4

3.9K 267 30
                                    

Bölüm 4

Baekhyun ağlamaktan harap olmuş gözlerini açtı ve etrafına baktı.O canavarın evindeydi.Demek kabus değildi.O canavar gerçekten de ona tecavüz etmişti.Kısa olan neden hala canavarın kendisni öldürmediğini merak etti.Yatakta biraz doğruldu.Alt tarafında dayanılmaz bir sancı vardı.Onu nefessiz bırakıyordu.Kalkmaya çalıştı.Ellerini üzerinde doğruldu ancak sonra hemen tekrar yatağa düştü.Gözlerini kapattı ve yumruklarını sıktı.Pislik herif ona hayvan gibi davranmıştı.En azından kibar olmalıydı.

O sırada kapı açıldı ve içeriye Chanyeol girdi.Kıvırcık uzun saçları darmadağınıktı ve üstüne siyah dar kıyafetler giymişti.Çatık kaşları ve sert yüzü yakışıklı görünüyordu.Baekhyun kafasını iki yana salladı.Bu pisliği yakışıklı bulamazdı.Uzun olan elindeki tepsiyi fırlatır gibi Baekhyun’un önüne attı.Sanki Baekhyun bir köpekmiş gibi… Baekhyun adama hiç bakmadan önündeki tepsiye baktı.Pirinç ve su… 

Sanki Baekhyun lanet suçlu bir mahkummuş gibi.Sanki bir hapishanedeymiş gibi.Ama Baekhyun’un hiçbir şuçu yoktu.Ömrü boyunca zorbalık görmüştü.Yine de hala yaşlı insanlara otobüste yer verirdi ve mahallesindeki çocuklara çikolata alırdı.Baekhyun iyi biriydi. Dünya ona iyi davranmamıştı ama o dünyaya iyi davranmıştı.Her zaman itilmiş, kakılmış, hor görülmüştü. Yine de inancı vardı.Tanrı’ya inanıyordu.Baekhyun’a yardım ettiğine, edeceğine, onu hep gözlediğine inanıyordu.Sevdiği adam bile Baekhyun’u hor görmüş, onunla dalga geçmişti.

Baekhyun’u kullanmak ve çocuğun masumluğunu almak istemişti.Ama Baekhyun aşık olduğu adama bile sert bir tutum sergilemişti.Eğer Baekhyun’u gerçekten seviyorsa, onunla evlenebilirdi değil mi? Evlenene kadar da bekleyebilirdi.Baekhyun sevdiği adama bile izin vermemişti.Ama bu canavar istediğini yapmıştı.Baekhyun yemeğini yemeyince canavar sinirle kalktı.Baekhyun yatakta geriledi ve yorganla çıplaklığını örtmeye çalıştı.

‘Ye şunu lanet olası.’ Chanyeol kesin bir dille söyledi.Baekhyun titreyen elleriyle kaşığı aldı ve gözlerini dolmaya başlarken bir kaşık pilavı ağzına tıktı.Boğazında düğüm vardı ve ağlamak üzereydi.Chanyeol gür kıvırcık saçlarından parmaklarını geçirdi.Neden yapmıştı sanki? Onu sadece öldürmeliydi. Ama yapamamıştı. Çocuğun güzel yüzü ve masumluğu onu sarsıyordu. Onu öldürmeyecekti.Ama çocuk canını seviyorsa bu canavar adama katlanmalıydı.

‘Saat yedide yemek salonunda ol.’ Baekhyun gür sesi duyunca başını kaldırdı.Neden diye sormak istedi ama cesaret edemedi.Sadece baktı ve sustu.Uzun olana bakarken artık gözlerinin kırmızı değil güzel bir kahverengi olduğunu fark etti. Chanyeol ona bir süre baktı ve odadan çıktı.O çıkar çıkmaz Baekhyun gözyaşlarını serbest bıraktı.O canavarı yaralamıştı.Omzuna camı saplamıştı, emindi.Nasıl ölmemişti? Nasıl bir yaratıktı bu böyle? Baekhyun anlamıyordu.Dünyada böyle olağanüstü şeyler olduğunu bile bilmiyordu.

Yine de bu adama teslim olmamaya karar verdi.Alabileceği her şeyi almıştı zaten, değil mi? 

Baekhyun duş alıp canavarın vücudunda bıraktığı izlerden kurtulmaya çalışmıştı.Odada garip bir şekilde Baekhyun’un tam üstüne uyan güzel kıyafetler vardı.Ama bu adam için süslenmeyecekti.Biliyordu, o canavar bilerek koymuştu bunları buraya.Baekhyun’un onun için süslenmesini istemişti.Ama ona istediğini vermeyecekti.Sade siyah bir kot ve beyaz bir tişört giyinip aşağıya indi.Ev kocamandı.Yemek salonunu nereden bulacaktı? Baekhyun uzun koridorda yürürken korktuğunu hissetti.Bu ev korku filmlerindeki evlere benziyordu.

Arkasından bir karartı geçti ve Baekhyun bir çığlık attı.Uzun olan karşısında durmuş, çattığı kaşlarıyla sert bir şekilde Baekhyun’ a bakıyordu.Baekhyun geriledi.Chanyeol gözlerini onun üstünden çekti ve kafasıyla gel işareti yaptı.Uzun koridorda Baekhyun’un önüne geçti ve yürümeye başladı.Baekhyun onu arkadan takip ediyordu.Sonunda bir kapıdan girdiler ve Baekhyun’un ağzı açık kaldı.Uzun masa yemeklerle donatılmıştı.Baekhyun hayatında bu kadar çok yemeği bir arada görmemişti.

