Zaman hızla kayıp gider ve geçmişte kalanları asla geri getiremeyiz. Zamanda yolculuk yapıp geri gitme şansımız olmaz. Fakat biz her ne yaparsak yapalım sevdiklerimiz bir gün elimizden kayıp gider. İşte bu yüzden onlarla zamanımızı iyi geçirmeliyiz. Tıpkı Mina'nın yaptığı gibi...
Yine bir güne başlanmıştı her zaman olduğu gibi. Mina'da bu güzel güne kahvaltı yaparak başlamıştı. Kahvaltsını yaptıktan sonra bu güzel havanın keyfini çıkarmak için dışarıya çıkıp bisikletine binecekti. Bunun için üzerini değiştirdi. Artık hazırdı. Yanına çantasını da alarak bisikletine bindi ve parka doğru ilerledi. Parka geldiğinde bir bankın üzerine oturdu. İlk önce yemyeşil çimenlere sonra masmavi gökyüzüne baktı. Çantasından kitabını çıkardı. En çok da bu sesi seviyordu. Kuş cıvıltıları. Kuşların sesini dinlerken kitap okumayı çok severdi. Kitabını çıkardı ve okumaya başladı. O sırada yanına genç bir oğlan çocuğu geldi. Dış görünüşüne bakıldığında yaşları birbirine yakındı Mina'yla. Genç, Mina'nın yanına oturdu. Tanıştılar. Gencin adı Tolga'ydı. Bir süre sonra iyice muhabbete daldılar. Zamanın nasıl geçtiğini anlamadılar bile. Mina, izin isteyip kalktı. Bisikletine binip eve doğru yol aldı. Yolda giderken bir cafe gördü. Galiba yeni açılmıştı. Biraz da orada oturdu. Sipariş istemek için yanına gelen kadın garson Mina'nın liseden arkadaşı çıktı. Bir süre oturup dertleştiler. Mina, arkadaşını çok özlemişti. Onu bulmuşken bırakmak istemedi. Mina, arkadaşını evine çağırdı. Telefon numarasını aldı. Bir şeyler yiyip içtikten sonra da kalktı ve bisikletine bindi. Eve doğru yol aldı. Eve vardığında kapının önünde bir demet çiçek gördü. Bunu oraya kimin koyduğu hakkında en ufak bir bilgisi bile yoktu. Çok şaşırmıştı. İçeri girdi. Bir an çiçeğin üzerindeki kartı gördü. Karta şöyle yazıyordu:
- Seni daha tam olarak tanımıyo olabilirim ama sen bu çiçekleri hak ediyorsun. İSİM: Tolga
Mina buna çok şaşırmıştı. Evet onu daha tam olarak tanımıyordu bile ama çiçekler güzeldi. Şaşırdığı bir şey daha vardı. O da Tolga'nın telefon numarası. Numarayı kaydetti. Hayatında ilk defa bir erkekten çiçek alıyordu. Bu yüzden heyecanlıydı. Çiçekleri bir vazoya koydu ve yemek yemek için mutfağa gitti. Yemeğini yedikten sonra odasına çekildi. Biraz kitap okudu. Uykusu gelmişti. Her zamanki gibi yatmadan önce pencereyi açtı ve yıldızlara baktı. Mina evde tek yaşadığı için onun tek dostu yıldızlardı. Yıldızlarla dertleşiyordu. Mina tam konuşmaya başlıyacakken bir kuyruklu yıldız kayıp gitti. Mina o yıldızı gördükten sonra konuşmaya bile gerek duymadı. Yatağına yatıp uyudu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP GİDEN YILDIZLAR
Teen FictionZaman ilerler. Dakika dakika, saniye saniye.. Elimizdekilerin kıymetini, önemini bilsekte bilmesekte zaman yavaşça onu da elimizden alır ve dımdızlak ortada kalırız. Yapmamız gereken şey; hala yanımızdayken yani "SON YILDIZ DA KAYMADAN HAYATINDAKİ E...