Ben melek ama sanmayın öyle renli berrak çiçek gibi simsiyah karanlığın dibinde bir kızım ismim yanıltmasın.Annem vermiş bu ismi bana şimdi 17 yaşındayım ve tek sahip olduğum şey yalnızlık.Annemi kaybettikten sonra hayatıma siyah çöktü birdaha ise hiç kalkmadı.Ben 7 yaşındaydım annemi kaybettiğimde.Sessizleştim iyi olamadım bir türlü en sonunda huzuru tek başıma karanlık bir odada buldum.Herşeyin siyahtı.Sadece annemin resmi hariç gerçi odamdaki tek resim annemin ama olsun.Sosyal medyada hiç hesabım yoktur kimseyle konuşmam arkadaşımda yoktur. Rehberim ise bomboş.Baban yok mu diye soracak olursanız babam hiç olmadıki.Annem öldükten hemen sonra yeni kadın buldu ben o haldeyken bana bunu yaptı ve benim için oldu o gün bu gündür ne annem var ne babam.Üvey annem ve babamla hiç konuşmazdım yaptıkları yemekleride yemezdim. Annanem vardı o bakardı bana annemden kalan tek manevi şey ona baktıkça annemi görürdüm.Neyse benim yine gözler dolmaya başladı en iyisi bir sigara yakmak.Acımı bu dindiriyor.Lise ikiye geçtiğimde ise annanemide kaybettim ve yıkıldım liseyi dışardan odamdan okumayı tercih ediyorum. böylesi daha iyi kimseyle konuşmak zorunda kalmıyordum.Tek dostum sılanın şarkıları ve romanlarım birde annemin resmi.Biriyle konuşmak istediğimde onunla konuşurum.Çatıda bir odam vardı ve arada dışarı çıkıp yıldızları izliyorum hayal kuruyorum.Ben çok cici bi kızdım ama birden karardı işte yapabileceğim bişey yok elimden bişey gelmedi kurtaramadım ben onu.Babama ise hep nefret besledim tabi karısınada. karısı bana küçükken çok sert davranırdı bağırırdı.oysaki annem bana hiç sesini yükselmemişti bile.benim gözler akmaya başladı hayırlısı.üvey kadın bana bağırmaya artık götü yemediği için hiç konusamıyor tabi buda iyi bişey.Benimkide böyle bir hayat.Lanet olası boktan yalnız.Her salı annemi görmeye giderim.En sevidiği çicek olan papatyalardan götürürüm ve tabi birde damak çikolata kahvesi ve bir kitap.Annemle en sevdiğimiz şeyler annem hep bunlarla mutlu olurdu.Biliyorum işe yaramıcak kahveyi içemicek çikolatayı yiyemicek beni dinşeyemicek ve papatyaları saçına takamıcak ama insan iyi hissetmek istiyor o varmış gibi davranmak istiyor.Allaha her pazartesi uyumadan önce annemi görebiliyim diye dua ederim şükürki Allah beni hiç ualbız bırakmıyor.Aslında inançlı biri sayılırım.Babam dinsiz pislik biri olsada annem ve annanemden öğrenmiştim inanmayı Allahı ve onun hiç beni bırakmıcağını.Oruç falan tutarım.Allahı mutlu etmeye çalışırım işte nede olsa bana haftada birkere de olsa mutluluğu yaşatıyor.odamda bir sandık ve içinde annemin parfümü ve kıyafetleri vardı.Sandığı arada açar ve tekrar kıyafetlerin üzerinde nasıl dırduğunu ca landırırdı.Parfümünü koklardım.sıkamazdım.çünkü o melek gibi koku sadece onun olmalıydı.Annem 27 yaşında ölmüştü.çok güzel bir kadındı gerçekten.masmavi gözleri açık kumral saçları manken gibi fiziği gerçekten harikaydı ama o hiçbir zaman açık giyinmedi ve cok oturaklı oldu.Ben ona hayrandım ve hala hayranım hepde öyle olacak.Anneme çok benziyorum sanırım üzerimde olacak tek renkli şey gözlerim anneme çok benziyorum.Gün boyu müzik dinlerim gitar çalarım dua ederim arada namaz kılarım ders çalışırım dergi okurum falan filan. Babanla üvey kadın napıyo derseniz bilmiyorum bana küçük bi odaya yemeğimi hazırlar ve kapıma üç kere vururdu böyle yüzlerini görmezdim.İşte hayatım böyle..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnızlığın Çaresi
RomanceNasıl bir boşluk ki ne kadar space tuşuna elimi basılı tutarsam tutayım ölçülemez simsiyah bir hayat.