Bu dağ dışarıdan sadece bir dağ görünümüne sahip olsa da aslında o dağın içerisinde bam başka bir dünya vardır. Dağın içerisindeki her katmanda evler vardır ve bu katmanlardaki insan dışı varlıklar hep savaş halindedirler. Katmanlar yerin derinliklerine kadar gitmektedirler. Argon yuvarlana yuvarlana kendini bu derinliklerde bulmuştur. Etrafına toplanan bu varlıklar Argona iyice yaklaşıp elleriyle uzun olan saçını okşamaktadırlar. Birden etraftı sessizlik kaplar herkes Argondan uzaklaşmaya başlar, evlerine çekilirler. Neler olup bittiğini anlamaya çalışan Argon başını öne eğince uzunca bir gölge görür. Başını yukarı kaldırınca kocaman gövdeli iri yarılı elinde asası olan karanlık bir beden görür. Yavaşça ayağa kalkan Argon karanlıklar içerisindeki kişiye,
-Sen o sun!
-Beni kurtaran sendin değil mi?
Karanlıklar içerisindeki bu kişi asasını Argona uzatır sen benim yerime geçecek olan kişisin. Efsane gerçekleşecek bu dağdan çıkarak bu dünyaya sen hükmedeceksin. Yıllarca halkım için savaştım. Nice insanlar öldü bu savaşlarda.
Argon;
-Burası da neresi böyle!
Kral Lurter bir gün bize büyük bir orduyla saldırdı. Ormanlıklar içerisindeki evimizi yeni geliştirdiği silahlarıyla yaktı yıktı. Neslimiz tükenmek üzereydi. Herkes bu ormandaki saldırıda ölmek üzereydi. Ormandan çıkış yolumuz yoktu. Tek çaremiz ormanın en yükseğinde bulunan koca gövdeli dağdı. Dağa doğru kaçarak hayatta kalmaya çalıştık. Dağa yaklaşana dek arkamda yüzlerce ceset bıraktım. Dağdan sesler geliyordu. Yavaşça yaklaştım bir kapı gördüm. Kapının etrafı bulutlarla kaplıydı. Elimdeki asayı kapının içerisine doğru tuttum içerisi aydınlanınca herkes dağın içerisine girdi. Dağın sihri bizi içeriye hapsetti. Kral tarafından lanetlenerek biz bu dağa hapsedildik halkım ve ben yıllardır burada yaşadık. Bu dağdan çıkmamız için bir tek mucize var o da çok zor ihtimal. Yıllardır ben uğraştım ama yapamadım...
Ben senin kaderinim evlat bunu sen yapacaksın. Bana Kayra derler. Adımı bu dağın sert ve sıcak bedeninden aldım.
Argon:
-Senin yerini ben almayacağım.
-Ben buradan çıkarak ailemle mutlu bir şekilde hayatımı sürdüreceğim.
Kayra:
-Ailen mi?
-Döndüğünde ailen olmayacak.
-Hayatta tek başına kalacaksın.
-Bu senin kaderin evlat!
-Kadere karşı gelemezsin!
Kayra:
-Gel benimle evlat hadi!
Kayra önden giderken Argon önce gitmeme kararı alıp sonra gölgesine bakarak ardından gitmeye başlar. Yerin derinliklerine inerler, demirden bir kapıya yaklaşırlar. Kayra asasını demir pencereye tutunca kapının arkası aydınlanır ve genç güzel mi güzel bir kız görünür.
Argon:
-Buda kim böyle?
Kayra:
-Bu senin ve bizim kaderimiz.
-Burdaki tüm lanetin son bulması bu kişinin uyanıp laneti def etmesine bağlı evlat.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Kralı/ King of the dark
ActionHenüz ergenlik çağına girmemiş bir çocuğun bir gece uykudan uyandıktan sonraki değişen hayatı ve yaşayacağı savaşlar...