Legolas Yeşil Yaprak

122 6 0
                                    


Legolas Yeşilyaprak, uzun süre yaşadın
Yaprakların altında keyfince. Ama Deniz'den sakın!
Martının çığlığını duyarsan bir gün kıyıda,
Gönlün dinlenemez bir daha ormanlarda...

23 Şubat gecesinde orklar doğu kıyısından gruba saldırdı. Sonra büyük bir gölge geldi, yıldızları kapattı ve grubun üstüne bir korku çöktü. Legolas gölgeye doğru ok attı ve gecenin içinden bir çığlık geldi. Legolas neyi vurduğunu bilmiyordu ama Frodo bunun bir Nazgul olduğu anlamıştı. Ve nitekim Legolas Nazgul'un bineği, Fell Beast'ı vurmuştu.

Yüzüklerin Efendisi, Ulu Nehir demiş ki

Derken Güney'den kalkıp gelen büyük bulutlar, yıldızlı tarlalara kara öncülerini salarak yaklaştılar. Grup'un üzerine ani bir korku çöktü.

"Elbereth Gilthoniel!" diye bir iç çekip yukarı baktı Legolas. Aynı anda, buluta benzeyen ama bulut olmayan çünkü çok daha hızlı hareket eden kara bir şekil, yaklaşırken bütün ışıkları karartarak Güney'deki siyahlıktan çıktı geldi ve hızla Grup'a doğru uçtu. Çok geçmeden, gece içinde dipsiz kuyulardan daha kara, kocaman kanatlı bir yaratık olarak belirginleşti. Onu selamlayan haşin sesler yükseldi karşı kıyıdan. Frodo aniden her yanını bir ürpertinin kapladığını ve kalbini sıkıştırdığını hissetti; omuzunda eski bir yaranın hatırası gibi öldürücü bir soğuk vardı. Saklanmak istercesine yere çömeldi.

Birden Lorien'in büyük yayının şarkısı duyuldu. Tiz bir sesle fırladı ok elf yayından. Frodo yukarı baktı. Neredeyse tam tepesinde şöyle bir sarsıldı kanatlı şekil. Kaba, gaklar gibi bir çığlıkla havadan düşüp
doğu kıyısının karanlığı içinde gözden kayboldu. Gökyüzü yeniden temizlenmişti. Uzakta, küfreden ve feryat eden bir sürü sesin kargaşası duyuluyordu; sonra sessizlik oldu. O gece doğudan artık ne bir ses, ne bir ok geldi bir daha.

Bir süre sonra Aragorn kayıkları akıntıya karşı geri döndürdü. Bir müddet su kenarını tarayarak gidip nihayet küçük sığ bir koy buldular* Burada suya yakın birkaç küçük ağaç yetişmişti, gerilerinde ise dik kayalık bir yamaç yükseliyordu. Grup burada durup şafağı beklemeye karar verdi: O gece ilerlemeye çalışmak faydasızdı. Kamp kurmadılar, ateş de yakmayıp birbirlerine yakın demirlenmiş kayıklarında büzüşüp yattılar.

"Galadriel'in yayına ve Legolas'ın eli ile gözüne şükürler olsun!" dedi Gimli lembas peksimetinden bir dilim atıştırırken. "Karanlıkta muazzam bir atıştı, dostum!"

"Lâkin ne vurduğunu kim bilebilir?" dedi Legolas.

"Ben bilemem," dedi Gimli. "Fakat gölgenin daha yakına gelememiş olmasına memnunum. Hiç mi hiç beğenmemiştim. Moria'daki gölgeye fazlasıyla benziyordu bence - balrogun gölgesine," diye bitirdi sözlerini fısıltıyla.

"Balrog değildi," dedi Frodo, hâlâ aynı ürpertiyle titreyerek. "Bu daha soğuk bir şeydi. Galiba bir..." Sonra duraksayıp sustu.

"Neydi sence?" diye sordu Boromir sanki Frodo'nun yüzünü görmeye çalışıyormuş gibi hevesle kayığından uzanarak.

"Sanırım... Hayır, söylemeyeceğim," diye cevap verdi Frodo "Her ne idiyse, onun düşüşü düşmanlarımızı korkuttu."

Kuyutorman Prensi "LEGOLAS" ♡♡♡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin