Love Me 'Teacher' ☙ YoonKook

3- Eli Saçlarımda

Jungkook
Telefonuma gelen bildirimle sıkıntıyla nefes almıştım. Elime telefonu alıp gelen bildirime baktım.

Min_yg size takip isteği gönderdi.

Nasıl bana takip isteği mi gönderdi ? Tanrım beni yanına al. Açtım kollarımı al beni.

İnstagrama girip takip isteğini kabul edip bende ona istek göndermiştim.

Anında isteğimi kabul etmişti. Ekrana gelen bildirimle gözlerim sonuna kadar açılmış, dudaklarım şaşkınlıkla aralanmıştı.

Min_yg: Kookie

Bana Kookie mi dedi şimdi o ? Tanrım teklifim hâlâ geçerli. Lütfen beni yanına al.

Jkcookie: Efendim hocam

Min_yg: Neden uyumuyorsun ? Erken kalkacaksın. Uyu.

Telefonu kapatıp yan tarafıma koymuş ve yatakta dönmeye başlamıştım.

Cidden uyuyabileceğim mi sanıyor du ?

"Off bu adam beni uyutmayacak."

Yatakta bir o yana bir bu yana dönüyordum. Ama resmen umut yoktu. Ne diye bu saatte yazıyorsun ki adam ?

Uyuyamıyorum...

🍀🍀🍀

Gözlerimi kapanmaması için direniyordum. Resmen ayakta uyuyordum. Tabiri caizse adam uykumun anasının amına Windows 7 kurup mavi ekran hatası verene kadar sikmişti. Telapatinin antenlerini sokup ulusal kanaldan canlı sex yaptı. Gözümü kapatamadım.

Ve şu an gözlerim açılmamak için direniyor. Sütümü içip karşıda birbirleriyle muhabbet eden öğretmenleri izliyordum. Benim Min uyku katili Yoongiciğim ortalıklarda görünmüyordu.  Bu ders onunlaydı. Ve ben onun dersinde horlaya horlaya uyuyacaktım. Kızarsada umrumda değildi.

Telefonumun ekranını açıp zilin -uyuma zili- çalmasına kaç dakika kaldığına baktım. 3 dakika sonra uyuyabilir ve huzura erişebilirdim.

"Hey dostum bu ne halin ? Yaşayan ölülere benziyorsun."

Yorgun gözlerimi başımda Jin ommam gibi öten Yugyeom' a çevirdim. Resmen gözlerim açık bile değildi. Çok az görüyordum.

"Ne diyorsun be ?"

"Noldu lan sana böyle gecelere felan mı aktın ?"

Gözlerimi devirerek cevap vermiştim.

"Yoongi sikti."

Kulağımı tırmalayan bir desibelde bağırmış ve kantinin bize dönmesini sağlamıştı.

"OHA AMINA KOYAYIM!"

Elimi ağzına koyup aniden kalktığı plastik sandalyeye geri oturtmuştum.

"Vay amına koyayım. Adam bak veled diyip inletiyormuş."

"O anlamda değil mal."

"Sikme eyleminin başka bir anlamı olduğunu sanmıyorum aşkım."

Yılışık tavırlarına yüzümü buruşturup herşeyi anlatmıştım. Ve şu an konuşarak sınıfa ilerliyorduk.

"Yani adam gecenin bir saati mesaj attı öyle mi?"

"Evet öyle"

Sırıtmaya başlamıştı. Tanrım korkuyorum.

"Bak bu adam gine yavşaklığa bürünecek ama gece uyu diye mesaj atmak ne bileyim biraz şeysi..."

"Neysi lan ?"

Sınıfa dolan klasik ayakkabı sesiyle herkes ayağa kalkmıştı.

"Ayh bugün ayrı bir havalı ayrı bir şık. Al beni yoongi oppa!"

Öğürmeye başlamıştım. Kusacağım oppa ne ? Öğk.

"Kanka sakat gibi hareketler yapmasan hani Min yavşak reis sana bakıyorda"

Yugyeom'un eliyle  kolumu türtüp söylediği  şeyler  ile gözlerimi kocaman açıp Yoongiciğime bakmıştım. Tanrım az önce cidden sakat hareketleri yapmıştım. Ellerimi yanaklarıma koyup ağzımı kocaman açtım. Bu bağaran adam tablosundaki adamın taklitiydi. Gerçi tablonun adı o mu bilmiyorum ama adam bağırıyor işte.

Bu hareketi her zaman rezil olduğumda yapardım. Yugyeom kahkaha atmaya başladığında transdan çıkıp Yoongi'ye odaklanmıştım.

Tahta tarafına dönüp sırıtmıştı. O sırıtmada neydi öyle ? Ama çok tatlı görünüyor. Böyle üzerine atlayıp yumuşak yanaklarını havuç gibi yiyeceks-

Ben ne diyorum gine ? Tanrım rezil oldum. Oturmamızı söyldiğinde kafamı sıraya koyup, yanaklarımı şişirerek off lamıştım.

"Aşkım üzülme ya alt tarafı sakat gibi duruyordun."

Kahkaha atmaya başladığında kafasına bir tane şaplak indirmiştim. Dudağını büzerek önüne dönmüştü.

Gözlerim görmek istediği bedeni izleyerek uyumayı seçiyordu. Güzel yüzüne bakarak uykuya dalmıştım.

Zil sesi etrafı doldurduğunda uyanmıştım. Ama gözlerim açılmak istemiyordu. Sınıftaki uğultu bitince gözlerimi açacaktım ki bana yaklaşan adım sesiyle gözlerim iyice sıkılaşmıştı.

Önümdeki sıraya oturup arkasını dönmüştü. Kollarını birleştirip sırama koymuş, başını koyarak beni izlemeye başlamıştı. Göremesemde hissedebiliyorum.

Eli havalanmış ve nazikçe saçlarıma gitmişti. Eli saçlarımdaydı. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Kedi gibi eline saçımı sürtmeye başlamıştım.

"Meeoow~"

Ben, ben az önce miyavladım mı? Tanrı belamı versin benim.

"Siktir. Bu neydi böyle ?"

Hoşuna gitmişe benziyordu. Ve bende daha çok miyavlamaya başlamıştım.

Ellerini çekip konuştu.

"Sanırım lavaboyu kullanmam gerekecek."

Ve seri adımlarla kalkıp gitti.

Çok tuvaleti geldi demek ki...