EXO ve MIN SOE

LUHAN'ın ağzından;

Sahneden inerken aklımda tek bir şey vardı. Bu heyecanı yaşamanın ne kadar güzel olduğu. Binlerce hayranımız için şarkı söylemenin ve dans etmenin.

Bütün üyelerle birlikte kulise geçtiğimizde herkesin neşesi yerindeydi. . Sehun, Kai ve Xiumin kanapeye oturdular. Tao kanapenin koluna ve Baekhyun ,Chen ve D.O diğer kanapeye oturdu. Lay duvara yaslandı  ve chanyeol da Lay'in yanına yere dizlerini bağdaş yaparak oturdu. Ben de dönen makyaj sandalyesine ters oturup dönmeye başladığımda Suho :

"Gerçekten harikaydı. Bu kadar güzel bir atmosfer beklemiyordum. Hayranlar mükemmeldi."

herkes onu onaylarken ben de gülümseyerek "Kesinlikle müthişti." dedim.

Sehun: "Bence bu akşam kutlamalıyız." diye hepimizin aklından geçen şeyi sesli söyledi.

                Sohbet ederken içeri menajerimiz girdi. Telefonda konuşuyordu ve yüzünde endişeli bir ifade vardı. Telefondaki kişiye "Şimdi söyleyeceğim. Tamam seni sonra ararım." dedikten sonra kapattı. Bir eliyle çenesini sıvazlayarak; "Çocuklar sizinle bir şey konuşmalıyım." dedi. Herkes ciddi bir ifadeye büründükten sonra devam etti: "Sinirleneceğinizi ya da üzüleceğinizi biliyorum ancak şirket gruba yeni birini almak istiyor. Kris'in yerine." hepimizin aynı anda verdiği tepki "NE!" oldu.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

                Lee Sunghwan konuşmaya devam etmeden önce hepimize şoku atlatabilmemiz için kısa bir süre verdi. Ne diyeceğimi bilemiyordum. Mantıklı değildi. Kai düşüncelerimi okumuşçasına: "Böyle bir şeyin olması mantıklı değil. Kris'in yerine nasıl birini alırlar? Çok gurur kırıcı bir şey bu."

Hepimiz onaylayan sesler çıkartırken menajerimiz odanın ortasına kadar geldi ve hepimize tek tek baktı. Ardından; "Bakın sizi anlayabiliyorum. Ancak elimizden bir şey gelmez. Yarın seçmeler var"

konuşmasına devam etmesine izin vermeden chen atıldı; "Bu kadar çabuk mu?"

Lee Sunghwan; "Şirket yeni üyenin çıkışı için bütün hazırlıkları yapmış. Hemen çıkışını sağlamak istiyorlar. Şimdi gitmem gerek. Bu arada size önemli bir şeyi söylemedim."

"Daha kötü ne olabilir ki?" diye sorduğumda Lee Sunghwan tekrar hepimize baktı ve bakışlarını kaçırmadan "Katılacak kişi bir kız olacak." dedi.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------

                Sabaha kadar düşünmekten hiçbirimizin uyuyamadığı kahvaltı masasında oturan üyelerin bakışlarından anlaşılıyordu. Herkes isteksizdi. Gitmek istemiyorduk ancak şirket bütün programımızı sırf bu saçma şey için boşaltmıştı. Kimsenin iştahı yoktu. En sonunda Chanyeol patladı; "Bu nasıl bir saçmalık? Nasıl 11 kişinin arasına bir kız seçerler? Bana bir tane mantıklı açıklama yapar mısınız?" dedi.

Suho sakin bir şekilde; "Bu gerçekten mantıksız bir durum ancak engel olamayacağımız bir şey. Onlar mantıklarıyla hareket etmiyorlarsa biz öyle hareket edelim. Belki de birini bulamaz ve bu olayı iptal ederler. Bugün gidelim ve görelim çocuklar. Gruba girse bile asla Kris'in yerini tutamaz." dedi.  Onunda endişeli olduğu belliydi ancak lider olduğu için bunu bastırmaya çalışıyordu.

Dün akşam doğru düzgün sevincimizi yaşayamamıştık ve şimdi de kahvaltı bile yapmadan gidiyorduk. Seçmelerin yapılacağı yere vardığımızda hazırlanmış sandalyelere gelişigüzel oturduk. Yanımızda üç tane SM çalışanı ve menajerlerimiz vardı. Hepimiz oturduğumuzda bütün salonda bir anons yankılandı; "1 NUMARALI KİŞİ LÜTFEN İÇERİ GİRSİN."

İçeri giren kızın hayran olduğu belliydi. Girer girmez bağırmaya ve bizi sevdiğini haykırmaya başladı. Hayranlarımızı görmek beni her zaman mutlu etse de güvenlik onu dışarı çıkarttı. Anons sürekli sıradaki derken gelenlerin hepsinin fan olduğu ya da grup için yeterli olmadığı anlaşılıyordu. Hepimiz sıkıntıdan patlamak üzereydik. Chen neredeyse uyukluyordu ve Tao telefonuyla uğraşıyordu. Hepimiz sohbet etmeye başlamıştık. Gruba birinin hem de bir kızın Kris yerine alınacak olması bizi pek de mutlu etmiyordu açıkcası. İçeriye giren kişiye doğru düzgün bakmamıştık bile.  Kendini tanıtırken hiçbirimiz doğru düzgün ona odaklanmamıştık. Wolf'un müziği duyulduğunda sesten dolayı hepimiz susmak zorunda kaldık ve o tarafa döndük. Kıza baktığımda dans edişinden çok tipini inceledim önce. Koreli değildi. Ancak nereli olduğunu anlayamıyordum. Kahverengi uzun saçları ve buğday rengi bir teni vardı. Dans ederken şarkıyı mırıldanıyordu. Dans edişine odaklandığımda gerçekten iyi dans ettiğini fark ettim.

                Müzikle birlikte dansı bittiğinde SM çalışanlarından bir tanesi "söyleyeceğin şarkıya geçmeden başka bildiğin dans varsa onu da yapar mısın?" dediler. Memnun oldukları yüzlerinden okunuyordu. Kız gülümseyerek "Growl olabilir." dedi. Hepimiz yapabilecek mi diye dikkatlerimiz vermiştik. Yaparsa ve eğer sesi de güzelse gruba kimsenin alınmama ihtimali suya düşerdi. almıştık. Dans etmeye başladığında hiçbirimiz tek kelime edemiyorduk. Anlaşılan birini bulmuştuk. Şarkının sonuna geldiğimizde neredeyse herkes şaşkındı. Sm çalışanlarından bir diğeri "Ne söyleyeceksin?" diye sorduğunda kendinden emin bir şekilde yine gülümseyerek "Miracles in December." dedi. Zor bir şarkı seçmişti. Kendine güveni vardı ancak iyi miydi?

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Evet, iyiydi. Hem de çok. Sesi güzeldi, dans edişi güzeldi, yüzü güzeldi. Kesinlikle gruba bu kız seçilecekti. Yeni üyemize merhaba demekten başka çare var mıydı?  Sm çalışanları kızı yolladıktan sonra kendi aralarında tartışmaya başladılar. Bizimkilerse hala şaşkındı. Sehun "İyiydi." dediğinde Xiumin "Evet. Gruba biri seçilecekse sanırım bu kız olur." dedi.D.O "Son anda nereden geldi? Kimseyi bulamayacaklardı güya." dedi. Aramızda tartışıyorduk ancak artık yapabileceğimiz bir şey yoktu. Kai "Güzeldi ve sürekli gülümsüyordu. İlla gruba biri gelecekse onun gibi birinin gelmesi daha iyi değil mi?" dediğinde mecburen hepimiz onayladık. Kampüse geri döndüğümüzde menajerlerimiz çoktan içeride bizi bekliyordu. Biz gelince oturmamızı beklediler ve sonra konuşmaya başladılar; Hyun Kyun  "Yarın yeni üyeniz gelecek. Ona iyi davranın. Artık sizinle kalacak. Şimdilik mecburen aynı dairede kalacaksınız ancak ona daha sonra başka bir yer ayarlanacak. Yarın kontrat imzalamak için burada olacak. Kimin kazandığını ben de daha bilmiyorum. Şirket kimseye söylemiyor.Yarın öğlen saat 3 de hazır olun. Şimdi uyuyun. Sabah provanız var.

Bir de provalar vardı. Söylene söylene odalarımıza geçtik. Hepimiz cevap veremediğimiz binlerce soruyla uyuduk.