‘Otur.’ Uzun olan emir verdi.Baekhyun ikiletmeden oturdu.Sofraya ağzı açık bakıyordu.Chanyeol tam karşısına oturdu ve kısa olanı izlemeye başladı.Çocuğun yumuşak teni, sarı ipek saçları, parlak gözleri ve kırmızı dudakları onda değişik duygular uyandırıyordu.Bu çocuk onundu artık.Ve kimseye vermeye niyeti yoktu. 

‘Ye.’ Chanyeol tekrar emir verdiğinde, kısa olan çubuklarını eline aldı ve yemeğe başladı.Yemeklerin tatları mükemmeldi.Bunları canavarın yapıp yapmadığını merak etti. Bu evde hizmetçi falan görmemişti. Doğrusu daha 2 gündür buradaydı ama… 

Chanyeol aç bir şekilde yemekleri ağzına tıkıştıran çocuğa baktı. Gidip saçlarını okşamak istemişti ama kendisini tuttu.Çocuk yarım saat içinde yemeklerin yarısını yemişti.Elindeki çubukları bıraktı ve hafif şiş karnını okşadı.Sanırım bu adam onu öldürecekti. Son anında düzgün bir şeyler yemesini istemişti.

Chanyeol oturduğu yerden kalktı ve kısa olana doğru ilerdi.Baekhyun kendisine doğru gelen adama korkuyla baktı.Şimdi onu öldürecekti.Baekhyun gözlerini kapattı ve son kez sevdiği adamın mükemmel suratını düşündü.Chanyeol çocuğun çenesinden tutup başını kaldırdı.Dudaklarını öpmek için eğildi fakat kısa olan başını hışımla çekti ve nefret dolu gözlerle uzun olana baktı.

‘Dokunma bana.’ Baekhyun yumruklarını sıkarak söyledi.Chanyeol’den tekrar hırlama sesleri geldiğini duyabiliyordu.Ama umrunda değildi.Onu öldürebilirdi.Ama dokunmasını istemiyordu.Bu midesini bulandırıyordu.Oyuncak gibi hissediyordu.Chanyeol hırladı ve çocuğun çenesini eliyle sertçe kavrayıp kendisine bakmaya zorladı.Baekhyun başını çekmeye çalışıyordu ama nafileydi.Adam çok güçlüydü.Chanyeol dişlerini göstererek hırladı.

‘Byun Baekhyun.Seni uyarıyorum.Bir daha bana karşı gelme.Yoksa sana acımam.’ Chanyeol hırlamayla konuştu ve ateş gibi yanan gözleriyle kısa olana baktı.Baekhyun kendini tutamadı ve bir kahkaha attı.Chanyeol şaşkın bir şekilde ona baktı.Baekhyun canavarın elini tuttu ve çenesinden çekti.

‘Bana acımış mıydın? Ne zaman? Bana saldırırken mi? Tecavüz ederken mi?’Baekhyun tükürür gibi konuştu. Chanyeol şaşkınlıkla geriye bir adım attı.Gözlerini genişlemişti ve dolmaya başlıyordu.Hızla çocuğa arkasını döndü ve yemek odasından çıktı.Baekhyun arkasından öylece baktı.

Sabah Baekhyun parlak güneş ışığıyla gözlerini açtı.Yatakta gerindi ve doğruldu.Kalkıp duş aldı.Tam üstünü giyinecekken biri odaya daldı.Baekhyun korkuyla havlusunu vücuduna sardı.Bu adamı tanımıyordu.Tanrım bu da kimdi? O da mı Baekhyun’a dokunacaktı? Adam şaşkın bir şekilde Baekhyun’a baktı.Sonra çocuğun çıplak olduğunu fark etti ve arkasını döndü.

‘B-ben üzgünüm.Chanyeol burada zannediyordum.Hep burada uyurdu.’ Adamın sert suratından beklenmeyecek kibar konuşması Baekhyun’u şaşırttı.Demek o canavarın da arkadaşları vardı.Bu dünyadaki tek yalnızın kendisi olduğunu hissetti.

‘E-evet.O cana- Chanyeol aşağıda olmalı.B-bilmiyorum.’ Baekhyun örtüsünü üstüne tekrar hızlıca geçirdi.

‘Ah.. Dönebilir miyim? Sana bakmayacağım.’ 

‘T-tabi..’ 

Adam önüne döndü ve Baekhyun’a gülümsedi.Sonra hemen kaşlarını çattı.Gözlerini Baekhyun’un izlerle dolu boynuna odaklanmıştı.Baekhyun kızardığını hissetti. 

‘Lanet olası.Bunları Chanyeol mu yaptı?’ Adam sorduğunda, Baekhyun kısaca başını salladı.Adam Chanyeol’dan daha sert görünüyordu oysa. Boyu muhtemelen o canavardan 2-3 cm kısaydı.Sert ve korkutucu bir yüzü vardı ve hastaymış gibi gözaltları koyuydu.Yine de kibardı işte.

Adam gözlerini kapatıp burun kemerini sıktı.Bir nefes verdi.

‘Pekala.Ben Tao.’

‘B-Baekhyun.’ Baekhyun kızarırken söyledi.Üzerinde hala havlusu vardı. Havlu uzun değildi ve kalçalarını zor kapatıyordu. Odaya Chanyeol daldı.İkisini görünce gözlerini genişletti.Sonra Baekhyun’u o halde gördüğünde kaşlarını çattı.

‘Lanet olsun Tao. Neler oluyor burada?’ Chanyeol çatık kaşlarıyla söyledi.Tao da ona aynı sinirli ifadeyle bakıyordu.

Chanyeol hızla kısa olanın yanına geldi ve üstündeki uzun siyah hırkayı çıkarıp çocuğun omuzlarına sardı.Onun vücudunu kimseye göstermek istemiyordu.En yakın arkadaşına bile...

Nice PriceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin