Breathless Love° JiKook

✾Gecen Olmak İstiyorum✾

Duyuru:

Arkadaşlar genel durum şöyle,
Jimin16(erken başladığı için lise 3)
Jungkook 19(üniye gidiyor)

Sürekli yaş konusunda kafanız karışmış sanırım belirtmem gerekti.

"Akşam bu konuyu konuşacağız Jimin."

Kaç dakikadır Jungkook'un söylediği kelimeler aklımdan çıkmıyordu. Gerçekten çok iyi azarlama yeteneği vardı ve kalbimi her seferinde kırıyordu. Akşam olacakları az çok tahmin edebiliyordum çünkü beni daha önce bu erkek lisesine başlarken uyarmıştı.

"Jimin, sıra sende."

Düşüncelerimden beni müzik öğretmenimiz Bayan Seohyun'un seslenmesi uzaklaştırmıştı. Ancak sıra bende olan mevzu ne? Ne yapacaktım?

"Ne?"

"Müzik kulağı olanları seçiyorum Jimin, tahtada yazılı olan şarkı sözlerini oku. Min Hyuk sana eşlik edecek."

Gözlerim elinde gitarıyla bana bakan MinHyuk'a kaymıştı.Ben.. yapamazdım ki. Hem sesim güzel değildi hemde özgüvenim yoktu.

"Ama hocam.."

"Hadi Jimin, okumazsan sıfır gireceğim notuna."

İşte.. klasik tehdit yöntemi. Pekâla.. tahtaya bakıp sözlerde göz gezindirdim. Bu şarkıyı biliyordum.
Promise..

"Kendi başıma oturdum, çöktüm
Ve bu düşüncelerle yıktım kendimi
Ne zaman başladın canımı yakmaya?
Bilmeden olsa bile...

Senin de canın yanıyor çünkü sen benimsin
Aklını kaybettirmek istiyorum
Daha da uzağa sürükleniyorsun
Her şey yolunda dedim
Gerçek şu ki; aslında öyle değil

Işığın olmak istiyorum bebeğim Kendinin ışığı olmalısın
Böylece daha fazla canın yanmaz
Daha fazla gülebilirsin
Gecen olmak istiyorum bebeğim
Kendinin gecesi olabilirsin
Böylece geceler daha dürüst olur sana karşı... 🎶"

Şarkı bitmemişti ama daha fazla devam etmeyip kesmiştim. Herkes büyük bir sessizlikle izliyordu ve ben fazlasıyla gerilmiştim. Utanıyordum. Rezil olduğum kesindi, bakışlarımı ellerime çevirdim.

"Woah.. Jimin. Sesinin bu kadar güzel olduğunu bilmiyordum."

Seokjin'in cümlesiyle kaşlarımı çatarak ona baktım. Dalga geçiyordu işte.

"Kapasana çeneni."

"Jin haklı Jimin, gerçekten sesin çok güzel. Tenefüste benimle geliyorsun, gruptakiler bir görsün seni. Vokal gerekiyordu bize."

"G-grup mu? Ne grubu ne vokali hocam?"

"Okulun müzik grubu, ay sonunda okullar arasında büyük bir müzik yarışması var. O yüzden okulumuz için oldukça önemli Jimin. Senden katılmanı istiyorum ve hayır cevabı kabul etmiyorum."

Ne diyebilirim ki? Cevap hakkım bile yoktu. Mecbur tenefüste onunla gidecektim. Belki gruptakilerle konuşup beni istemediklerini söyleterek bu müzik işinden yırtabilirdim.

Tenefüs zili çalınca hocanın peşine takılarak benim yerini bile bilmediğim müzik atolyesine gitmiştik. Kapının önüne geldiğimizde içeriden gelen elektrogitar sesi dışarıdan duyuluyordu ancak kimsenin pekte rahatsız olduğu söylenemezdi.

Bayan Seohyun kapıyı açtığında onunla birlikte içeri girdim. Çeşitli müzik aletlerinin olduğu geniş, tek duvarı ayna kaplı, diğer duvarları beyaz rengi olan bir odaydı. Bir kaç geniş masa ve sandalyeler vardı.