-3-

199 27 10
                                    


Jiminle beraber evden çıkıp parka doğru adımlamaya başladım Park uzakta değildi çünkü

"Yoohung.."

"Söyle jiminciğim.."

"Çokğ düzeysşin"

Jiminin bu dediğine gülümseyip pembe saçını karıştırdım..

"Şen biyşey demiycekmişin baya?"

"Ah, jiminie sende çok yakışıklısın hatta ileride sen büyüdüğünde seninle evleneceğim.."

Bu dediğime gözlerini kocaman açıp koluma doladığı pembe kuyruğunu hızlıca sallamaya başladı

"Geyçekten mi yoohung?"

Ah sadece o bir bebekti büyüdüğünde şapşal hallerini hatırlayınca utanacaktı kafamı salladım.

"Evet Jimin seninle çocuklarım bile olucak"

Yanağıma deyen dolgun ama sıcak dudaklara karşı gülümsedim..

O daha bir bebekti..

Parkın önüne geldiğimizde kucağındaki jimini indirip elinden tutup salıncakların yanına getirdim hafifçe koltuk altlarından tutup salıncağa oturtup yavaşça sallamaya başladım jiminse arada bir kafasını arkaya çevirip bana bakıp gülüyor veya gülümsüyordu

Ah, tam bir aptal, hayır hayır o çok şapşal bir bebek!

Jimini yavaşça sallarken tahminim benden büyük duran kucağında kedi çocuk olan bir erkek çocuğuyla yanıma gelmişti..

Soğuk kanlı olduğum için tek kaşını kaldırıp kadını süzdüm..

Elini turuncu küt saçlarına götürüp saçını kaşıyıp şirin olduğunu düşünen bir gülümseme gönderdiğinde neredeyse kusacaktım..

Hoşlanlamamıştım..

"Uhm, şey kedi çocuklarımızı değiştirelim mi?"

"Ha?" farkında olmadan ağzımdan bu kaçmıştı onu sadece kedi çocuk olarak mı görüyordu?

"Ne saçmalıyorsun sen?"

Kucağındaki mor kuyruklu tavşan dişleri olan çocuğa baktım sanırım daha küçük olmalı ki havaya bakıp gülümsüyordu..

"Diyorum işte değiştirelim.."

"Yürü git belanı benden arama kızım."

"Hadi ama ya! Lütfen pişman olmazsın lütfen onu sevemiyorum!"

"Hem seninki çok tatlıı~"

Bana Aegyo yaptığında yüzümü buruşturup orta parmak çekip şirince gülümsedim.

"Çok beklersin."

"O benim evladım." (😂)

Küt saçlı kız sinirle oflayıp büyük gözlerini gözlerime kenetledi çok korktum hadi ama lazımlık yok mu?!

"Ona karşı hiç sabrım yok.. Daha bir yaşına bugün girdi ve böyle şirin tatlı durduğuna bakma lütfen lütfen.."

Tavşan dişli olan çocuğa baktığımda hala havaya karşı gülümsüyordu ona baktığımı fark etmiş olacak ki havaya bakışlarını çekip şirin gülümsemesini bana kitledi ama ben seni mıncırırım! Ki...

" Hoşuna gitti değil mi? " birden çocuğu kucağıma tutuşturmasıyla neye uğradığımı şaşırmıştım..

"Bak hatta ben.."

Eliyle jimini göstermişti "Takastan vazgeçtim, o sende kalsın .."

Tavşan dişli çocuğa bakıp yüzünü ekşitti.

"Onun böyle şirin tatlı durduğuna bakma o tam bir şeytan!" derin bir nefes aldı

"Sen ikisinede bakarsın."

"Hayır baka-"

"Çok teşekkür ederim!" Kız ağzıma lafı tıkayıp ışınlanmıştı adeta!

Kucağımdaki şirin şeye bakıp gülümsedim böyle birşey nasıl istenmez, nasıl şeytan olabilirdi ki..

"Yohung buy kim?"

Jiminin bana seslenmesiyle bana meraklı bakan gözlere karşı gülümsedim

"Yeni arkadaş geldi sana Jiminie." 


(HELLO) 

Park Jimin - Cat BoyWhere stories live. Discover now