku'dan hoşlandığı kadar ondan da hoşlanıyor.

-Öğrendin bu işi kanka.

-Sayenizde. 

-Bu arada patlak üçlü okulumuzun gururu.

-Ne konuda?

-Basketbol.Hatta bir kaç gün sonra okul maçımız var.Ve basketbol maçıı !!!

Konuşmamız zilin çalmasıyla bölündü.Banktan kalmıştık.Dönüp Melisa'ya baktım.Önüme dönüp yürümeye başlıyordum ki birisine çarptım.Hayır ama sen olmak zorunda mısın?

-Sanırım önüne bakıp yürümeyi de öğrenmemişsin. 

Ukala tavrı beni sinir ediyordu.

-Sanırım sen de kibar olmayı öğrenememişsin.dedim ve Melisa'yla okul kapısının girişine yöneldik.

     UKALA,UKALA,UKALA !!!!!!!!!!!!!