1

133 6 7
                                    

Jennieden
Tamam derin nefes alıyorum ve sakinleşiyorum.Hayır gerçekten sakinleşemiyorum.Tiz bir çığlık attmamla gözlerin bana döndüğünü farkettim.Ne var yani bir kızın çığlık atması normal değilmi.Salakça gülümseyince herkes önüne döndü.Arkalarından dil çıkartıp Konservatuar fakültesine yol aldım.Rosê büyük ihtimalle derse daha girmemiştir.Ve tabiki bankta oturmuş mal mal düşünüyor.
+Hişt yavrum hepsi seninmi?
Dediğim şey yüzünden kız derin bir şoka girince yanına oturdum ve banka iyice yayıldım.
-Bana geçtim de.(rosê)
Kendimi toplayıp gülmeye başladım.
-Geçtin mi sonunda!(rosê)
O da gülmeye başlayınca yüzümü astım.
-Nolduuu?(rosê)
Utanarak kafamı kaşıdım.
+Geçemedim.
Kafamı yere eğip rosêden gelecek tepkiyi bekledim.Sertçe kafama vurdu.
+Ahhh! Napıyorsun ya kızım sanki alışılmadık bir şey.
-Teyzemin sana alışılmadık şeyler yapacağı kesin jennie!(rosê)
Bak işte bu kesindi.Annem ısrarla mühendislik istemişti,ama ben hayalimin peşinden koşarak fotoğrafçılığı seçtim.Tabi koşarken yuvarlanmamda uzun sürmedi.
+Son bir şansım daha var ya!
Atarıma karşılık kafamdan sertçe itekledi.
Ben bir kez daha inlerken taramalı tüfeğe bağladı.
-Teyzem üstünde çeşitli işkenceler deniyecek Jennie.
Mesela sana bütün gün soğan doğratmak gibi!(rosê)
Dediğine göz devirmeme  bakmayın götüm tutuşuyor şu an.Bütün gün restoranın arkasında, kırmızı leğende soğan soyup doğramak zor iş.Birde oturmak için bir şey vermiyor, bacaklarım kopuyor ya.
+Amman be!Lisaya gidiyorum ben,dur en iyisi kocaya kaçıyım ben!
Ayağa kalkıp koşmaya başladım, çünkü rosê ayakkabı fırlatmakta usta.Nolucak annemin yeğeni.
-Jennie!(rosê)
Bunu duymamla daha hızlı koşmaya başladım ve beklenen atış,popoya ayakkabı.Kalçamı tutup arkamı döndüm
+GAVUR KIZI ACIDI!
bağırmam umrumda değildi, çünkü burası rosêyle aynı tiplere dolu.Bütün gün tellerden ses çıkartıyorlar.
Rosê küfürlerini mesajla atmaya başlamıştı bile.Telefonuma bakma cesaretim olmadığı için adımlarımı hızlandırdım.Ve ressamlarla dolu bir yer.Lisa elindeki 3-4 tabloyla zar zor yürürken tabiki şerefsizlik yapıp çelme taktım.Lisa yere yapıştı.Ve anırarak gülmeye başladım.Lisa küfürler ederken ben hala anırıyordum.
-At kafalı!(Lisa)
+Bitti mi?
-Ya yine geçemedim Jennie bir beğenmedi ya.(Lisa)
+Sorma Lisa ya,bizim gergadan götlüde tutturdu.Neymiş sanat yokmuş,sende göt göbek dışında bir şey var ya sanki.
Lisa bana gülmeye başladı.Yerdeki tabloların ikisini ben,ikisinide Lisa aldı.Bankın üstüne dizdik.
+Haydi ben kaçar azcıkda jisooya eziyet edip fotoğraf çekicem.
Kafasıyla onaylayınca aşçılık fakültesine yürümeye başladım.Tamam kesinlikle bu fakülteden zengin koca bulmalıyım.Hem yemek hem para.Temiz iş.Jisoonun olduğu mutfağa girdim ama kimse yoktu.Tamam biri olabilecek kapasitede muhteşem bir pasta bana göz kırpıyordu.Fotoğrafını çekip ardından  tadım testi  yapacaktım.Tabikide kremasına parmak batırarak.Hemen fotoğrafını çekmeye başladım.Dışındaki desenleri muhteşemdi.Mor ve mavi kremalarla süs verilmişti.Yenilebilen incilerle de süs verilince,gel beni ye diye anıran bir şey çıkmıştı ortaya.Bir kaç tane fotoğrafını çekip zafer gülümsemesi atmaya başladım.Yemek yemeyi seven bir kadın olduğu için bunu beğeneceği kesindi.
-İzin verirsen yemeği alıp hocama gideceğim.(jimin)
Sinrile arkamı döndüm ne var lan bir iki foto-
Evet düşüncem bile yarıda kalmıştı.Çocuk tuvalette ekmek yemeyi bırak,fırını yemiş lan.Bana soran gözlerle bakınca
+Bir kaç tane fotoğrafını çekeyim mi?
Ellerini cebine koyup karizmatik bir şekilde bakarken
-İstemiyorum.(jimin)
+Bende pastanı parmaklarım.
Kolumdan tuttu
-Kızım napıyorsun ya,o pasta senden daha kıymetli.(jimin)
+Pastayla fotoğrafını çekeyim,hem ben geçeyim hemde sen geç dersinden?
Aegyo filan yapmayacağım.
Hala sert sert bakmaya devam edince şansımı denemeliyim
Ben yapmayan başlayınca elleriyle yüzümü kapattı.
-Orangutuna benziyordun.(jimin)
Elini ısırınca acıyla elini tuttu
-Tamam tamam dişi orangutan olsun.(jimin)
Dil çıkartıp tam çıkacaktımki
-Tamam ya maymun olsun.(jimin)
Sinirle sırıttım.
+İlla önce pastayı, sonra muhteşem yakışıklı yüzümü dağıt diyorsun.
O şoktayken fotoğrafını çektim.
+Tamam hocama bir at kafalı gösterince geçebilirim.
Arkamı döndüm ve yürümeye başladım.
-Adım jimin bu arada.(jimin)
+Jennie.
Kapıdan çıkarken gülme seslerinin geldiğine emindim.Yorgun olduğum için direk eve geçtim.Nalet karı peşinden koşturttu sıfır vermek için.Ne var yani kaldırım fotoğrafı çektiysem.Doğal şeyler istedi,ne yapayım orman uzaktaydı.Kaldırımı çektim.Her gün görüyorsun en azından.Doğal işte.Kendi kendime küfür savurup restorana ulaştığımda annem  kasada müşterilerle gülüyordu.Gözüm kasadaki soğanlara kaydı.Kahkaha atarak dükkana girdim.
Hepsi bana uzaylı görmüş gibi bakınca sakinleşip bir masaya oturdum.Ne var ya alt tarafı tek başına bir kız kahkaha atıyor.Müşteriler gidince annem bana doğru yürümeye başladı.
-Geçtinmi?(Jennienin annesi)
Derin bir nefes aldım.
+Geçemedim.
Derin bir nefes aldı.Yavaşça terliklerine uzanınca
+Tamam ya bıçaklar nerde?
-Kasanın yanında Jennie.(Jennienin annesi)
Kasayı alıp dükkanın arka tarafına geçtim.Geçmez olaydım.2 kasa daha vardı burda.
+ANNEEEEEE!
-Bu sefer 1 kasayla kurtaramazdın.(Jennienin annesi)
Sessizce küfür mırıldanıp soğanı soymaya başladım.


Forever youngHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin