TİK TAK TİK TAK..

61 3 1
                                    

Dolunay ışığı beni her zaman kendine çekmiştir. Yine bir gece tek başıma yıldızları izlerken yine o ışık dikkatimi çekmişti. Işığın süzüldüğü alanı inceledim. Ağaçlar, kafeler.. Ah, o da neydi öyle!

Son model bir siyah motosiklet.. Evet onlarla pek aram yoktur modellerini falan bilmem ama bu gözümü almıştı.

Dolunay Kafe'nin önünde duruyordu. Ona şu an binmek için neler vermezdim! içimden bi ses hadi kızım yap bi çılgınlık diyordu. Yo yoo bu sefer bir delilik yok. Söz vermiştim kendime.

Kendi kendime söylenirken kendimi motosikletin önünde buldum. O kadar dalmıştım ki sahibinin geldiğini bile görmedim.

Siyah saçları, deri ceketi, siyah dar pantolonu poposunu çok iyi gösteriyordu. Neler diyordum ben böyle! Sesi bakışlarımın gözlerine değmesine neden olmuştu.

"Napıyorsun burada küçük sümük?"

Bi dakika ya sümük mü dedi o bana!?

"Sensin be sümük!" Ne dedim ben öyle ya kezo gibi. Her neyse zaten söylediğimi çok fazla takmadığı belliydi.

Elleriyle o siyah saçlarını düzelttikten sonra kaskını kafasına geçirdi. Lütfen benide al lütfen diye kedi misali yüzüne bakarken..

Bi kask daha çıkardı vee bana uzattı. Hiç düşünmeden aldım. Zaten evdekilerle kavga edip biraz kafa dağıtmak için dışarı çıkmamış mıydım? Işte bu! Fırsat ayağına geldi kızım.

"Atla bakalım" dedi güven veren bir ses tonuya. Tanımadığım bir erkeğe neden güveniyordum? Yada güvenmemiştim babamdan sonra ilk defa bi erkeğe güvenmek istemiştim. Öz babamdan sonra. Evet bu çok saçmaydı. Ama şu an umrumda değildi.

Arkasına atladım. Sıkıca belinden kavradım. Yola doğru sürmeye başladı. Çok heyecanlanmıştım. Adrenalin tavan! Otobana kısa sürede ulaşmıştı. Ne kadar da asildi. Ne kadarda hızlıydı. Bu gösteri benim için miydi yoksa? Ikimizde konuşmamıştık. Sessizliğimizi tam karşımızdan gelen korna sesi bozdu.

Sonrasına dair hatırladığım şeyler arasında fren sesleri, farların ışıkları ve o korkunç çığlıklar vardı.

Gözlerimi açtığımda hastanedeydim. Gözlerimi açmaya çabalarken buna hiçte gücümün olmadığını fark ettim. Bi eksiklik hissediyordum. Elimi yavaşça kaldırıp başıma götürdüm ki o da ne!

Saçlarım yoktu!!

KARANLIĞIN ELIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin