Bölüm 2

14 4 4
                                    

Dakikalardır kapının yanındaki duvara yaslanmış karşı duvarı seyrediyordu.

Yavaşça eğilip yerden buruşmuş kağıdı aldım. Açıp okumaya başladım...

"Sen sandığımdan da zekiymişsin. Eğer bu yaptığın saçmalıktan vazgeçmezsen sevdiğin birini daha kaybedebilirsin. "(DTLM)

Ben neyin içindeyim böyle? Kimden bahsediyor bu not? Kim ölecek?
Kafamı ona doğru çevirdim. Okuduğumu fark etmiş olacak ki o da bana doğru baktı.

" Onu da kurtaramayacağım. "

" Seni gerçekten anlamıyorum. "

Hızlıca ayağa kalktı.
" Peşimden gel seni evine bırakacağım. En baştan hata ettim. "

Hiçbir anlam veremeden peşinden gitmeye başladım. Ben de çıktıktan sonra kapıyı kapattı ve kilitledi. Ben arabaya doğru yürümeye başladım o da arkamdan geliyordu. Arabaya bindik. Yolda hiç konuşmama kararı aldım. Bugünlük başıma bolca bela almıştım. Mahallenin girişine geldiğimizde beni daha fazla gitmeyip indirmesini istedim. Hiç itiraz etmedi kenara çekti arabayı.

Kulaklığımı taktım ve son ses Linkin Park dinlemeye başladım. Bu zamanda Linkin Park dinleyen kaç kişi kaldı ki? Eve yetiştiğimde saat dört buçuk'tu. Evde kimse yoktu. Odama çıktım. Deri ceketimi yere fırlattım, saçlarımı tepeden dağınık topuz yaptım. Kendimi yatağa attım.

Emerald acaba bugün yaşadıklarıma ne diyecek. Hemen sandıktan çıkardım. Her zaman yaptığım gibi her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlattım. Onu da kucağıma alıp biraz dinlenmeye karar verdim.

                               ❄❄❄

Gözlerimi yavaşça araladım odam kapkaranlıktı. Yatağımdan kalkıp ışığı açtım. Salona doğru yürüdüm ev hala boştu kimse gelmemişti. Saat de dokuza geliyor. Hayır, tabii ki de korkmuyorum. Hem Emerald var evde korkmamı gerektirecek de hiçbir şey yok. Mutfağa gidip bir şeyler atıştırmaya karar verdim. Dolapta muzlu, çilekli, çikolatalı puding vardı. Annemin benim için hazırladığı çikolatalı pudingi ve bir tatlı kaşığı alıp odama çıktım. Çilekli ve muzlu pudingleri annem Joseph ve Yağız için yapmıştır. Nasıl yiyorlar onları hiçbir fikrim yok.

Emerald'ı sandığın üzerine koydum. Bilgisayarımı yatağıma koyup güzel bir bilim kurgu film aramaya başladım.
O sırada kapı çaldı.

"Ama bizimkilerin anahtarları var. Kim geldi? "

Acaba açmasam mı diye düşünürken tekrar kapı çaldı. Hem de bu defa uzun uzun çaldı. İstemesemde açmak zorunda hissettim. Koşarak merdivenlerden inmeye başladım. Korkarak kapının deliğine baktım. Derin bir nefes aldım. Joseph ve Yağız'mış. Kapıyı açtım.

"Sizin anahtarınız yok mu? "
Yağız bana doğru baktı. Önüne döndü hızla yanımdan geçip gitti. Joseph'da mutfağa gidiyordu. Beni tınlayan yok anlaşılan. Merdivenleri çıkarken bir şeyi unuttuğum aklıma geldi

Ben bunlardan intikam alacaktım. Tamamen unutmuşum.

" Neyse ya boşver Defne bir dahaki sefere alırsın intikamını. Zaten kızgınlığım da geçti"

O sırada ensemde bir sıcaklık hissettim. Hızlıca arkamı döndüm. İstemsizce çığlık attım. Yağız odasından kafasını çıkardı. Bir bana birde hemen yanımdaki Joseph'a baktı.

"ikiniz de birbirinizden salaksınız"

Arkasından kapıyı kapattı. Joseph'a baktım çok sinirlenmiştim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 06, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Ejderha EğitmeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin