-14-

180 30 3
                                    

Hava kararmıştı.Ben ise odamda kös kös oturuyordum.Bir yandan da düşünmüyorum değil Suga'nın dediklerini.Benim işler kötüye gitmeden Tae ile konuşmam lazımdı.Saat 00.45 idi.Yarın kızlarla erkenden şirkette olmamız lazımdı.Ben bunları düşünürken içeri Yıldız girmişti.

Yıldız: "Noldu kız sana böyle yine?"

"Birşey olmadı unni."

Yıldız:*küçümser bir şekilde* "Emin misin? Yoksa yine mi Tae ile kavga ettiniz.Zaten ne zaman kavga etmiyordunuz ki."

Ben size demiştim dimi bu Yıldız unni bu aralar çok artist,kendisini birşey sanıyor diye.Evet,evet demiştim.

"Hayır,kavga falan etmedik.Aramız gayet iyi unni."

Yıldız: "Çok çok eminsin yani."

"Evet çok çok eminim."

Yıldız: "İyi şimdi yat zıbar o zaman."

Hemen kendisi yatağına yerleşti ama ben dururmuyum.

"Benimle böyle konuşma hakkını nereden buluyorsun?"

Yıldız: "Kes sesini de uyu artık yarın erken kalkıcaz."

Evet yarın erken kalkacaktık bu seferlik birşey demeyeceğim.Bu yüzden hemen yatağıma girdim ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

SABAH

Sabah iğrenç sesi ile çalan alarmı mı şuan susturmaya çalışıyordum.Ama inatla çalıyordu.Tek suçum biraz daha uyumaktı.
Saat 06:36 olmuştu.Ben de yatağımdan kalkıp karşımda ki iguana unni'yi kaldıracaktım.

"Unni,hadi kalk hadi hadi."

Yıldız: "Hıı"

"Kalk hadi bak geç kalıcaz."

Yıldız: "Hı hı tamam kalktım."

Hemen lavabo'ya girdim ve elimi yüzümü yıkayıp çıktım.Mutfak'a girdim Min-Hee ve Mi-Cha unni kahvaltı hazırlıyorlardı hem de türk kahvaltısı.

"Unni,siz cidden türk kahvaltısı mı hazırlıyorsunuz?"

Min-Hee: "Evet tatlım,biraz değişiklik olsun dedik."

"Ya ben sizi çok seviyorum."

Mi-Cha: "Bizde seni seviyoruz.Yıldız kalkmadı mı?"

"Kalktı,lavaboda."

Dedim ağzıma salata tıkarken.

"Unnilerim,müsait bir zaman da sizinle Yıldız unni hakkında konuşabilir miyim?"

Min-Hee: "Elbette."

O sırada içeri Yıldız girdi.Sofra'ya oturduk ve kahvaltıya başladık.

Yıldız: "Sana söylemeyi unuttum Eylül.Bugün seninle birlikte biryere gidicez."

"Nereye gidicez unni?"

Yıldız: "Nereye gideceğimizi napıcaksın?"

Bu kadar sert çıkışmasına gerek yoktu.

"Tamam sormadım say."






Kızlarla birlikte çalışmamız gereken daha 4 şarkımız var.Çok yorulmuştuk.Bu yüzden oturduk.
Dinlendikten sonra kalktık ve dansımıza devam ettik.Cidden şarkılarımızın dansı çok zor.

.
.
.
.
.
.
.
.

Hala pratik bitmemişti.
Çalan telefonuma doğru yöneldim ve tanımadığım bir numara yazıyordu.
Elime aldım,açtım ve kulağıma doğru götürdüm.

TELEFON KONUŞMASI

-Alo,kimsiniz?

Bilinmeyen-Hey!Beni tanımadın mı?

-Hayır,tanımadım.

Bilinmeyen-Eylül,ben Gizem.Hani Türkiye'den arkadaşın olan Gizem.

-Aa!Ne,cidden mi?

Gizem-Evet.*güler*

-Ya,ben seni çok özledim.Telefon numaran yeni mi?

Gizem-Evet he bu arada ben Kore'ye yani seni görmeyi geldim.Müsaitsen eğer şirketine gelicem.

-Müsaitim,müsaitim.Ben sana konum yollarım o zaman.Hadi görüşürüz.

Gizem-Görüşürüz.

TELEFON KONUŞMASI BİTTİ

Büyük bir sevinç çığlığı attım.Kızlar bana anlamsızca bakıyorlardı.Oturdum ve hemen herşeyi en başından anlatmaya başladım.

Anlatacaklarım bittikten sonra Yıldız unni'ye doğru döndüm.

"Unni,beni hani bugün biryere götürecektin ya.O iptal olsa olmaz mı?Yani başka bir gün olsa."

Yıldız: "Tamam.

Dedi.Büyük bir sabırsızlık ile oturmuş hala Gizem'i bekliyordum.Gerçi Yıldız unni Gizem'den nefret eder.Belki de bunu daha önceden duydu bana bu yüzden böyle kötü davranıyor.Ama şuan bunları düşünmemeliyim.

Kapı tıklandı ve kızlarla kafamızı aynandan o tarafa doğru çevirdik.İçeri giren Gizem ile yeniden çığlık atmaya başlamıştım.

Not;

Arkadaşlar,lütfen kitabımı beğeniyorsanız vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

TAKİPTE KALIN CANIM OKUYUCULARIM--

{BlackWhite Girls|BTS}#Wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin