-47-

6.9K 553 94
                                    

"Sanırım insanlar tekrar beraber olduğumuzu düşünüyor." dedim bahçeye girerken. Vals yapacağımız gün gelmişti, aynı zamanda karne de alacaktık. O gece Doruk Efelerde kaldıktan sonra teyzemlerde kalmaya başlamıştım, istediğim kadar kalabileceğimi söylemişti.

"Siktir et onları." deyip kolunu omzuma attığında, bir anda tüm dertlerimi unutmuştum.

Merdivenlere ulaşacağımız sırada yanımıza bir kız geldiğinde, bakışlarından Doruk Efe'ye ilgisi olduğunu anında anlamıştım. "Siz...Tekrardan sevgili misiniz?"

Heyecanlı olduğu her halinden belli olan kıza baktım. Önümde iki seçenek vardı. Ya sevgili olduğumuzu söyleyip onu kovacaktım, ya da susmayı tercih edip kızın Doruk Efe'ye açılmasına göz yumacaktım.

Bu hayatta hep bencil olmuştum, bir kereliğine bencil olmamayı deneyebilirdim. "Hayır, sevgili değiliz."

•••

Bilinmeyen: Doruk Efe deminden beri kızla konuşuyor.

Bilinmeyen: Gülüşüp duruyorlar.

Avuç içlerimi tırnaklarken üst dudağımı dişledim. Pencereden bakma isteğimi bastırmaya çalışıyordum çünkü onları gülüşürken görmek istediğimden emin değildim.

Bilinmeyen: Üst dudağını ısırdığına göre bu duruma üzüldün.

Lal: O bahçede, ben sınıftayım.

Lal: İkimizi de nasıl görebilirsin?

Bilinmeyen: Az önce bahçedeydim, şimdi sınıfının önündeyim.

Başımı anında kapıdaki cama çevirsem de benden önce davranıp saklanmış olmalıydı çünkü kimseyi göremiyordum. Yine de şansımı denemek için ayağa kalktım ve sınıftan çıktım, henüz erken olduğu için bomboş koridorda etrafa bakındım ama nafileydi.

Bilinmeyen: Bakıp da görememek kötü, değil mi?

Bilinmeyen: Aslında sürekli yaptığın bir şey bu.

Bilinmeyen: Her gün bir şekilde bana bakıyorsun ama bir türlü göremiyorsun.

Lal: Oynama benimle.

Lal: Şu an karşıma çıkarsan seni görebilirim.

Bilinmeyen: Çıkmama az kaldı, sadece emin olmam gereken bir şey var.

Sinirle telefonu polarımın cebine koyduktan sonra sınıfa girecektim ki, koridora Tuna girdi. "Lal, konferans salonuna inmemiz gerekiyormuş."

Kafamı olumlu anlamda salladıktan sonra son kez koridorda göz gezdirdim ve Tuna'nın peşine takıldım.

•••

"Gösteri günü geldi, hâlâ dans ederken suratıma bakmıyorsun."

Birkaç gündür, sırf gözlerinden etkilendiğim için suratına bakamasam da şimdiki sebebim çok daha farklıydı. "Kızla ne konuştunuz?"

Bana baktığını hissettiğimde elimde olmadan bakışlarımızı birleştirmiştim. Gözlerimde aradığı bir şey varmış gibi bakıyordu gözleri, içimi titretecek türdendi bakışları.

"Özel şeyler konuştuk."

Beni ilgilendirmemesi gerekiyordu, merak etmemem gerekiyordu ama sormadan edemiyordum. Sanki benim merak etmemi istermiş gibi konuşması ise beni sinirlendiriyordu.

En umursamaz ses tonumla konuştum. "Anlaşılan kızla iyi gitmiş, yakında çıkarsınız artık. Şimdiden hayırlı olsun." Oysaki canım yanıyordu.

Lâl | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin