Annem, babam, ben ve küçük kardeşim Cody.
Bütün haliyle klasik, sevgi dolu ve sıcacık bir aile. Kardeşim henüz 16 yaşında, benden küçük
olmasına rağmen aramızda ki büyük kardeş oymuş gibi davranır. Babam ise yanlızca bir baba. İşine fazla odaklı, korumacı klasik bir baba. Annem hepimize fazlasıyla değer verir, bir yetişkin olmama rağmen bana 10 yaşında bir çocuk gibi davranıyor, Cody ile de bir bebekmiş gibi..
Ben Harleen Quinzel, hayattaki en büyük hedefim başarılı bir psikiyatrist olmaktı. Başardım da. Şuan da staj yapmak üzere yaşadığım yerden taşınıp New York'a bir psikiyatri kliniğine girdim. Kendi doğduğum büyüdüğüm yer olan Seattle'ı özleyeceğim. Ailem hala orada ve ben New York gibi kocaman bir şehirde yapayalnızım.
İşimi seviyorum. Neden diğerleri gibi sakin bir meslek hedeflemedim bilmiyorum. Herkes şaşırıyor, "Senin gibi narin ve şirin bir kız nasıl oluyor da delilerle uğraşmak istiyor? üstelik bir çok olay yaşanırken orada?"
!
Her gün duyduğum ve bıktığım bir cümle.Herkesin bir hedefi, hayali vardır. Dünyanın daha iyi ve akıl sağlığı açısından yeterli olması için psikiyatristlere de ihtiyacı vardır, değil mi?
Bana her gün görüşmeye hasta geliyor. Kimisi kişilik bozukluğu sebebiyle, kimisi şizofreni, kimisi bipolar, kimisi ondan kimisi bundan..
Ama bugün farklı birisi gelmişti. 30 lu yaşlarında, boyu 190 a yakın, esmer ve kahverengi gözlü birisi.
Harleen: Merhaba. Nasılsın bakalım? Ee, Clint değil mi?
Clint: Evet doğru Clint. İyiyim siz..?
Harleen: Pekala. Ne var ne yok hayatında? Anlatabilirmisin bana?
Clint: Pek çok gelişmeler var.. Özellikle sizi görmeye geldim buraya desem yeridir..
Harleen: Anlayamadım? Beni mi..
Clint: Dalınızda çok başarılı olmalısınız doktor.. çok duydum adınızı. Çok fazla kişi ölüyor. Farkındamısınız? Ben bundan başka gelişme göremiyorum.
Harleen: Evet, peki konumuzla ne ilgisi var acaba..?
Clint: Ölmeye devam edecekler. Ailemi incitenler var. Herkes hatasının bedelini ödeyecek. Çevrene dikkat et..
Clint saate bakar ve: Tik tak.. daha fazlasını ödemeye param yetmeyebilir. Hoşçakalın doktor..
***
Sadece şaşkınım. Orda öyle ne oldu? Ne konuştuk biz. Bu tuhaftı işte. Gerçi ne bekliyordum ki. Onun gibileriyle çok karşılaştım. Benim mesleğim bu.
Bir kaç hasta ile daha görüştükten sonra mesaim bitmişti. Kiraladığım daireme gitmek üzere yola koyulmuştum, kulağımda da kulaklık müzik dinliyordum. Bu şehire alışmam zaman alıcak gibiydi ve bende ayak uydurmak istedim sadece. Klinikten tam çıkacakken iki kişi yolumu kesti.
Harleen: Merhaba?
Sam: Merhaba biz FBI' dan geliyoruz. Ben Dave ve buda John.
Dean gülümser ve göz kırpar, ; Evet. Merhaba.
Harleen: Pekala. Sorun nedir beyler?
Sam: Burada yaşanan bir vakayı araştırmak üzere geldik. İzniniz var mı doktor?
Harleen: Tabi tabi lütfen, ama vaka derken? Yanlış adres olmalı.
Sam: Hayır burada 1 hafta önce yaşanan cinayeti araştırmaya geldik. Haberiniz yokmuydu?
Harleen: Çok üzgünüm hayır haberim yok ben de tam 4 gün önce başladım burada.
Sam gider araştırmaya
Harleen: Ee oturun sizde isterseniz?
Dean: Neden olmasınSarışın olan inanılmaz tatlıydı.
Sam gelir ve;
Sam: Size dürüst olmak istiyorum. Öncelikle korkmamanız lazım.
Harleen: Neler oluyor?
Sam: Bizim asıl ismimiz ben Sam, ve buda Dean. Biz kardeşiz. Burada yolunda gitmeyen şeyler var. Ciddi şeyler. Bizim annemiz öldü, daha doğrusu öldürüldü. Ve bir iblis tarafından. Ve onun buraya geldiğinden şüpheleniyoruz. Daha doğrusu izlerine göre eminiz.
Harleen: Şaka yapıyor olmalısınız. İblisler gerçek değildir. Siz Cody'nin arkadaşımısınız yoksa? Beni korkutmaya mı çalışıyorsunuz?
Dean: Hayır, dinle. Burda ki varlık sandığımızdan daha tehlikeli. Tehlike altındasınız. İşte bu numaramız. en ufak terslik farkettiğinde bizi ara.Ve giderler.
Aman tanrım. Haklı olabilirler mi? Son zamanlarda tuhaf şeyler olmuyor diyemem.
Şuanda tek istediğim eve gitmek. Uzanmak ve saatlerce televizyon izlemek. Kafam çok dolu.
**
Eve gittim, annemi her gün gitmeden önce arardım iyi olduğumu bilmek istiyordu. O kadar yorgundum ki sonra arayacağım diye düşünerek masaya koydum telefonu, tüm işlerimi hallettikten sonra televizyon izlemek üzere koltuğa geçtim. Baya yorucu bir gündü. Telefonumu elime aldım, fakat kapanmıştı. İşte garip olan buydu çünkü şarjım fulldü. Bozulmuş olacağı aklıma geldi ve bu daha da beni gerdi. Tekrar açmak için kilit tuşuna bastım. Telefon açıldı. 2 kere bir numara aramış. Kayıtlı olmayan bir numara ve işten aranabileceğim aklıma geldi hemen geri dönüş yaptım. "Böyle bir numara yok" sözlerini duydum ve şaşırdım. Sonra gelen mesajları açtım, 2 mesaj gelmişti. Birinci mesaj da "Anneni hemen aramalıydın. Şimdi mutlumusun?" Mesajını gördüğümde başımdan aşağı kaynar sular dökülürmüş gibi oldum. Elim ayağım titremeye başladı. 2. Mesajda ise "Zavallı.. adını sayıkladılar."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Supernatural- İntikam Peşinde
Mystère / ThrillerAnnesi ile babası çocukken bir iblis tarafından öldürülen Dean ve Sam Winchester, hayatlarını annelerinin intikamını almaya adamıştır. Diğer yandan ise ailesi ile normal bir hayat süren Harleen'in ailesine ve kendisine de aynı iblis bulaşınca işler...