Merhaba *-* Kısa bir tek bölümlük HIMYM hikâyesi ile karşınızdayım. HIMYM finali izlemediyseniz okumanızı tavsiye etmem spoiler var çünkü :') Hikâye de dizinin dışına çıkmış olabilirim ama sonuçta fan-fic değil mi? :D Umarım beğenirsiniz
Sunucu ile kibar bir şekilde selamlaştıktan sonra televizyonlardan izlediğimiz o rahat koltuğa gömüldüm, ünlü mimar Theodere Evelyn Mosby'in yaşamının son dakikalarını dünyaya sunacaktım, Robin Teyze'nin yardımlarıyla bir yerlerden beni izliyorsan baba 70lerin de olmasına rağmen hâlâ başarılı.
" İyi akşamlar Bayan Eriksen, bu akşam konuğum olduğunuz için size teşekkürlerimi sunuyorum." "Ben teşekkür ederim, babamın anısını canlandırmak benim için her zaman gurur ve acı dolu bir zevk olacaktır." Cümlemi bitirince gergin bir şekilde gülümsedim, canlı yayına daha önce çıkmamıştım bile rahat olmam mümkün değildi. "Bay Mosby konusuna geçmeden önce hepimizin merak ettiği bir şey var, siz eşinizle nasıl tanıştınız?"
"Babam ve Marvin'in babası çok yakın arkadaştılar hatta çete gibi bir grup vardı, büyürken zaman zaman yanyana gelirdik birbirimizin küçüklük aşkıydık. Büyüdükçe sevgimiz de büyüdü ve mutlu bir sonla evlendik." Showlarda ki 'aaaaaah' iç çekmesinin kesinlikle aynısından seyircilerden iç çekme geldi. İç çektirecek kadar romantik miydi? Şaşırtıcı. "Bayan Eriksen babanızın hayatını anlatan sitcom dizisi ile belirtmek istediğiniz çok önemli bir ayrıntı olduğunu duyduk, hatta buraya gelme sebebiniz bile olduğu söylendi pekiii bu doğru mu?"
İşte büyük an gelmişti, sakin ol Penny bunu açıklayabilirsin gibi sözlerle kendimi teşvik etme girişimlerim ne kadar olumsuz gitse de konuşmaya başlamıştım şu anda susamazdım, derin bir nefes alıp gözlerimi kırpıştırıp kendimi toparladım. "Bu doğru John! Dizi biteli yaklaşık 3-4 sene oldu seyircilere haberi vermek için geciktim diziden haber alırlarsa daha çok sevineceklerini düşündüm. Aslında bu biraz şaşırtıcı bir haber yıkılanların olacağına eminim." Saçma sapan magazin programlarında nefesler tutuldu gibi kelimeler kullanılır ama haber sadece dışarıda görülen 1-2 ünlüdür, seyircilere açıklayacağım şey gerçekten nefesleri tutulacak bir şeydi. Yine de nefesler tutuluyor gibi garip bir şey söylememek için daha da garip bir şey söyledim "Söylediğim anda yayından çıkmayı arz ediyorum John, bu mümkün mü?" John kocaman bir gülümsemeyle "Misafir ne isterse o olur Pennyciğim, sen bilirsin" dedi ve daha fazla dayanamayıp ağzımdaki baklayı çıkardım. "Hepinizin bildiği üzere final bölümünde mavi fransız kornasıyla eski zamanlarda ki gibi Robin'in camına gelen bir Ted vardı, bunu unutun! Babam, annem vefat edince uzun bir süre depresyona girdi fakat daha sonra Robin Teyze'ye açılmayı düşündü. Ağabeyim Luke ile ne kadar uğraşsak da asla açılamadı, hastane de bize tek isteğinin Robin Teyze'nin bundan haberi olması olduğunu söyledi. Bize küçükken annenizle nasıl tanıştım hikâyelerini birleştirip dizi yaptık ve final bölümü bitince Robin Teyze'ye gerçeği söyledik, dizinin sonunun farklı olmasının sebebi babamızın yukarıdan bizi izleyip mutlu olmasıydı. Umarım diziden büyük zevk almışsınızdır. Söyleceklerim bu kadar iyi akşamlar Amerika!" Dedikten 1-2 saniye sonra reklamlar başladı insanların yüzüne bakmadan hızlıca çıkışa arabama gittim.
Her ne kadar sık dile getirmesem de babamı çok özlüyordum; ansiklopediyi yanlış telaffuz etmesini, yanlış düzeltme takıntısını, Empire States binasına olan aşkını kısacası herşeyini... Keşke ölen insanları geri getirebilsek...
