Herkes derslikte onun derse başlamasını bekliyordu.
Gelmişti ve birkaç dakikadır herkeste sadece gözünü gezdiriyordu.
Onun tüm gece kumarhanede olduğunu kıyafetlerinden anlamıştım.
Kırışık gömlek, gevşek kravat ve kendi sandalyesine attığı ceket her şeyi belli ediyordu.
Ben ayrıldıktan sonra o oradan ayrılmamıştı."Shakespeare'den ilk söz eden," diye söze başladığında dizüstü bilgisayarı açtım ve notlar kısmına her söylediğinin özetini çıkarmaya çalıştım.
"Ismarlama yazılar yazan Robert Greene isimli biriydi."Robert Greene'in ismini not ettikten sonra o konuşmaya devam etti.
"Ona; "Bizim tüylerimizle süslenmiş sonradan görme karga." demişti."
"Kitabı." dedikten sonra eliyle bilgisayar sınıfı öğrencisi Brooklyn'i gösterdi ve Brooklyn beklemeden kendi bilgisayar ekranını projeksiyona yansıttı.
"Kitabı görüyorsunuz." dedi parmağını Brooklyn'den tahtaya çevirip.Robert Greene'in kitabı ekrana yansıdığında onu not ettim, Henry'nin lafa girmesiyle tüm sınıf ona döndü.
"Tüylerle süslenmiş demesinin sebebi Shakespeare'in Oxford Kontu olması mıydı?"Zayn beklemeden yanıtladı.
"Kesinlikle." Henry bilmiş olmanın verdiği mutlulukla gülmeye başlarken Zayn devam etti. "Değil. Alakası bile yok."Henry bakışlarını eğdiğinde birkaç kişi ona güldü, bu hoş değildi.
"Oxford Kontu zaten bir oyununu sahneletmek için can atıyordu, herhangi bir sebeple Hamlet'in altına imza atmayacak birini düşünebiliyor musunuz?"
Henry olumsuz bir cevap verdiğinde Zayn devam etti.
"Stratford itirazları."
Tüm sınıf şaşkın bir ses çıkardı.
"Shakespeare'e bozulmalarının sebebi her anlaşmazlığın arkasındaki sebep gibi öfkedir."Oturduğu yerden kalktı ve merdivenlere doğru elleri cebinde yürüdü.
Fazla yorgun olduğunu, ders anlatmak istemediğini biliyordum.
Ama ne onun ne benim yapabileceğim bir şey vardı.
"Doğaya ve eşsizliğe duyulan öfke.""Bir şeyleri arzulamak onu elde etmenizi sağlar."
"Şimdi yazma kısmına gelirsek." merdivenleri sonuna kadar çıktı ve birkaç saniye sessizlikten sonra devam etti. "İngilizce Bölümü'nde bundan bahsetmem ne kadar doğru bilmiyorum ama bazılarımız pek sık olmasa da yazarız."
Bu bendim işte."Bazılarımız ise yanılsamaya kapılarak biraz zaman, biraz huzur, biraz da bankada parayla kendine ait o hayata sahip olacağını düşünür bunları elde ettikten sonra ben de yazar olabilirim der."
Bu kesinlikle ben değildim."Ama siz ilkini karşılayan romancısınız değil mi?" dedi ön sıradan Chrissy.
Zayn Lamar'ın elinden telefonu aldı ve ona kötü bir bakış attıktan sonra Chrissy'e döndü."Hayır, değilim. Benim bir romancı olmam için kendimle bir anlaşma yapıp vasatlığı kabul etmem gerekiyor. Bunu yapanlar var ama ben onlardan biri değilim."
Herkesin Zayn Malik'e imrendiğine emindim.
Hem de herkesin.
Basketbolcu Lamar'ın bile onun vücudunu kıskandığına emindim -çünkü ondan daha uzun boya ve kaslı gövdeye sahipti- Zayn Malik'ten fazla kitap okuduğuna emin olduğum Henry'nin de onu kıskandığına emindim. Çünkü yazdığı roman veya şiir hiçbir zaman Zayn Malik'in yazdığı roman veya şiirle boy ölçüşemezdi."Dersimden, bu deneyimden hiçbir şey almasanız bile şunu alın; bir dahi değilseniz, bir şeyleri ortaya atmak için zahmet etmeyin."
Merdivenlerden indi ve Dexter'ın önünde durdu.
![](https://img.wattpad.com/cover/159881515-288-k598453.jpg)