'' Sadece birkaç saat ağlayacaksın ve paranı alacaksın. Senden daha iyisini bulamayacaklarına eminim.'Saçlarımı toplarken gözlerimi Serdar'a çevirdim. Yatağıma uzanmış, kravatını biraz gevşetmişti. Dağılmış saçlarının ise cuma trafiğinden nasiplendiği her halinden belli oluyordu.
'' Söylediklerin hiç mantıklı gelmiyor.'' gergin çıkan sesim odamı doldurunca yerimden kalktım. Ünlü bir iş adamının ölüm haberi bugün tüm basının gündemine oturmuştu. Benim ise maddi durumumu bilen Serdar, adamın kızıyla olan benzerliğimden faydalanmak istiyordu.
'Gencay Doruk'
Uluslararası Petrol rafinerilerine sahip ünlü iş adamı.
'' Bak fazla vaktimiz yok bu işe ihtiyacın var. ''
Kafamı hafifçe salladım iş kurabilmem için gerekli olan parayı bulmam gerekiyordu. Birkaç saat tanımadığım bir adam için ağlamak ise beni hedefime kolaylıkla ulaştırırdı.
'' Çok dikkatli olacaksın ben fotoğraflarını adamın karısına yolladım. Bu işten kimsenin haberi olmayacak ve elinden geldiği kadar ağla. Adamın karısının tek istediği bu. Şu fotoğrafa baksana resmen ikizin.''
Uzattığı telefonu kendime çevirdim. Gülümseyerek kameraya bakan bir kadın vardı ekranda. Deniz kenarında çekilmiş bu fotoğrafın bir profesyonelin elinden çıktığı o kadar belliydi ki. Beline kadar uzanan kestane rengi saçları, küçük burnu, kahverengi büyük gözleri vardı. Bana olan benzerliği ise aynı anneden doğmuşuz gibiydi.
'' Şaşırdın değil mi? Gerçekten Firuze, Nalan teyzeyi bilmeseydim senin petrol zengini bu ailenin kızı olduğuna yemin edebilirdim.''
'' Peki neden bu kadın babasının cenazesine gelmiyor?''
Sarı tekli koltuğa kendimi bırakırken fotoğrafa bakmaya devam ettim. Serdar ise yerinden hafifçe doğrulmuş kravatını eski haline getirmekle uğraşıyordu.
'' Demet iki bin on senesinde yüklü bir miktar parayla ortadan kaybolmuş nedenini ise kimse bilmiyor. Zaten bu bizi ilgilendiren bir konu sayılmaz. Gidiyorsun ve ağlıyorsun benim güzel çiçeğim.''
Serdar elimden telefonu aldıktan sonra bir kart tutuşturarak odamdan çıktı. Gerçekten bir tek ortadan kaybolmuş bir kadının yerine geçmediğim kalmıştı. Kartı koltuğa bırakarak Serdar'ın ardından yürüdüm. Serdar, uzun boylu, kalıplı ve dikkat çeken bir adamdı. Senelerdir olan arkadaşlığımız ise ailelerimizin biz küçükken komşu olmasından kaynaklanıyordu. Benim hikayem ise çocukluktan gelen koca bir hüsrandı.
'' Kalsaydın?''
İnci dişlerini görüşüme sunarken bir an nefessiz kaldığıma yemin edebilirdim. Gerçekten bir adam böylesine güzel olmamalıydı. Koyu kahve kıvırcık saçları, yeşil gözleri, elmacık kemiklerinin belirginliği insana dünya üzerindeki cennetin varlığını kanıtlıyordu. Kafamı hafifçe sallayarak düşüncelerimden kurtuldum. Yanağıma bıraktığı öpücükten sonra hafifçe el salladı.
" Tek kal ve yarın için iyice düşün. Cenaze ikindi vakti eğer tamam dersen seni alırım ve
gideriz. Unutmadan söyleyeyim verecekleri para tam yirmi bin dolar."Kapıyı kapattıktan sonra salona geçtim. Para için her şeyi yapabilecek kapasitede bir insana dönüşmüş olmam benim kendime olan saygımı azaltıyordu.
" Aptal Firuze!"
&&&
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ağla Bakalım
Teen FictionPetrol zengini bir iş adamının sekiz sene önce ortadan kaybolan kızına benzerliğiyle dikkat çeken Firuze'ye asla hayır diyemeyeceği bir teklif gelir. İş adamının ölümüyle beraber '' Kiralık Yas Tutucu'' olarak cenazeye katılan Firuze'nin başına g...