~HAZIRLIK~

69 14 7
                                    

"Lily yardım eder misin ? " diye bir ses geldi salondan . Yataktan zor bela kalktım ve karton kutuların arasından geçip salona gittim .
"Efendim kanka ? " dedim kapı pervazına yaslanarak . Amy yerde bağdaş kurmuş otuyordu . Karton kutuya kitaplarını yerleştiriyordu .
"Kitaplarım bu kutuya sığmadı . " dedi sakince . Yanına oturdum ve yeni büyük bir karton kutu açtım .
"Bak buna sığarlar . " dedim gülümseyerek . Ve kitaplarını diğer kutuya koymasına yardım ettim .

Amy benim en yakın arkadaşım . Hatta kardeşim bile diyebilirim . İngiltere'de doğdum . Annemi doğum sırasında fazla kanamadan kaybetmişler . Babam daha sonra bana bakmaya çalıştı . O sırada yan komşumuz Mary teyzem ve Hope amcam çok yardımcı olmuş babama . Babam işe gittiği zamanlarda bana Mary teyze bakıyormuş . Bana bakarken Amy'ye hamileymiş . Daha sonra Amy doğunca Mary teyzem ikimize birden bakmaya başlamış . Ben 3 yaşına geldiğimde babam trafik kazası geçirmiş . Ve hayatını kaybetmiş . Daha sonra beni yurda alacakları sırada Amy çok ağlamış . Amy üzülünce Mary teyze de üzülmüş ve beni bakmak için yanlarına almışlar . Daha sonra da hep birlikte yaşadık . Mary teyze yarı annem oldu benim . Hope amcam da yarı babam . Amy ise gerçek kardeşim gibi . Beni hiç kendi kızlarından ayırt etmemişler . Biz 7 yaşımıza geldiğimizde Mary teyzem Türkiye'ye gelmek istediğini söylemiş . Ve uzun süredir de Türkiye'deyiz . İstanbul'da .

2 buçuk sene önce Hope amcamın İngiltere'de işleri arttı ve yeniden İngiltere'ye döndüler . Biz ise üniversiteyi bitirmek için burdaydık . İkimizde bu sene mezun olduk . Ve artık İstanbul'dan bıkmaya başlamıştık . Hemen bir karar aldık ve Amerika'ya taşınmayı düşündük . Zaten 2 ayda bir Mary teyzem ve Hope amcamı bakmaya gidiyorduk . Bu sefer farklı bir yer istedik .

Şimdi ise evi topluyorduk . Birkaç eşya bırakıyorduk geri dönersek diye . Ama çoğu eşyayı da topluyorduk . Çok az bir yer kalmıştı . İnternetten çok yoğun bir araştırma yaptık ve Amerika'da bir ormanın ortasında iki katlı mükemmel bir ev bulduk . Ev cam ile çevriliydi . Her tarafı camdı . Ama gerçekten çok güzeldi . Amy ile doğayı sevdiğimiz için orayı satın almaya karar verdik . Eşyalar kargo ile gidecekti . Biz ise 4 saat sonra uçağa binecektik . Üniversite bitince Amy moda tasarımcısı oldu . Ben ise genel cerrahım . Yani ikimizde nereye gidersek gidelim her türlü para kazanabileceğiz . Kenarda birikmiş paramız varken ve babamın ölmeden önce bana devrettiği şirket ve miras sayesinde o güzel evi alabileceğiz . Şimdi hazırlanma vakti .

Kargo aracı geldi ve karton kutuları tek tek taşımaya başladılar . Yarım saate iş bittikten sonra evde çok az eşya kalmıştı . Odama girdim son defa valizlere baktım . Ne kadar çok eşyam varmış benimde . Bir kısmını kutulara koymama rağmen hâlâ bir o kadar daha var .

Amy diğer odadan yanıma geldi ve ellerini omuzlarıma koydu .
"Hadi ama Lily . Bana üzüldüğünü söyleme . " dedi gülerek . Ona döndüm ve baktım .
"Amy ! Dalga geçme ya . Bi defa bizim burda çok anımız var . " dedim sırıtarak .
"Hmm ne demezsin . Yarısı sana ders anlatarak geçirdiğim günler-" derken sözünü kestim ve
"Yarısı da benim sana ders anlatarak geçirdiğim günlerle dolu . " dedim gülerek . Sırtıma vurdu
"Pislik . " dedi sırıtarak . Odadan çıktı ve tuvalete doğru ilerlemeye başlarken ev telefonu çaldı .
"Amyy telefon çalıyor . "
"Tuvalete gidiyorum sen aç . " diye bağırdı .
"Lanet olasıca dingiller telefonun hattını kesmenizi söylemiştim . " diye söylene söylene salona giderken tuvaletten bir kahkaha tufanı koptu .
"Dingiller mi ? Artık yarı Türk'sün Lily . " diye bağırdı kahkahayla .

Telefonu açıp kulağıma yasladım
"Alo . " diye seslendim . Değişik sesler geliyordu telefondan . Sanki yaprakların üzerine baştığında çıkan ses gibi .
"Hata yapıyorsun..." diye bir ses geldi hışırtıların arasından . Ve telefon patladı . Elim bir an çok acısa da bunun neden olduğunu anlamadım . Neyse ki yangın oluşmamıştı . Telefon sadece bozulmuştu .

Ben Kimim ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin