Aslında beyaz olan ama yıllardır boyanmamış olduğundan bej rengine dönmüş, kapının hemen yanında kahverengi olan ama ne lekesi olduğunu anlamadığım lekeye ve bu duvara bakmaktan sıkıldım.
En kısa sürede bu klinikten çıkmak istiyorum. Herkesin sanki benim bir kusurum varmış gibi benimle ilgilenmesi fazlasıyla sinirimi bozuyor. Annem istemiş olmasaydı gelmezdim de zaten. Uyuşturucuyu bırakabilmek için buraya gelmemi istedi. Sormadılar ki bırakmak istiyor musun diye.
Eğer 2 ay önce arkadaşlarımla buluştuğum o akşam içkiyi fazla içmeseydim, daha doğrusu vodka şişesini tek başıma bitirmeseydim içki komasına girmez hastaneye kaldırılmazdım. Tabi doktorlar aileme uyuşturucu kullandığımı anlatmışlar ben komadayken. Kalktığımda iyi olacağıma dair, ailemin zaten o çocukları beğenmediklerini önceden belli ettiklerini ve nasıl tedavi göreceğim hakkında bir sürü şey dinledim.
Ve hastaneden çıktıktan sonra buraya geldim. Bir ayı aşkın süredir burada bu odadayım. Buranın gerçekten kocaman ortak kullanılan bir bahçesi, yemek hanesi var. Burada her yaştan insan var benim gibi daha reşit olmamış olandan 50-60 yaşına kadar çok fazla insan var. Bahçesi ve doktorların sorduğu bazı sorular çok hoşuma gitsede ben uyuşturucu kullanmayı bırakmak istemiyorum. Bunu birçok kez doktoruma söylemiş kavga etmiştim. En son 2 hafta önce doktorumu değiştirdiler.
Tedavim ortalama olarak 6 ay sürecek ilk 3 ay burada kalacakmışım. Sonraki 3 ay da sürekli gelip gidecekmişim. Eğer bu süre içerisinde bırakamazsam buraya yeniden gelecek 6 aylık tedavi sürecim 1 yıla çıkacak ve maalesef bir 3 ay daha burada kalmak zorundaymışım. Tabi 6 aylık tedavi sürecim bittikten sonra arada sırada kontrole gelecek doktorlarımla görüşecek ve bazı testlere maruz kalacakmışım. Bunu buraya geldiğim ilk günden belirttiler.
Eski doktorum Can Bey günlük tutmamı istemişti geldiğimde. ‘’ Kesinlikle hergün yaşadıklarını günlüğüne yazmanı istemiyorum, arada bir duygularını ve tedaviyle ilgili ne düşündüğünü yazsan yeterli olur. Tedavin bittiğinde günlüğünü en başından okursun.’’ Ben zaten Can Beyi de, bu fikri de hiç sevmedim. Ama Can Bey üsteleyince, araya da annemi sokunca mecburen günlük tutmaya başladım 2 veya 3 sayfası yarım yamalak bir şekilde doldurdum.
İki gün önce yeni doktorum Eda Hanım bana günlüğüme yazıp yazmadığımı sordu. Pek yazmadığımı söylediğimde yüzüne tatlı bir gülücük kondurup kendisinin de günlük tuttuğunu değişen hayatını , çocukluğundan beri beyaz sayfalara döktüğünü rahatladığını söyledi. Benden de aynısını yapmamı istedi. Can Bey’le farklı sebeplerden dolayı günlük tutmamı istiyorlardı. Eda Hanımın fikri daha yakın geliyordu çünkü neredeyse kimse ile konuşmadığımdan içimi dökmek kolay olur.
Bu sabah Eda Hanıma burada canımın çok sıkıldığını anlattığımda bana okuyabileceğim örnek bir günlük getireceğini söyledi. Önce kahvaltımı ettim daha sonra bahçede bankta oturup insanları seyrederek zaman geçirdim. Odama geri geldiğimde beyaz çarşaflı yatak örtümün üzerinde siyah, yıpranmış bir defter duruyordu. Açıp bakmadan onu komidinin üzerine bıraktım. Merak etmiyordum. Aslında ediyordum ama kararsız kalmıştım. Bu siyah defter nedense dışının da içi gibi karanlık olduğunu düşündüm. Ama dayanamayıp okumaya başladım.
21.06
Bugün ilk defa yazıyorum sana. Öğretmenim Canan hoca kendimi geliştirmem için bir günlüğe ihtiyacım olduğunu söyleyip bana seni hediye etti.
Yazı yazmayı seviyorum fakat seni doldurmak bana saçma geliyor. Sana anlatabileceğim güzel anılarım yokki. Hiç hoşuma gitmesede Canan Hoca istediği için seni doldurmaya karar verdim. Sonuçta kadın benim için o kadar uğraşıyor, emek veriyor. Bir isteğini yerine getirmem mutlaka hoşuna gidecektir.
Bugün 3 gün sonra ilk kez babam annemi dövdü. Annem son 2 gündür babama yeterince içki getirmiyordu. Annem evlere temizliğe gidiyor. Babam yıllardır işsiz. Kendimi bildim bileli bizim evde annem çalışır. Eve geldiğinde yorgun olduğu halde biraz bile oturamaz hemen yemek hazırlamaya başlar. Kaç kere yardım edeyim dedim. 'Sen derslerinle ilgilen karışma benim işlerime' dedi her seferinde. İnatçıdır, hep kafasının dikine gider, kimseden yardım istemezdi. Babam yüzünden perişan olmuştu yıllardır.
Annemin çalıştığı evde ki kadın arada para
yı geciktiriyordu. Bugün büyük bi ihtimalle yine parayı geciktirdiğinden annem eve gelirken içki alamamıştı tabi bu babamı kızdırmıştı,annemi dövmeye başlamıştı. Sonra da çekip gitmişti. Bende şuan salonda yerde sana yazıyorum. Mutfaktan annemin hıçkırık sesleri gelirken.